Hipokrat, Batı tıbbının babası kabul edilir. Tıbbi tedavileri sistematik hale getirerek onları dinden ve hurafelerden ayırdı. Geliştirdiği yöntemlerle doktorları eğitti ve takipçileriyle çok sayıda tıbbi ders kitabı yazdı. Ünlü Hipokrat Yemini ile doktorlara iyi etik uygulamaları takip etmesini söyledi. Bilim adamlarının zaman çizelgesi açısından bakıldığında Hipokrat, Pisagor'dan sonra, Sokrates, Platon ve Demokritos ile aynı zamanda yaşadı ve Aristoteles'in erken yaşamında hâlâ hayattaydı.
Hipokrat'ın Hayat Hikayesi
Hipokrat 80. Olimpiyat'ın düzenlendiği MÖ 460 yılında Antik Yunanistan'a ait Kos adasında dünyaya geldi. Hipokrat ismi ülkede sık kullanıldığından insanlar ona Kos'un Hipokrat'ı veya Büyük Hipokrat derdi. Hipokrat'ın hayatına dair bilinenler Platon'un Protagorus adlı çalışmasıyla başlar ve Platon eserinde Koslu Hipokrat için Yunan doktorların en büyüğü demiştir. Platon'un Phaedrus kitabında Hipokrat'ın kendi tıbbi doktrinine sahip beğenilen bir öğretmen olduğunu öğreniriz. Kitap Hipokrat'ın zamanında yazıldığından güvenilirdir ve büyük Atina kentinden gelmesi ününün oraya yayıldığını gösteriyor.
Hipokrat'a dair diğer bilgilerin çoğuysa daha sonraki kaynaklardan geliyor ve değişen derecelerde güvenilirliğe sahip. Büyük kütüphaneci, coğrafyacı ve matematikçi Eratosthenes'in MS 2. yüzyıldaki bir açıklamasına dayanan ve Efesli Soranos tarafından aktarılan bazı bilgilerin makul derecede güvenilir olduğu düşünülür. Roma döneminde ortaya çıkan Mektuplar gibi bazı referanslar ise şüpheli kabul edilir ve genellikle dikkate alınmaz.
Hipokrat'ın Asklepiad ailesi aristokrattı ve tıp doktorlarından oluşuyordu. Aile vatan severdi. Büyükbabası Hippocrates ve babası Heraclides adını taşıyordu. Hipokrat'ın annesi Phaenareta da soylu bir aileden gelmişti. Aile geleneğinin bir parçası olarak Hipokrat hekim olması amacıyla eğitildi. İlk işini Kos'ta aldı ve evlendiği asil kadının ismi tarihe geçmemiştir. Oğulları Dracon ve Thessalus da öne çıkan doktorlardan oldu.
"Yürümek insanın en iyi ilacıdır."
"Yiyeceklerin senin ilacın, ilacın senin yiyeceğin olsun."
"En büyük ilaç, insanlara ilaca nasıl ihtiyaç duyulmayacağını öğretmektir."
Kızının adı bilinmez ancak o da Hipokrat'ın eğittiği doktor Polybus ile evlenmişti. Ebeveynleri ölen Hipokrat, kızının evlenmesiyle birlikte oğullarını alarak adadan ayrıldı ve atalarının doğduğu Tesalya bölgesine taşındı. Hipokrat giderken, işlerini damadı Polybus'a devretti. Hipokrat'ın doktrinlerinden biri insanın çevresinin sağlığını etkilediği yönündeydi. Bunu araştırmak için Tesalya'daki birçok şehri gezdi.
Hipokrat'ın veba ile mücadelesi
Yaklaşık MÖ 420 yılına gelindiğinde Hipokrat ilk kez Yunanistan'ın kuzeyindeki topraklarda yaşayan 'barbarlar' ile tanıştı ve onları pençesine alan vebayı öğrendi. Bölgedeki iklimi ve rüzgarın yönünü düşündü ve vebanın Yunanistan'a geleceğini doğru tahmin etti. Bu yüzden Yunan şehirlerine uyarılar gönderdi.
Kırklı yaşlarının başlarında olan Hipokrat bu hastalığı tedavi etmek için Yunanistan' şehir şehir dolaştı. Oğulları ve öğrencileri de aynısını yaptılar. Hipokrat'ın çalışmalarını gören Atina şehri ona altın bir taç verdi. Bu bilgilerin kaynağı Hipokrat'ın takipçilerinin yazdığı Sefirin Konuşması'dır. Tarihte Yunanistan'ın kuzeyindeki salgına dair bağımsız bir rapor yoktur ancak hikaye gerçek olabilir çünkü Sefirin Konuşması'nda Delphi'deki ünlü tapınaktaki Kahin'in Hipokrat ve oğlu Thessalus için hazırladığı yazıtlardan bahsedilir ve bu yazıtlar gerçekte vardır.
