Kartografya, çeşitli ölçeklerdeki uzamsal kavramları gösteren haritalar veya grafik çizimler yapma bilimi ve sanatı olarak tanımlanabilir. Haritalar bir yerle ilgili coğrafi bilgileri aktarıyor ve türüne bağlı olarak topoğrafya, iklim ve kültür hakkında bilgi veriyor. İlk haritalar kil tabletler ve mağara duvarları üzerine çizildi. Bugün haritalar çok fazla bilgiyi gösterebiliyor. Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) gibi teknolojiler ise haritaların görece kolay bir şekilde bilgisayarlarla yapılmasını sağlıyor. Öyleyse kartoğrafyanın tarihi ve gelişiminden bahsedelim.
İlk Haritalar
Bilinen en eski haritalardan bazıları MÖ 16.500'e uzanıyor ve Dünya'yı değil yıldızlı gökyüzünü gösteriyorlar. Antik mağara resimleri ve kaya oymalarında tepeler ve dağlar gibi manzara unsurları tasvir edildi. Arkeologlar bu tabloların hem sanatsal hem de gezilen yer hakkında yol gösterici olması için yapıldığını düşünüyor. Daha yakın bir tarihe ait olan ve 1963'te keşfedilen bir başka en eski harita Anadolu'da bulunan yolları ve volkanları gösteren MÖ 6100-6300'de yapılmış 2,5 metre uzunluğunda bir şehir planıdır. Antik Mısırlıların papirüs üzerine çizdiği haritaların ve yolların ilk örneklerindendi.
Antik Babil'de haritalar çoğunlukla kil tabletler üzerine yapıldı. Bunların çok doğru ölçüm teknikleri ile çizildiğine inanılıyor. Bu haritalar tepeler ve vadiler gibi topoğrafik özellikleri gösterdiler, ancak aynı zamanda daha özel ihtiyaçlar için de hazırlandılar. MÖ 600'de oluşturulan Babil Dünya Haritası, dünyanın en eski haritası olarak kabul ediliyor. Haritada birçok ülke, okyanus ve adalar gösteriliyor. Çember biçiminde çizilen Basra Körfezi'nin Dünya'yı çevrelediği düşünüldü. Üst kısımdaki dikdörtgen Babil'i ve etrafındaki daireler şehirleri gösterdi. Alt kısımdaki dikdörtgen ise güneydeki bataklık bölgelerdi. Fırat ve Dicle Nehri'nin Basra Körfezi'ne doğru aktığına yer verildi.
İlk Kartograflar
İlk haritacılar arasında ilk kağıt haritayı Antik Yunanlılar yaptı ve bunlarla Dünya'nın belirli bölgelerini tasvir ettiler. Bilinen bu Yunanlılar arasında Anaksimandros Dünya haritasını çizen ilk kişidir ve bu nedenle ilk kartograflardan olduğu kabul ediliyor. Hekataios, Herodot, Eratosthenes, ve Batlamyus diğer tanınmış Yunan kartograflar arasındalar. Dünyanın bu ilk haritacılarının çizdikleri haritalar kaşiflerin gözlemlerine ve matematiksel hesaplamalara dayanıyordu.
Antik Yunan haritaları haritacılık tarihi için önemliler, çünkü Yunanistan'ı genellikle Dünya'nın merkezinde ve bir okyanusla çevrili olarak gösterdiler. Daha sonraki ilk Yunan haritaları Dünya'yı iki kıtaya bölünmüş olarak gösterdi: Asya ve Avrupa. Bu fikirler büyük ölçüde ünlü ozan Homeros'un çalışmalarından ve de diğer Yunan edebiyatçılarından gelmişti.
Birçok Yunan filozofu Dünya'yı küre olarak gördü ve bu bilgi haritacılıklarını etkiledi. Örneğin Batlamyus, Dünya'yı doğru şekilde göstermek için enlem ve boylam meridyenlerine sahip koordinat sistemini kullanarak haritalar oluşturdu. Bu sistem bugünkü haritaların temeli haline geldi ve oluşturduğu "Geographia" (Coğrafya) atlası, modern haritacılığın ilk örneklerindendi. MS 150'lerde oluşturduğu orijinal haritası kaybolmuş olsa da hazırladığı detaylı açıklamalar sayesinde MS 1300'lerde yeniden oluşturabildi.
