Resmi adı Türkiye Cumhuriyeti olan Türkiye'nin toprakları Güneydoğu Avrupa, Güneybatı Asya, Karadeniz, Ege ve Akdeniz'de yer alır. Sekiz ülkeye sınır komşusudur ve aynı zamanda büyük bir ekonomisi ve ordusu vardır. Türkiye'nin yükselen bir bölgesel güç olduğu düşünülür. Ülkenin Avrupa Birliği'ne katılım müzakereleri 2005 yılına kadar uzanıyor. Avrupa ile Asya'nın kesişme noktasında bulunduğundan büyüleyici bir ülkedir.
Klasik antik dönem boyunca Yunanlılar, Persler ve Romalıların hakimiyetinde olan Türkiye, bir zamanlar Bizans İmparatorluğu'nun merkeziydi. Ancak 11. yüzyılda Orta Asya'dan gelen Türk göçebeler bölgeye hakim oldu ve yavaş yavaş tüm Küçük Asya'yı (Anadolu) fethetti. Önce Selçuklu, ardından Osmanlı Türk İmparatorlukları iktidara geldi ve Doğu Akdeniz dünyasının büyük bir kısmında nüfuz sahibi olup İslam'ı güneydoğu Avrupa'ya yaydı. Osmanlı İmparatorluğu 1918'de yıkıldıktan sonra Türkiye kendisini daha canlı, modern, güçlü ve laik bir devlete dönüştürdü.
Türkiye Hakkında Bilgiler
- Nüfus: 84.339.067 (2020)
- Başkent: Ankara ( milyon)
- Komşu ülkeler: Ermenistan, Azerbaycan, Bulgaristan, Gürcistan, Yunanistan, İran, Irak ve Suriye
- Yüz ölçümü: 783.562 km²
- Kıyı şeridi: 8.333 km
- En yüksek noktası: Ağrı Dağı 5.666 m
- En büyük şehirleri: İstanbul 15,7 milyon, İzmir 4,4 milyon, Bursa 3,0 milyon, Adana 2,2 milyon, Gaziantep 2 milyon.
Türkiye'nin Tarihçesi
Anadolu tarihi
Türkiye birçok farklı antik kültürle bezenmiş uzun bir tarihe sahip. Modern Türkiye'nin büyük kısmının yer aldığı Anadolu yarımadası dünyanın en eski yerleşim alanlarından biri olarak kabul ediliyor. MÖ 1200'lerde, Anadolu kıyıları çeşitli Yunan halkları tarafından kullanılmaktaydı. Önemli Yunan şehirleri arasında Milet, Efes, Smyrna (İzmir) ve Bizans (daha sonra İstanbul) kentleri vardır. Bizans şehri Roma ve Bizans İmparatorlukları'na başkentlik yapmıştır.
Anadolu'nun tarihi doğal olarak Türklerden geriye uzanır. Burası Selçuklu Türkleri MS 11. yüzyılda bölgeye taşınana kadar "Türkiye" olmadı. 26 Ağustos 1071'de Alp Arslan komutasındaki Selçuklular, Bizans İmparatorluğu önderliğindeki Hristiyan ordularından oluşan bir koalisyonu bozguna uğratarak Malazgirt Meydan Muharebesi'nde galip geldi. Bizanslıların bu büyük yenilgisi, Anadolu (günümüz Türkiye'sinin Asya kısmı) üzerindeki gerçek Türk kontrolünün başlangıcına işaret ediyordu.
Ancak Selçuklular çok uzun süre egemen kalmadılar. 150 yıl içinde, onların doğusundan yeni bir güç yükseldi ve Anadolu'ya vardı. Cengiz Han'ın kendisi Türkiye'ye hiç gelmemiş olsa da, Moğollar geldi. 26 Haziran 1243'te Cengiz'in torunu Hülagü Han'ın komutasındaki Moğol ordusu Kösedağ Savaşı'nda Selçukluları mağlup ederek Selçuklu İmparatorluğunu devirdi.