Yunan Tıbbının Yükselişi
Hipokrat genellikle tıbbın babası olarak anılır. Ancak aslında tıbbı o icat etmedi. Kendisi batı tıbbının babasıydı çünkü antik zamanlardan beri Mısırlılar uzun zamandır en büyük doktorlar olarak biliniyordu.
Pers Kralı Büyük Darius sağlığı için Mısırlı doktorlara güvenen biriydi. Hipokrat doğmadan yaklaşık 14 yıl önce ölmüştü. Ayak bileğinin çıktığı bir gün Mısırlı doktorları durumunu daha da kötüleştirmişti. Acı o kadar kötüydü ki Darius uyuyamadı.
Bir hafta boyunca uykusuz şekilde acı içinde yattıktan sonra Krotonlu Democedes adında bir Yunan hekiminin ülkesinde tutsak tutulduğunu öğrendi. Çaresizlik içinde Yunanlıyı sarayına çağırdı. Mısırlılardan daha nazik yöntemleri olan Democedes ağrısını dindirmeyi başardı, Darius'un nihayet uyumasını sağlamıştı ve ayak bileği zamanla iyileşti. Bu dönemin ardından Yunan tıbbı yükselmiş ve Mısır tıbbı gözden düşmüştür.
"Kötü bir ruh halindeyseniz yürüyüşe çıkın. Hala kötü bir ruh halindeyseniz, başka bir yürüyüşe çıkın. "
Hipokrat'ın Bilime Katkıları
Hipokrat birçok nedenden dolayı tarihte ünlüdür: Tıbbı sistematik hale getirmişti, Antik çağın en büyük doktorlarının yetiştiği tıp okulunu kurmuştu, o ünlü Hipokrat Yemini'ni icat etti ve kendisi ve takipçileri büyük bir tıp literatürü yazdılar.
Hipokrat'ın başarıları arasında:
- hastalıkları doğaüstü nedenlerden ziyade doğal nedenlere atfetmesi,
- hastalıkları sihir veya tanrılara fedakarlıktan ziyade akıl yürütme yoluyla tedavi etmesi,
- çevrenin, beslenmenin ve yaşam tarzının sağlığın bozulmasına katkıda bulunduğunu öne sürmesi,
- tedavilerde nezaket ve temizliği vurgulaması,
- her hasta için tıbbi kayıt tutulması gibi pratisyenlerin profesyonel şekilde çalışmasını sağlaması
- birçok hastanın ayrıntılı kaydının tutulmasının doktorların bir hastalığın izleyeceği yolu bilmesini sağlaması, prognoz.
Hipokratın başaramadıkları arasında,
- insan vücudunun diseksiyonu yasadışı olduğundan insan anatomisini çözememesi
- siyah safra, kan, balgam ve sarı safradaki dengesizlik miktarını çeşitli hastalık ve kötü sağlık ile ilişkilendirdiği sözde bilim uygulaması
- hastalıkların iyileşmesinde doğanın iyileştirici gücüne fazla güvenmesi: Antik çağlarda dahi eleştirilen bir yaklaşımdı: Bitinyalı Asklepiades MÖ 2. yüzyılda bunu "ölüme varan meditasyon" olarak tanımladı. Hipokrat metinleri olan Epidemik I ve Epidemik III'te bildirilen 42 vaka öyküsünün yarısından fazlası hastanın ölümüyle sonuçlanmıştı.
Tıbbın Bilim Haline Gelmesinde Hipokrat'ın Öncülüğü
Hipokrat, bilimsel tıbbın öncüsüydü ve bu nedenle tamamen anlaşılabilir hatalar yaptı. Örneğin, Antik Yunanlılar suyu tuzdan arındırmayı öğrenmişti. Hipokrat'ın ölümünden kısa bir süre sonra Aristoteles şöyle yazmıştı:
"Tuzlu su buhara dönüştüğünde tatlı hale gelir ve buhar yoğunlaştığında tekrar tuzlu su oluşturmaz."
Aristo – Meteorologica
Buz ve eriyik su üzerinde yaptığı bir deneyin sonucunu anlatan Hipokrat hiç şüphe yok ki buharlaşan sudaki değişimin farkındaydı.
"Sıradaki deney bunu kanıtlayacak. Kışın, kaptaki suyu ölçün ve en iyi donacağı yerde açıkta bırakın. Ertesi gün buzun en iyi eriyeceği yere götürün. Çözüldükten sonra elinizde baştakinden daha az olduğunu göreceksiniz. "
Hipokrat – Havalar, Sular ve Yerler Üzerine
Ancak Hipokrat bir noktada hatalı düşünmüştü. Suyun "en hafif, en tatlı kısmının" donma ve çözülme sürecinde kaybolduğunu ve geride daha aşağı bir su kaldığını belirtmişti. Bu yüzden sağlıklı olmak isteyen insanların eriyik su içmemesi gerektiğini açıklamıştı.
Devrine kıyasla, deneylerin gücüne hayranlık uyandıran bir oranda inanıyordu. Bir kez daha gerçeği ortaya çıkarmak için deneyi kullanmıştı ancak yanlış bir sonuca vardı.
Hipokrat'ın hastalıkları batıl inançlardan ayırarak bilime ve sağlığa yaptığı katkı büyüktür. Bir hastalığı tanımlarken kötü bir ruhtan kaynaklandığını söylemek yerine hastalığı anlamaya çalıştı ve mantıklı açıklamalar aradı. İnsanlığın gelişiminde kritik bir adımdı.
Ancak tıbbın şu aşamaya vararak bir çağ daha atlaması neredeyse 2.500 yıl almıştır:
- Rudolf Virchow hastalıkların gerçek nedeninin bozulan hücreler olduğunu tespit etti.
- Louis Pasteur, hücre bozukluğunun çoğunlukla istilacı mikro organizmalardan kaynaklandığını gösteren hastalığın germ teorisini kurdu.
Bugün Hipokrat'a atfedilen tıbbi kitapların her biri onun tarafından yazılmamıştır. Hatta aslında hiçbirini kişisel olarak yazdığına dair doğrudan kanıt yok. 60 Hipokrat eserinin bir kısmı veya tamamı damadı Polybus gibi doktrinlerini takip edenlerce kaleme alındı. Eserlerin çoğu kayboldu.
Hipokrat tıbbı, Galen'in eserleri tarafından özümsenip geride bırakılana kadar 500 yıl boyunca kullanılmaya ve örnek alınmaya devam etti.
Geçmişi okuyun, bugünü teşhis edin, geleceği önceden bildirin; bu eylemleri uygulayın. Hastalıklara gelince, iki şeyi alışkanlık haline getirin—yardım etmek veya en azından zarar vermemek.
Hipokrat – Salgınlar I
Hipokrat ile İlgili Kişisel Detaylar ve Ölümü
Hipokrat MÖ 375'te öldü ve Tesalya'nın Larissa kentine gömüldü. Demokritos ile yaklaşık aynı yıl içinde öldüğü söylenir. Ele alınan kaynağa bağlı olarak en az 90, muhtemelen 104, hatta 109 yaşında öldüğü anlamına geliyor.
İkisi de kendisi tarafından hekim olarak yetiştirilen oğulları, kendi oğullarını da hekim olarak yetiştirerek aile geleneğini sürdürdüler. Her ikisi de bir oğluna Hipokrat adını verdi. Tarihi eserlerde Koslu Hipokrat için sıklıkla II. Hipokrat denmiştir. Torunları içinse III. Hipokrat ve IV. Hipokrat isimleri kullanıldı ve dedesi I. Hipokrat olarak anıldı.
Hipokrat'ın ölümünden sonra memleketi Kos'ta bir tarikat kuruldu. Hipokrat'ın doğum gününde adanan adaklarla ona ilahi bir statü verildi. Akılcı bir bilim adamı olan Hipokrat'ın böyle bir şeyi onaylayacağı şüphelidir.
Hipokrat Hakkında Sık Sorulanlar
Hipokrat ne yapmıştır?
Hipokrat, Kos adasında yaşayan ve ücret karşılığında öğrencilere ders veren, çok takdir edilen bir hekimdi. Hipokrat'ın hayatı boyunca Yunanistan ve Küçük Asya'da sanatını icra etmek ve öğrencilerine ders vermek için çokça seyahat ettiği ve muhtemelen Kos'taki tıp okulunda oldukça sık ders verdiği anlaşılmaktadır.
Hipokrat neden ünlüdür?
Hipokrat'ın ünü ve hayatı hakkındaki efsaneler, ölümünden yaklaşık bir yüzyıl sonra Helenistik dönemde artmaya başlamıştır. Mısır'daki İskenderiye Kütüphanesi, Klasik döneme ait tıp eserlerini toplayarak bunlara Hipokrat'ın eserleri adını verdi. Bu yazılardan yaklaşık 60 tanesi günümüze ulaşmıştır, ancak bunların çoğu onun tarafından yazılmamıştır.
Hipokrat ne için hatırlanır?
Hipokrat'ın gününden bu yana tıp uygulamaları önemli ölçüde ilerlemiştir. Ancak bugün Hipokrat, muhtemelen kendisi yazmamış olsa da, Hipokrat yemini aracılığıyla tıp mesleğinin insancıl ve etik yönlerini temsil etmeye devam etmektedir. Yardım etme arzusunda samimi ve teknik jargondan yoksun olan Hipokrat yazıları, binlerce yıldır hekimlere ilham kaynağı olmuştur.
Kaynaklar: