Matbaanın dünya tarihindeki önemi kesinlikle küçümsenemez. Kitapların çoğaltılması onları ucuzlatmış ve daha erişilir hale getirmiş, böylece okuryazarlık artmış ve fikirler kolayca yayılmıştır. Bu yeni teknolojinin mucidi, Alman kuyumcu Johannes Gutenberg olmuştur.
Johannes Gutenberg kimdir?
Johannes Gutenberg'in yaşamının ilk yılları hakkında, 1400 dolaylarında Mainz'da doğduğu ve imtiyaz sahibi yönetici bir aileden geldiği dışında pek fazla bir şey bilinmemektedir. Üniversiteye gitmiş ve burada kitaplarla tanışıp kuyumcu olarak eğitilmiştir.
1420 dolaylarında, vergi mükellefi orta sınıfın isyanından sonra birçok aile Mainz'dan sürgün edildi. Gutenberg Ailesi de bunlardan biriydi. Gutenberg bunun üzerine Strazburg'a gitti ve burada bazı girişimlerde bulundu. Parasal destekçilerine söylediğine göre, girişimlerinden biri "sır"dı. Bu sır büyük olasılıkla matbaa makinesiyle ilgiliydi.
O zamanlar, hemen hemen bütün kitaplar yazmanlar tarafından bin bir güçlükle yazılıyordu. Bu yüzden kitaplar zor bulunuyordu, çok pahalıydı ve okur-yazarlık din adamları ve politikacılarla sınırlıydı. Tahta baskıyla birkaç kitap üretiliyordu, ama her sayfa için blokların baştan sona tek tek kazılması üretiliyordu, ama her sayfa için blokların baştan sona tek tek kazılması gerekiyordu. Gutenberg'in önemli buluşu, "hareketli / çıkarılabilir harf sistemi" bütün bunları değiştirdi.
Hareketli / çıkarılabilir harf sistemi, bir metnin çerçeve ya da matriste tek tek kabartma harflerin yerine yerleştirildiği bir sistemdi. Harfler daha sonra mürekkeplenir ve kağıda basılırdı. 11. yüzyılda Çin ve Kore'de icat edilmişti, ama büyük olasılıkla yazılı Çince ve Korece çok sayıda karakter yüzünden hiçbir zaman yaygınlaşmadı.
Johannes Gutenberg bu teknik ile kendi sistemi icat etti; yöntemi basit ve etkiliydi. Önce sertleştirilmiş çelikte delikler açıyordu ve delikler kabartma harflerinin şeklindeydi. Bu delikler sayesinde harflerin izini bakıra çıkarıyordu. Daha sonra, bakırın "negatifini", kendi icadı olan elde taşınabilir kalıba oturtuyor ve eritilmiş metali dökerek harflerden dilediği kadar kopya elde edebiliyordu. Gutenberg'in kullandığı metal, kurşun, kalay ve antimon alaşımıydı ve hem kolayca eriyor hem de kalıpta hızla katılaşıyordu. Alaşımı, bugün hala hurufat ve sıcak metal tipo baskılarında kullanılmaktadır.
Gutenberg baskısı
1440'larda hala Strazburg'da olan Gutenberg, matbaa sisteminde yeni bir temel unsuru denemeye koyuldu: Baskı. Gutenberg'in baskısı, şarap üreticilerinin burgulu baskısından türetilmişti. Mürekkepli, dizgili metin, üste bakacak şekilde düz bir zemine serilir, kağıtla kaplanır, daha sonra çok ağır bir taşın altına kaydırılırdı; sonra burgu çevrilerek, kağıt, baskı harflere geçirilirdi. Bu süreç tekrarlandıkça, metnin kopyası tekrar tekrar çıkarılabiliyordu.
Gutenberg ayrıca, o dönemde kullanılan su bazlı mürekkepten daha dayanıklı olan yağ bazlı mürekkebi de geliştirmiştir. Bütün bu teknikleri bir araya getirdiğinde ortaya çok önemli bir şeyin çıktığının farkındadır.
1448'de Gutenberg Mainz'a döner. Johann Fust (yaklaşık 1400-1466) adında zengin bir yatırımcıdan, bir matbaa dükkanı açmak için borç alır. Asıl müşterisinin kilise olduğunu bilen Gutenberg, İncil basmaya karar verir. Latince gramer gibi başka bazı metinlerin baskı denemelerinden sonra, Gutenberg, İncil üzerinde çalışmaya 1452 yılında başlar. İncil'in düşük fiyatı ve kaliteli baskısı, Gutenberg'in yeni teknolojisinin başarıya ulaşmasını sağlar ve teknoloji kısa zamanda bütün Avrupa'ya yayılır. 1500 yılına dek milyonlarca kitap basılacaktır. Gutenberg böylece ilk medya devrimini gerçekleştirmiştir.
Ancak talihsiz bir şekilde, Johann Fust parasını geri istemiş ve Gutenberg'i zimmetine para geçirmekle itham etmiştir. Gutenberg'e aldığı ödünç paraya karşılık matbaa araç gereçlerini Fust'a teslim etmesi bildirilir. Bundan sonra Fust başarılı bir matbaacı olurken, Gutenberg ise Bamberg kenti yakınlarında küçük bir matbaa dükkanı açar. Daha sonra, 1465 yılında, Gutenberg daha küçük bir kente taşındı ve burada icadı nedeniyle sonunda takdir görerek kendisine emekli maaşı bağlandı. Üç yıl sonra yoksul sayılabilecek bir durumda, kör şekilde öldü.