Moğol İmparatorluğu'nun en büyük ordularından biri olan Hülagü'nun İlhanlıları, MS 1335'te parçalanmadan önce yaklaşık seksen yıl Türkiye'yi yönetti. Moğollar zayıflarken Bizanslılar bir kez daha Anadolu'nun bazı bölgelerini kontrol altına aldılar ve küçük yerel Türk beylikleri de bu dönemde gelişmeye başladı.
Anadolu'nun kuzeybatı kesimindeki bu küçük beyliklerden biri 14. yüzyılın başlarında genişlemeye başladı. Bursa şehrinde bulunan Osmanlı beyliği sadece Anadolu ve Trakya'yı (günümüz Türkiye'sinin Avrupa bölümü) değil, aynı zamanda Balkanlar, Orta Doğu ve nihayetinde Kuzey Afrika'nın bazı kısımlarını da fethedecekti. 1453'te Osmanlı İmparatorluğu, Konstantinopolis'teki başkenti ele geçirdiğinde Bizans İmparatorluğu'na vurucu darbeyi indirdi.
Osmanlı İmparatorluğu, 16. yüzyılda Kanuni Sultan Süleyman'ın yönetimi altında zirve noktasına ulaştı. Kuzeyde Macaristan'ın çoğunu ve kuzey Afrika'da batıdaki Cezayir'e kadar uzanan toprakları fethetti. Süleyman ayrıca imparatorluğundaki Hristiyanlara ve Yahudilere karşı dini hoşgörü uyguladı.
18. yüzyılda Osmanlılar, imparatorluk sınırlarındaki toprakları kaybetmeye başladı. Tahttaki zayıf padişahlar ve bir zamanlar övünç duyulan Yeniçeri birliklerindeki yozlaşma ile Osmanlı Türkiye'si "Avrupa'nın Hasta Adamı" olarak tanındı. 1913'e gelindiğinde Yunanistan, Balkanlar, Cezayir, Libya ve Tunus, Osmanlı İmparatorluğu'ndan ayrıldı. I. Dünya Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu ile Avusturya-Macaristan İmparatorluğu arasındaki sınırda patlak verdiğinde, Türkiye ölümcül bir karar alarak İttifak güçleriyle (Almanya ve Avusturya-Macaristan) müttefik oldu.
Türkiye'nin modern tarihi Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşüyle verilen bağımsızlık savaşının ardından, 20. yüzyılın başlarında Mustafa Kemal tarafından (sonradan Atatürk adını alacak) kurulan Türkiye Cumhuriyeti (1923) ile başladı. Osmanlı İmparatorluğu 600 yıl ayakta kaldı ancak Almanya'nın müttefiki olarak I. Dünya Savaşı'na katıldıktan sonra çöktü ve milliyetçi grupların yükselişiyle de parçalandı.
Türkiye'nin Modern Tarihi
Ülke cumhuriyet halini aldıktan sonra vatansever Türk liderler bölgeyi modernize etmek için çalışmalara başladılar. En büyük Türk milliyetçisi olarak Atatürk, 1924'ten 1934'e kadar çeşitli siyasi, sosyal ve ekonomik reformları hayata geçirdi. 1960'da askeri bir darbe yapıldı ve bu reformların çoğu kenara atıldı. Bu durum bugün Türkiye'de hala devam eden mevcut huzursuz ortamı doğurdu.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kökleri Mustafa Kemal Atatürk gibi laik askeri liderlere kadar uzandığından Türk ordusu Türkiye'de laik demokrasinin garantörüdür. Ordu bu nedenle 1960, 1971, 1980 ve 1997'de cumhuriyeti yıpratan yönetimlere karşı laik darbeler düzenledi.