1100'lere gelindiğinde ise tüm zamanların en çarpıcı Dünya haritalarından biri ortaya çıktı. Arap gezgin, haritacı ve coğrafyacı Muhammed İdrisi, Sicilya Kralı II. Roger için son derece detaylı bir harita hazırladı. Muhammed İdrisi, Tabula Rogeriana haritasını çizmek için kapsamlı seyahatlerini ve kaşiflerle yaptığı röportajlarını kullandı; teknik ressamlara ödeme yaparak gittikleri yolları haritalamalarını istedi. Bu haritalar Dünya'yı küre olarak tanımladı ve her biri titiz detaylara sahip 70 farklı dikdörtgen bölüme ayırdı.
Çin'de Kartografya
Antik Yunan haritalarına ek olarak, kartografyanın diğer ilk örnekleri Çin'den geliyor. Bu ilk modern haritalar MÖ dördüncü yüzyılda yapıldılar ve tahta bloklar üzerine çizildiler veya ipek üzerinde üretildiler. Qin Devleti'nden gelen ilk Çin haritaları Jialing Nehri ve yollar gibi peyzaj özelliklerine sahip çeşitli bölgeleri gösterdi. Bunlar dünyanın en eski ekonomik haritaları olarak kabul ediliyor.
Kartografya Çin'de çeşitli hanedanlar boyunca gelişmeye devam etti ve 605'te Sui Hanedanı'ndan haritacı Pei Ju ızgara sistemini kullanarak bir harita tasarladı. Tang Hanedanı'nın 801 yılında çizdiği "Hainei Huayi Tu" ([Dört] Deniz İçindeki Çin ve Barbar Halkların Haritası) Çin'i ve Orta Asya kolonilerini göstermek için hazırlandı. Harita 9,1 metreye 10 metre büyüklüğünde ve yüksek doğruluğa sahip bir ızgara sistemini kullanıyor.
1579'da Guang Yu Tu atlası üretildi. Izgara sistemini kullanan atlas 40'ın üzerinde harita içerdi ve yollar, dağlar ve farklı siyasi alanların sınırları gibi önemli yerleri gösterdi. 16. ve 17. yüzyıllardan kalma Çin haritaları detaylanarak gelişmeye devam etti ve yeni keşfedilen bölgeleri net şekilde gösterdi. Çin 20. yüzyılın ortalarında haritacılıktan sorumlu resmi Coğrafya Enstitüsü'nü kurdu. Fiziksel ve ekonomik coğrafyaya odaklanan haritaların üretiminde saha çalışması yaptı.
Avrupa'da Kartografya
Avrupa'nın ilk Orta Çağ haritaları Yunanistan'da çizilenlere benzer şekilde çoğunlukla sembolikti. 13. yüzyıldan itibaren Mayorka Kartografya Okulu kuruldu. Bu "okul" büyük oranda Yahudi haritacıların, kozmografların, gemicilerin ve gemi aleti üreticilerinin ortak çalışmasıydı. Mayorka Kartografya Okulu, navigasyon için ızgaralı pusula çizgilerinin kullanıldığı deniz mili haritası olan Normal Portolan Haritası'nı icat etti.
Kartograflar, tüccarlar ve kâşifler Dünya'nın ziyaret ettikleri yeni yerlerinin haritalarını oluşturdukça haritacılık Avrupa'nın Coğrafi Keşifler çağında daha da gelişti. Haritacılar ayrıca navigasyon için kullanılan ayrıntılı deniz haritaları geliştirdiler. 15. yüzyılda Nicolaus Germanus, kutuplarda birleşen eşit paralel ve meridyen çizgilerinin kullanıldığı Donis haritası projeksiyonunu icat etti.
Amerika'nın ilk haritası 1500'lerin başında Kristof Kolomb'la birlikte seyahat eden İspanyol haritacı ve kaşif Juan de la Cosa tarafından çizildi. Bunun yanında Amerika'yı Afrika ve Avrasya ile birlikte gösteren ilk haritalardan bazılarını hazırladı. Portekizli bir haritacı olan Diogo Ribeiro 1527'de, Pádron Real adındaki ilk bilimsel Dünya haritasını tasarladı. Bu harita önemliydi çünkü Orta ve Güney Amerika kıyılarını çok doğru şekilde gösterdi ve Pasifik Okyanusu'nun büyüklüğünü açığa çıkardı.
