Burun çevresi soluklaşır, baş ağrısı ve baş dönmesi olur, soğuk terler dökülür: Limandan ayrılan bir gemi açık denizde sallanmaya başlar başlamaz birçok insanın midesi bulanır. Genellikle yalnızca masum belirtilerle kalmaz. Kısa süre içinde deniz tutması mide bulantısına dönüşür, sık sık kusma ve ölecekmiş hissi yolculuğu zehir eder. Etkilenenlerin tek istediği karaya çıkmaktadır. Peki deniz tutması tipik bir insan fenomeni midir yoksa hayvanlar da bundan muzdarip midir? Örneğin balıkları deniz tutabilir mi?
Evet, ama doğal ortamlarında büyük olasılıkla bu yaşanmaz. Bir balığın yüzdüğü suyun yüzeyinde türbülans varsa, balık bundan kaçınmak için sadece suya dalacaktır.
Ancak, balıklar kısa bir süre için bir balık ağına takıldığında, benzersiz bir olay ortaya çıkar. Bazen deniz tutması, süs balıkları kapalı bir araçla bir yerden başka bir yere taşındığında bile ortaya çıkabilir. Aynı şey, bilimsel araştırma amacıyla "hayvan uzay turistleri" olarak uzaya gönderilen ve yerçekimi olmamasına rağmen orada hayatta kalabilen bazı hayvanlar için de söylenebilir.
Balıklar Daireler Çizerek Yüzer
Peki hangi balığın deniz tutmasından etkilendiğini nasıl anlayabilirsiniz? Örneğin, onlar da insanlar gibi kusabiliyorlar mı? Hayvanlar sonunda bu noktada insanlarda görülenlere benzer semptomlar geliştirir. Çevreleri üzerindeki otoritelerini yeniden sağlamak amacıyla dönmeye ve çeşitli hareketler yapmaya başlarlar. Zaman zaman mide bulantısı hisseden hayvanlar, suda yüzerken bir yüzme döngüsüne benzer şekilde takla bile atabilirler.
Balıkların da kusabileceğine dair kanıtlar vardır. Örneğin, balık yetiştiricileri, bu davranışta bulunmamaları için hayvanlarını nakletmeden önce yemlerini kesiyorlar.
Duyu Organlarından Gelen Veriler Birbiriyle Uyuşmuyor
Peki ama insanların ve diğer hayvanların hareket hastalığı yaşamasına tam olarak ne sebep oluyor? Duyu organları tarafından alınan girdiler vücudun uzaysal konumu ve hareketiyle eşleşmediğinde sık sık meydana gelir. Bilim insanları bu olguyu duyular arasında bir çatışma olarak adlandırmaktadır. Kısa bir süre sonra beyin yönünü kaybeder ve hangi bilgiye güveneceğini belirleyemez. Bu, sallanan bir gemide olabileceği gibi, hareket halindeki bir arabanın arka koltuğunda veya bir uçağın sarkan kanatlarında da meydana gelebilecek bir durumdur.
Hiçliğin ortasında durmuş bir trende olduğunuzu hayal edin. Yakındaki raylarda bir tren istasyondan ayrılmak üzere. Bu durumda kulaktaki denge organı hareket etmediğinizi, gözler ise hareket ettiğinizi haber verir. Beyin ilk başta bu bariz çelişkiyi anlamlandırmakta zorlanır. Ancak sonunda diğer duyu organlarından gelen sinyalleri analiz ettikten sonra trenin durduğu ve her şeyin normal haline döndüğü sonucuna varır.
Duraklama Talimatı Beyin Tarafından Gönderilir
Ancak, bu durum uzun bir süre devam ederse, örneğin bir gemide önemli bir sallanma yaşıyorsanız, deniz tutması ortaya çıkar. Bu durumda beyin – ne kadar 'aptal' olsa da – kendi kendine gıda zehirlenmesi teşhisi koyacaktır. Sonunda, kusma merkezine bir komut gider ve sözde kötü yiyeceklerden kurtulmak için kusarsınız. Bu en azından bir hipotez olarak kabul edilebilir.
Balıkların bile dengelerini korumalarına yardımcı olan organları vardır. Bu organlar başın her iki yanında, özellikle de sol ve sağ tarafta birer tane olacak şekilde konumlandırılmıştır. Bir balık bir girdap veya güçlü bir dalga hareketi ile ileri geri sallanırsa, anlık olarak yön duygusunu kaybedebilir ve vertigo veya hastalık hissi yaşayabilir.
Bununla birlikte, hem insanlarda hem de balıklarda bu olguya ilişkin araştırmalar hiçbir şekilde tamamlanmamıştır. Örneğin, neden bazı organizmalar çok hafif hareketlerde bile deniz tutması yaşarken, diğerlerinin bu fenomeni yaşamadığı bilinmemektedir.