Türkiye 23 Şubat 1945'te II. Dünya Savaşı'na Müttefikler'in bir üyesi olarak katıldı ve kısa süre sonra Birleşmiş Milletler üyesi oldu. Yunanistan'da başlayan komünist isyanlarının ardından Sovyetler Birliği Türk boğazlarında askeri üsler kurabileceğini duyurdu. ABD bunun üzerine 1947'de Truman Doktrini'ni ilan etti. Truman Doktrini, hem Türkiye hem de Yunanistan için askeri ve ekonomik ABD yardımlarını başlatmıştır.
1952'de Türkiye, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'ne (NATO) katıldı ve 1974'te Kıbrıs Cumhuriyeti'ne girerek Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla sonuçlanacak bir savaş verdi. Dünyada bu cumhuriyeti yalnızca Türkiye tanır.
1984'de başlayan hükümet değişiklikleri sırasında, bugün çeşitli uluslararası kuruluşlar tarafından terörist grup olarak kabul edilen Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ortaya çıktı. Örgüt Türkiye hükümeti aleyhine hareket etmeye başladı ve binlerce insanın ölümüne yol açtı. Grup bugün Türkiye'de faaliyet göstermeye devam ediyor.
Ülke 1980'lerin sonlarından bu yana ekonomisinde ve siyasi istikrarında iyileşmeler yaşadı. Aynı zamanda Avrupa Birliği'ne girme yolunda büyüdü ve güçlendi.
Türkiye'nin Yönetim Sistemi
Türkiye'nin yönetim sistemi bugün başkanlık sistemiyle özdeştir. Bu siyasi sistemde hükümet ve devlet tek bir kişi tarafından yönetilir. Yasama, yürütme ve yargı birbirinden kesin çizgilerle ayrılmıştır ve tek bir kişi bunları kontrolü altına alarak dilediği kararları daha az engelle hızlıca verir.
Türkiye hükümeti 2018'e kadar cumhuriyet parlamenter demokrasi adı altında yönetildi. Bu sistemde yürütme organı devlet başkanı ve hükümet başkanından (sırasıyla cumhurbaşkanı ve başbakan) oluşur ve yasama organı olarak yalnız Türkiye Büyük Millet Meclisi görev alır. Türkiye'de ayrıca Anayasa Mahkemesi, Temyiz Yüksek Mahkemesi, Danıştay, Sayıştay, Askeri Yüksek Temyiz Mahkemesi ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nden oluşan bir yargı oranı bulunur. Ancak işlevleri son 15 yılı aşkın sürede fazlasıyla merkezi hale getirilmiştir.
Ekonomi ve Toprak Kullanımı
Ülke son zamanlarda önemli bir ekonomik krizin içinden geçiyor. Türkiye ekonomisi yakın geçmişe kadar sürekli olarak büyümeyi sürdüren, modern endüstri ile geleneksel tarımın karışımından oluşan bir sisteme sahipti. CIA World Factbook'un birkaç yıl önceki verilerine göre Türkiye'de tarım ülke istihdamının yaklaşık %30'unu oluşturuyordu. Türkiye'den çıkan başlıca tarım ürünleri tütün, pamuk, tahıl, zeytin, şeker pancarı, fındık, bakliyat, narenciye ve hayvancılıktı. Türkiye'nin ana sanayileri tekstil, gıda işleme, araba, elektronik, madencilik, çelik, petrol, inşaat, kereste ve kâğıttan oluşuyor. Diğer taraftan Türkiye'deki madencilik ağırlıklı olarak kömür, kromat, bakır ve boru kapsar.
Türkiye, 2010'da 960,5 milyar ABD doları tahmini GSYİH'ya ve %8,2 GSYİH büyüme oranına sahipti ve dünyanın en büyük yirmi ekonomisi arasındaydı. GSYİH, doların azalan değerine kıyasla bugün tahmini 650 milyar ABD doları ile %33 küçülmüş durumda.
Yüzyıllar boyu halı ve diğer tekstil ticaretinin merkezi ve eski İpek Yolu durağı olan Türkiye son yıllara kadar otomobil, elektronik ve diğer yüksek teknolojili ürünler ihraç etmesiyle bilinmekteydi. Türkiye petrol ve doğalgaz rezervlerine sahiptir. Aynı zamanda, Orta Doğu ve Orta Asya (Türkistan) petrol ve doğal gazının Avrupa'ya ve denizaşırı ihracat için limanlara taşınmasında önemli bir dağıtım noktasıdır.
Nüfusu
2020 itibariyle Türkiye'de yaşayan 84.339.067 vatandaş vardır. Nüfusun çoğunluğu etnik olarak Türk ve bu da %70-75'e karşılık geliyor.
Kürtler %18 ile en büyük azınlık grubu oluşturuyor; öncelikli olarak ülkenin doğu kesiminde yoğunlaşmış durumdalar ve uzun bir zamandır Batı'lı devletlerin etkisiyle kendi ayrı devletlerini kurmak için hükümete baskı yapıyorlar. Komşu Suriye ve Irak'ın da büyük ve huzursuz bir Kürt nüfusu var – her üç devletteki Kürt milliyetçileri, Türkiye, Irak ve Suriye'nin kesişme noktasında yeni bir ulus yani Kürdistan oluşturulması çağrısında bulunurlar.
Türkiye ayrıca daha az sayıda Rum, Ermeni ve diğer etnik azınlıklara sahip. Komşuları Türkleri katleden Ermeniler için çıkarılan 1915 tehcir yasası Ermenistan tarafından soykırım kabul edilir ve iki ülkenin arası uzun zamandır açıktır. Yunanistan ile olan ilişkiler ise başta Kıbrıs nedeniyle huzursuzdur. Ancak Türkiye son yıllarda pek çok adasını Yunanistan'a kaybederek komşusu karşısında elinin zayıfladığını göstermiştir.
Türkiye'de Diller
Türkiye'nin resmi dili, büyük Altay dil grubunun parçası olan Türk dil ailesi içinde en çok konuşulan dildir. Kazakça, Özbekçe, Türkmence vb. Orta Asya (Türkistan) dilleriyle yakın akrabadır.
Atatürk inkılaplarına kadar Türkçe Arapça yazı kullanılarak yazıldı; sekülerleşme sürecinin parçası olarak birkaç önemli değişiklikle Latin harflerinin kullanıldığı yeni bir alfabe geliştirildi.
Kürtçe, Türkiye'deki en büyük azınlık dili ve nüfusun yaklaşık %18'i tarafından konuşuluyor. Kürtçe, Farsça, Beluçça, Tacikçe vb. ile akraba bir Hint-İran dilidir. Nerede kullanıldığına bağlı olarak Latin, Arapça veya Kiril alfabelerinde yazılabilir.
Türkiye'de Din
Türkiye yaklaşık %99,8 ile Müslüman. Türklerin ve Kürtlerin çoğu Sünni ama önemli Alevi ve Şii gruplar da var.
Türk İslamı gizemli ve şiirsel Sufi geleneğinden her zaman güçlü şekilde etkilenmiştir ve Türkiye Sufizmin kalesi olmaya devam etmektedir. Ülke aynı zamanda küçük Hıristiyan ve Yahudi azınlıklarına da ev sahipliği yapar.
Türkiye Coğrafyası
Türkiye'nin toplam yüzölçümü 783.562 kilometrekaredir (veya 302.535 mil kare). Güneydoğu Avrupa'yı güneybatı Asya'dan ayıran Marmara Denizi'nin üzerinde yer alır.
Türkiye'nin Trakya denilen küçük Avrupa kesimi, Yunanistan ve Bulgaristan ile sınır komşusudur. Daha büyük Asya kısmı olan Anadolu ise Suriye, Irak, İran, Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan ile sınır komşusudur. Çanakkale Boğazı ve İstanbul Boğazı dahil olmak üzere iki kıta arasından geçen dar Türk Boğazları, dünyanın en önemli deniz geçiş noktalarından biridir; Akdeniz ile Karadeniz arasındaki tek erişim noktasıdır. Bu gerçek Türkiye'ye çok büyük bir jeopolitik önem kazandırıyor.
Türk Boğazları Avrupa ile Asya arasındaki sınırı oluşturduğundan Türkiye'nin hem Doğu Avrupa'da hem de Güneybatı Asya'da bulunduğu kabul edilir. Ülkenin topoğrafyası zengindir. Yüksek platoları, dar kıyı ovaları ve birkaç yüksek dağı vardır. Türkiye'nin en yüksek noktası, doğu sınırında bulunan ve uzun süredir uykuda olan volkanik Ağrı Dağı'dır.
Anadolu, batı tarafında verimli platolara sahip ve doğuya gittikçe engebeli dağlar artar. Türkiye sismik olarak aktiftir, büyük depremlere eğilimlidir ve ayrıca Kapadokya'nın koni şekilli bacaları gibi bazı çok sıra dışı yer şekillerine sahiptir. İran ile Türkiye sınırına yakın olan volkanik Ağrı Dağı'nın Nuh'un Gemisi'nin iniş yeri olduğuna inanılır. 5,166 metre ile Türkiye'nin en yüksek noktası burasıdır.
Türkiye'nin İklimi
Türkiye iklimi ılıman olup yazlar sıcak ve kurak, kışlarsa hafif yağışlıdır. Ancak iç kesimlere gidildikçe iklim daha zorlu hale gelir. Türkiye'nin iç kesiminde yer alan başkent Ağustos'ta ortalama 28˚C yüksek sıcaklığa ve Ocak'ta ise -6˚C düşük sıcaklığa sahip olur.
Kıyılar ılık, kurak yazlar ve yağışlı kışlar ile ılıman Akdeniz iklimi özelliği gösterir. Doğudaki dağlık bölgede hava daha şiddetli hale gelir. Türkiye'nin çoğu bölgesi yılda ortalama 508-645 mm yağış alıyor.
Türkiye'de şimdiye kadar kaydedilen en yüksek sıcaklık Cizre'de 48,8°C idi. Şimdiye kadarki en soğuk gün ise -45,6°C idi.
Türkiye Hakkında Sık Sorulanlar
Türkiye Nedir?
Türkiye, Avrupa ve Asya'nın kesiştiği noktada yer alan bir ülkedir. Yunanistan, Bulgaristan, Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan, İran, Irak ve Suriye ile sınır komşusudur. Türkiye'nin başkenti Ankara'dır.
Türkiye'nin nüfusu ne kadardır?
2021 yılı itibariyle Türkiye'nin nüfusu yaklaşık 84 milyon kişidir.
Türkiye'nin coğrafyası nasıldır?
Türkiye, dağları, platoları ve kıyı ovalarını içeren çeşitli bir coğrafyaya sahip büyük bir ülkedir. Dicle ve Fırat dahil olmak üzere birçok önemli nehre ev sahipliği yapmaktadır.
Türkiye'de iklim nasıldır?
Türkiye'de iklim bölgeye göre değişmekle birlikte genellikle sıcak, kurak yazlar ve ılıman, yağışlı kışlar ile Akdeniz iklimidir.
Türkiye ne ile tanınır?
Türkiye, Hititler, Yunanlılar ve Romalılar gibi eski uygarlıklar da dahil olmak üzere zengin tarihi ve kültürü ile bilinir. Topkapı Sarayı ve Sultanahmet Camii de dahil olmak üzere Osmanlı mimarisiyle ünlüdür. Türkiye aynı zamanda kebap, baklava ve Türk lokumu gibi yemeklerin de dahil olduğu mutfağıyla da tanınmaktadır. Ülke, Antalya plajları ve Kapadokya'daki sıcak hava balonu gezileri gibi cazibe merkezleriyle popüler bir turizm merkezidir. Türkiye aynı zamanda önemli bir tekstil, otomotiv parçaları ve elektronik üreticisidir.