Aardvark ya da Türkçe adıyla yer domuzu (Orycteropus afer) aynı zamanda antbear olarak bilinir. Bu bodur memeli hayvan Sahra Çölü'nün güneyindeki savanlarda ve yarı kurak alanlarda yaşıyor. Afrikaca'da Aardvark "yer domuzu" anlamına geliyor ve Türkçe adını buradan almakta. Domuzu andıran yüzüyle bu hayvan 65 kg ağırlıkta ve 70 cm kuyruğu dahil 2,2 m uzunluğunda olabiliyor. Uzun burnu, dar yüzü ve alçak gözleriyle yer domuzunun kulakları 24 cm'ye kadar uzar. Yer domuzu sarımsı gri renkte kısıtlı bir kürke sahip. Yüzü ve kuyruğu beyaz olabilir. Önde dört parmağı bulunan yer domuzunun (arka ayakta beş) güçlü, tırnak benzeri toynakları bulunuyor. Hayvanlar aleminde en iyi koku alma yeteneğine sahip türdür.
Yer Domuzunun Keşfi
Yer domuzu on binlerce yıldır insanlarla birlikte yaşıyor. Fakat bu hayvan modern adını Hollandalı kolonistler 17. yüzyılın ortalarında Afrika'nın güney ucuna indiğinde aldı. Hayvanların kendilerini toprağa gömme alışkanlığını fark ettiler. Bu hayvanlar bugün bulundukları takımın hayattaki son üyesi. Bu takımda 15 üye var ve 65 milyon yıl önce dinozorlar Afrika'dan yok olduğunda ortaya çıktılar. Ancak sayıları az olduğundan fosilleri kısıtlıdır. Burunlarının önünde normal memeli dişi ile doğarlar ancak bu diş düştüğünde yerine yenisi çıkmaz.
Yer Domuzu Yuvaları
Yer domuzu, genellikle 2-3 metre uzunluğunda (bazen 12 metre) olan yuvalarını birkaç uyku odasıyla beraber tasarlıyor. Sık sık eski yuvalarını terk eder ve yenilerini kazarlar; bu yuvalar daha sonra Afrika yaban köpeği, düğmeli domuz, yılanlar ve baykuşlar gibi diğer türler tarafından kullanılır. Yer domuzu neredeyse tamamen karınca ve termitler ile besleniyor. Geceleri 10 – 30 km kadar seyahat eder ve yol boyunca sürekli zikzak çizerek ilerler. Burnunu toprağa bastırmak için sık sık duraklar. Burnundaki etli duyu organlarının küçük yeraltı hareketlerini tespit ettiği düşünülüyor.
Yer Domuzlarının Beslenmesi
Bu hayvanlar güçlü pençeleri ile çimento kadar sert termit yuvalarını açabiliyor. Bunu yaparken burun deliklerini kapatarak uçan tozu dışarıda tutar. Küçük ağzındaki 30 santime kadar uzanan yapışkan diliyle böcekleri yakalar. Bir gecede 50.000 karınca ve termit yiyebiliyor. Kalın postu kendisini böcek ısırıklarına ve sokmalarına karşı korur. Yuvasından dışarıdayken tehdit edilirse beş dakika içerisinde kendine yeni bir yuva kazarak gözden kaybolabilir. Keskin işitme duyusu piton, aslan, leopar ve sırtlan gibi yırtıcı hayvanların sürpriz saldırılarından korunmasını sağlamakta. Yırtıcı hayvan onu yuvasından çıkarmaya çalışırsa yer domuzu çabucak arkasındaki tüneli kapatmak için toprağı taşır. Saldırıldığında ise dev ön pençelerini kullanır.
Yer Domuzlarının Üremesi
Yer domuzu cinsleri yalnızca üreme dönemlerinde bir araya geliyor. Yedi aylık gebelikten sonra yağmur mevsiminde yaklaşık 2 kg ağırlığında bir yavru doğar. Henüz doğumda yavrunun pençeleri halihazırda gelişmiş oluyor. Yavrular ardından iki hafta boyunca yuvada kalır ve sonrasında annelerini takip ederler. 14 haftaya kadar termit yemeye başlar ve 16. haftada sütten kesilirler. Bir yer domuzu altı aylıkken kendi yuvasını kazabiliyor ve annesini bir yaşından önce terk etmiş oluyor. Hayvanat bahçelerinde en az 24 yıl yaşarlar. Termitlerin ekinlere zarar verdiği alanlarda insanlara dolaylı olarak yarar sağlıyorlar. Esas olarak gece dolaşma alışkanlıkları nedeniyle yer domuzu popülasyonu hakkında çok az şey biliniyor, ancak türleri tehlike altında değil.
Yer Domuzunun Bilimsel Özellikleri
Yer domuzu ya da aardvark Orycteropodidae familyasındaki tek tür ve Tubulidentata ("tüp dişli") takımının yaşayan tek üyesi. Takım adı, her biri azıdişini oluşturmak üzere birbirine kaynaşmış küçük kolon benzeri dentin tübüllerinden geliyor; yetişkinlerde köpek dişleri ve kesici dişler yoktur. Her ne kadar yer domuzu karıncayiyen türüne benzese de aslında fillere, kırsıçanlarına, dugonglara ve manatilere daha yakınlar; hepsi uranotheria denilen ilkel toynaklılar takımına ait hayvanlar. Afrika yer domuzu ile toynaklı, xenarthra, deniz memelisi ve etobur takımları arasındaki ayrım 90 milyon yıl kadar önce başladı. Fosil bulguları Tubulidentata'nın yaklaşık 54 milyon yıl önce ortaya çıktığını gösteriyor.