Merdaneli baskı makinesi
Gutenberg'in icadı, tarihi kısa zamanda müthiş bir şekilde değiştirmiş olsa da, kitap basmak hala son derece zahmetli bir süreçti. Birçok insana ihtiyaç vardı ve saatte ancak yüz kadar sayfa basılabiliyordu. 19. yüzyılda dökme demir matbaanın icadı ve buhar gücünün devreye girmesiyle saatte bin kadar sayfa basılmaya başlandı. Matbaa tarihindeki bir başka önemli gelişme, 1843'te Amerikalı mucit Richard March Hoe (1812-1886) tarafından icat edilen merdaneli baskı makinesiydi.
Hoe'nun buhar gücüyle çalışan icadıyla günde milyonlarca sayfa basılabiliyordu, çünkü kağıt, makaraların içinden sürekli bir biçimde geçirilebiliyordu, çünkü kağıt, makaraların içinden sürekli bir biçimde geçirilebiliyordu. Hoe'nun aygıtı, Bavyeralı yazar Aloys Senefelder (1771-1834) tarafından icat edilmiş bir yöntem olan taş baskıya dayanıyordu. Taş baskıda mürekkep, kabartma yerine düz yüzeylere uygulanıyordu ve bu durum, Hoe'nun matbaasındaki silindire çok uygundu.
Johannes Gutenberg hakkında sık sorulanlar
Johannes Gutenberg ne ile tanınır?
Johannes Gutenberg, Avrupa'da bilinen ilk mekanik matbaayı tasarlamış ve inşa etmiş olmasıyla tanınır. Gutenberg, 1455 yılında bu matbaayı kullanarak dünyanın hareketli yazı tipiyle basılan en eski kitaplarından biri olan Gutenberg İncil'ini basmıştır.
Johannes Gutenberg dünyayı değiştirmek için ne yaptı?
Johannes Gutenberg'in 15. yüzyılda yarattığı mekanik matbaa türü, Avrupa'da ilk kez nispeten daha az maliyetle çok sayıda kitap üretilmesini mümkün kıldı. Bunun sonucunda kitaplar ve diğer basılı materyaller geniş bir kitleye ulaşmış ve Avrupa'da okuryazarlığın ve eğitimin yaygınlaşmasına büyük katkı sağlamıştır. Ancak Gutenberg, 14. yüzyılda Kore'de ortaya çıkan hareketli yazı tipiyle basımı icat etmedi.
Johannes Gutenberg nerede çalışıyordu?
Mevcut kayıtlar Johannes Gutenberg'in çalışma hayatının tamamını olmasa da büyük bir kısmını Strassburg (günümüzde Strasbourg, Fransa) ve Mainz (günümüzde Almanya) şehirlerinde geçirdiğini göstermektedir.
Gutenberg'in matbaası nasıl çalışıyordu?
Gutenberg'in matbaası, tek tek harflerin ve karakterlerin metal bir plaka üzerinde düzenlenebildiği ve yeniden düzenlenebildiği hareketli bir yazı sistemi kullanıyordu. Bu plaka daha sonra mürekkepleniyor ve kağıda basılarak bir sayfanın birden fazla kopyasının aynı anda basılmasına olanak sağlıyordu.
Gutenberg'in matbaasının dünya üzerinde nasıl bir etkisi oldu?
Matbaa, kitapların seri üretimine olanak tanıyarak onları daha yaygın ve uygun fiyatlı hale getirdi. Bu da okuryazarlığın artmasına ve bilginin yayılmasına yol açarak Rönesans ve Reformasyon üzerinde önemli bir etki yarattı.
Gutenberg'in icadı daha önceki baskı teknolojilerinden nasıl farklıydı?
Gutenberg'in matbaası, tüm sayfanın tahta bir bloğa oyulması gereken tahta baskı gibi önceki teknolojilere göre önemli bir gelişme olan hareketli bir yazı sistemi kullanıyordu. Bu, bir sayfanın birden fazla kopyasını üretmeyi çok daha kolay ve hızlı hale getirdi.
Gutenberg'in matbaasını geliştirirken karşılaştığı zorluklardan bazıları nelerdi?
Gutenberg, metal yazı tipine yapışacak dayanıklı bir mürekkep geliştirmek ve kağıt üzerinde net bir baskı oluşturmak için yeterli basıncı uygulayabilecek bir baskı makinesi tasarlamak gibi bir dizi teknik zorluğun üstesinden gelmek zorundaydı.
Gutenberg başka hangi icat veya yeniliklerle tanınır?
Gutenberg, matbaasının yanı sıra ilk yağ bazlı mürekkebi ve metal yazının daha hassas bir şekilde dökülmesini sağlayan ayarlanabilir kalıbı geliştirmesiyle de tanınır. Ayrıca, baskı dışında çeşitli amaçlar için kullanılan vidalı presin geliştirilmesinde de rol oynamıştır.
Kaynaklar:
- Dudley, Leonard (2008). Information Revolutions in the History of the West.
- Eisenstein, Elizabeth (1980). The Printing Press as an Agent of Change.