Flaman bir haritacı olan Gerardus Mercator 1500'lerin ortalarında Mercator projeksiyonunu icat etti. Bu projeksiyon matematiğe dayanıyordu ve o sırada dünya çapında navigasyon için en isabetli olanlardan biriydi. Mercator projeksiyonu sonunda en çok kullanılan harita projeksiyonu oldu ve kartografya öğreniminde standart hale geldi.
1500'lerin geri kalanından 1600'ler ve 1700'lere kadar devam eden Avrupa keşifleri Dünya'nın daha önce haritalandırılmamış çeşitli bölgelerini gösteren haritaların çizilmesiyle sonuçlandı. Haritalanan bölgeler genişledikçe, kartografik tekniklerdeki doğruluk da yükseldi.
Modern Kartografya
Modern haritacılık çeşitli teknolojik ilerlemelerin ortaya çıkmasıyla başladı. Pusula, teleskop, sekstant, kadran ve matbaa gibi araçların icat edilmesi haritaların daha kolay ve doğru bir şekilde çizilmesini sağladı. Yeni teknolojiler ayrıca Dünya'yı daha kesin olarak gösteren farklı harita projeksiyonlarının geliştirilmesine yol açtı. Örneğin, 1772'de Lambert konformal konisi oluşturuldu ve 1805'te Albers eşit alan konik projeksiyonu geliştirildi. 17. ve 18. yüzyıllarda ABD'de kurulan jeoloji ve jeodezik araştırma kurumları yeni aletleri kullanarak yolları haritaladı ve hükümet arazilerini inceledi.
20. yüzyılda uçakların hava fotoğrafları çekmek için kullanılmasıyla harita yapmak için kullanılabilecek veri türleri değişti. Uydu görüntüleri önemli bir veri kaynağı haline geldi ve hala geniş alanları ayrıntılı olarak göstermek için kullanılıyor. Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) bugün haritacılığı değiştiren yeni bir teknoloji ve çeşitli veri türlerini kullanan birçok farklı harita türünün bilgisayarlar kolayca oluşturulmasına ve düzenlenmesine izin veriyor. Kartografyada gelinen son noktalardan biri.
Kartografya Hakkında Sık Sorulanlar
Kartografya nedir?
Kartografya, harita yapma bilimi ve sanatıdır. Dünya yüzeyinin ve üzerinde bulunan özelliklerin doğru temsillerini oluşturmayı içerir.
Kartografya alanında kullanılan temel araçlar nelerdir?
Kartograflar harita oluşturmak için hava ve uydu görüntüleri, GPS teknolojisi, bilgisayar yazılımı ve pusula ve cetvel gibi geleneksel çizim araçları da dahil olmak üzere bir dizi araç ve teknik kullanırlar.
Haritalar zaman içinde nasıl gelişmiştir?
Haritalar, kil tabletler ve papirüs parşömenleri üzerine yapılan ilk örneklerden son derece ayrıntılı ve etkileşimli dijital haritalara kadar zaman içinde önemli ölçüde gelişmiştir. Teknolojideki gelişmeler haritacıların daha doğru ve ayrıntılı haritalar oluşturmasını ve bunları dünyanın dört bir yanındaki insanlarla daha kolay paylaşmasını sağlamıştır.
Teknolojideki ilerlemeler kartografyayı nasıl etkiledi?
Teknolojideki gelişmeler, mekansal verilerin toplanmasını ve analiz edilmesini kolaylaştıran Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) gibi dijital haritalama araçlarının geliştirilmesine yol açmıştır. Bu araçlar aynı zamanda daha önce hiç olmadığı kadar doğru ve detaylı haritaların oluşturulmasını da mümkün kılmıştır.
Tematik kartografi nedir?
Tematik kartografya, nüfus yoğunluğu veya arazi kullanımı gibi belirli bir tema veya konuyla ilgili verileri görselleştirmek ve analiz etmek için haritaların kullanılmasıdır. Tematik haritalar, verileri yorumlanması kolay bir şekilde temsil etmek için genellikle semboller, renkler ve diğer görsel unsurları kullanır.
Kaynaklar: