Sanayi Devrimi hakkında İngiltere merkezli bir yazı hazırladık. Sanayileşme insanlık tarihini değiştirmiştir. Bu dönüm noktasına 18. yüzyılda, yeni icatların çoğalması ve yeni enerji kaynaklarının keşfedilmesiyle gelindi. 19. yüzyılda insanlar iş dünyasında olup bitenleri hala yaşanmakta olan bir "Sanayi Devrimi" olarak nitelendirdiler. Bu devrim belirli bir ülkede belirli zamanda yaşanan olayları değil, farklı aşamalardan geçen ve farklı zamanlarda yeni ülkelere sıçrayan devamlı bir süreci ele alır.
Sanayi Devrimi'ne öncülük eden İngiltere tarımda önemli yenilikler yapmış ve buhar gücünün sanayide kullanılmaya başlanmasından çok daha önce hareketli bir denizaşırı ticaretine sahip olmuştu. Ancak 1770'lerden itibaren sanayinin tüm dalları hızla gelişti. Tekstil önem kazandı ve hem doğal manzara hem de ekonomik ve sosyal yapı çoktan değişti.
19. yüzyılın sonlarına gelindiğinde elektrik enerjisi buhar gücünün yerini almaya başladı. İngiltere bu ileri evrelerde öncülüğünü kaybetti. Almanya'da ve Amerika'da başlayan yeni sanayi devrimleri buluşlara ve sermaye birikimine hız kazandırdı. Gelişmiş bir sistem kuruldu, bankacılık sistemi ve para piyasaları aracılığıyla sanayileşmemiş ülkeler bile küresel ekonomik sisteme dahil oldu.
Sanayileşme, yoksulluğu azaltmakla birlikte, ortadan kaldırmadı. İlerleme sürecinde yaşanan krizler, parlak ve durgun dönemler oldu. Sorunların farkında olmak ne yazık ki çoğu zaman onları çözmek için yeterli değildi. Dünyanın dört bir yanında kadınlar ve erkekler yanıtları gelecekte arıyorlardı.
Sanayi Devrimi ile Yeni demir Çağı Başladı
Sanayi Devrimi başladığında başlıca malzeme demirdi. Demir, tencere ve tavadan kirişlere, binalardan teknelere çok geniş bir dizi üretim için kullanılıyordu. Abraham Dabry'nin 1709'da demiri ilk kez kömür yerine kok kömürüyle işlediği Shropshire'daki Coalbrookdale'de mezar taşları bile demirden yapılıyordu. Bu yeni demir çağına İngiltere öncülük ediyordu.
Ancak 19. yüzyılın sonlarında çelik demirin yerini aldı ve Almanya ile ABD ön plana geçti. İngiltere'den daha fazla çelik üretiyor, çelik alaşımları için yeni kullanımlar geliştiriyorlardı. Makineler önce demirden, sonraları çelikten yapılmaya başlandı. Çelik aletlerle gitgide daha hassas ve verimli, standart makineler üretildi. Aletler öncü makine mühendislerinin buluşuydu ve sanayinin yarattığı yepyeni olanakları kullanıyorlardı.
Kömürün yükselişi ve düşüşü
Sanayinin kullandığı en önemli malzemeler olarak kömür ve demirin üretimi eş zamanlı arttı. İngiltere'de büyük kömür rezervleri vardı ve buhar makineleriyle pompalama da dahil, madencilikteki yeni teknik gelişmeler, zengin ve derin damarlara da ulaşılmasını sağlıyordu. Önceleri madenlerde çocuklar ve kadınlar da çalışırdı. Ancak çok geçmeden, önce İngiltere'de ve sonra başka ülkelerde çalışma şartlarını belirleyen düzenlemeler yapıldı. Endüstri tüm tehlikeleri ve tehditlerine rağmen madencilik bölgelerinde öylesine yoğunlaşmıştı ki, madenciler kendilerine özgü, kapalı bir yaşam sürdüklerinin bilincindeydiler.
Başka ülkeler de İngiltere'yi izleyip kömür madenleri açtılar, ancak İngiltere I. Dünya Savaşı'na kadar kömür ihracatında liderliğini korudu. Bu arada, Avrupa'da Ruhr gibi yeni kömür ve demir havzaları artan üretimle beraber önem kazandı. Ancak 20. yüzyılda, endüstrileşmenin ileri aşamalarında olduğu gibi, kömürün yerini yavaş yavaş başka enerji kaynakları aldı. İngiltere'nin 19. yüzyıldaki sanayi atılımının koşulları artık değişmişti; gittikçe daha çok sayıda maden kapandı ve İngiltere büyük bir kömür ithalatçısı haline geldi.
Kanal Taşımacılığı
Ham maddeleri ve bitmiş ürünleri taşımak için etkin bir yöntem geliştirilmeseydi, sanayinin üretimi bu şekilde gelişmezdi. Yol açmak pahalıydı ve yalnızca bazı nehirler taşımacılığa uygundu. Çözüm inşaat mühendisliği tarihinin ilk büyük başarısı ve Sanayi Devrimi'nin ilk yıllarında ticaretin can damarı olan kanallardaydı.
İngiltere'de kanalların yaygınlaşması 1790'larda yaşanırken, taşımacılar sanayinin kullanacağı malzemelerin kaynaklarını, üretimin yapılacak olduğu tesislere bağlamak için çalıştılar. Kanallar öncelikle yük taşımacılıkta kullanıldı ve taşıma maliyetlerini düşürdü. Kanallar İngiltere'nin ekonomisindeki rollerini demiryoluna kaptırdıktan sonra bile, Kıta Avrupası'nda ekonominin can damarları olarak işlevini sürdürdü. ABD'de ise kanallar Amerikan İç Savaşı'ndan önce, sanayileşmenin ilk evrelerini simgeliyordu. Zamanla her ülkede demiryolu mühendisleri, kanalları çizen ve havuzları inşa eden yetenekli öncülerin açtıkları yolları izlediler.
Buhar Gücü Dizginleniyor
Buharlı makineler ilk kez kömür madenlerinden dışarı su pompalamakta kullanıldı ve buhar gücünün gelişimi kömür madenciliğiyle bağlantılı olarak devam etti. Çok geçmeden, atölye ve fabrikalarda buhar makineleri çalışmaya başlarken, İngiltere'de endüstrinin pek çok dalının yeniden yapılanmasına yol açtı.
Pamuk sanayisi önden giderken, diğerleri de onu izledi. Buhar gücü karada ve denizde hareketi hızlandırırken, ulaşım da gelişti. Ancak buhar ziyankar bir enerji kaynağıydı ve buharı daha tutumlu kullanma arayışı yerini başka bir enerji kaynağı bulmak için aynı derecede hareketli bir arayışa bıraktı.
Pamuğun Saltanatı
İngiltere'de 1730'larda pamuk eğirme konusundaki ilk buluşların yapıldığı dönemde, iplik elde etme işlemi hala kas gücüne ve su kullanımına bağlı küçük bir sanayiydi. Ancak 1800'e gelindiğinde pamuk İngiltere'de milli gelire önemli bir katkıda bulunmaya başlamıştı. Eğirme konusundaki gelişmeler, su tezgahlarının ve birden çok iğin çalıştığı tezgahların yaratılması sonucu eğirme işleminin seri üretime elverişli hale gelmesi, dokunma sanayisinde de gelişmelere yol açtı.
1785'te fabrikalarda buhar gücü kullanılmaya başlarken, tekstil bölgelerinde yüksek bacalar manzarayı değiştirdi. Hızlı nüfus artışı karşısında pamuklular en ucuz ve kullanışlı kumaş olarak talep görüyordu. Pamuk ve pamuklu giderek, ham Avrupa'da hem de Hindistan gibi ülkelerdeki sanayi devrimlerinde büyük rol oynadı. ABD'de Lowell gibi kasabalardaki ilk kumaş fabrikaları kıtanın kaderini değiştirecek bir gelişmeye yol açtı.
Sanayi Devrimi'nin Zenginle Yoksulu Ayırması
Yepyeni koşullara ve ülkelere göre yapılanmış sanayi şehirleri haritada yerlerini alıyorlardı. İlk örnekler İngiltere'de görüldü. Pamuk sanayisinin merkezi Manchester kalabalık, gürültülü ve hareketli, devrinin en şaşırtıcı şehriydi. Friedrich Engels'in Sanayi Devrimi ile bağlantılandırdığı ve orada yaşamış olduğu için çok iyi bildiği şehir de buydu. Pek çok ticaret faaliyetinin merkezi olan Birmingham da aynı derecede hareketli ve gürültülüydü. Bradford yün ticaretinin merkeziydi; yakınlardaki Leeds ise hazır giyim, tekstil makineleri ve lokomotif üretiyordu.
Endüstri şehirlerinin endüstri-öncesi şehirlerden farkı yalnızca büyüklük, gürültü ve duman değil, aynı zamanda ayrımcılıktı. O güne kadar kentlerde yan yana yaşayan zenginler ile yoksullar artık üst sınıf ve işçi sınıfı mahallelerine ayrıldılar. Zenginler çoğu zaman kendilerine taşrada, varlıklarını borçlu oldukları "kirli" ticaretten uzak malikaneler yaptılar. Bu karşılıklı ihtiyaç içindeki tarım işçileri de iş ve para arayışı içinde şehirlere taşındılar.
Nerede olursa olsun, yeni şehirlerin pek çok ortak noktası vardı. Fransız tekstil kenti Lille İngiltere'deki Bradford'a çok benziyordu. İngiltere'nin Birmingham'ı ise sanayi kaynaklı refahını Alabama'da aynı adı taşıyan Amerikan kentiyle paylaşıyordu. Stratejik konumdaki Pittsburgh, İngiltere'deki Middlesbrough'la karşılaştırılacak şekilde Amerikan çelik sanayisinin merkezi oldu.
Efendiler ile Adamları Arasındaki Uçurum
Sanayi şehirlerindeki işletme sahipleri, patronlar ve yöneticiler ile çalışanlar arasında kesin bir ayrım oluştu. Küçük kasabalarda sanayide olduğu gibi sosyal yaşamda da ilişkiler kişisel yapısını korudu. Ancak büyüyen kentlerde, aile önemini korusa da, ilişkiler kişisellikten uzaklaşıyordu. Toplumsal yapılanmanın tanımında nispeten yeni bir kavram olan "sınır ölçüsü" kullanılmaya başladı.
İşverenler üretim araçlarına sahipti ve işçiler de üretiyordu. Marx ve Engels bu durumu ideolojik açıdan tartıştılar ve çalışanların zaferini öngördüler. Ancak işçiler ideolojiden ziyade ortak çıkarlarıyla ilgileniyordu. Bir araya gelip, fikirlerden veya iktidar arayışlarından çok işçilerin hayatını kolaylaştırmakla, iş hayatını çalışanların talepleri doğrultusunda düzenlemekle ve toplu ücret pazarlıklarıyla ilgilenen sendikalar kurdular.
Sanayi Devrimi Hakkında Sık Sorulan Sorular
Sanayi Devrimi nerede ve ne zaman gerçekleşti?
Tarihçiler geleneksel olarak Sanayi Devrimi'ni yaklaşık olarak birbirini izleyen iki kısma ayırırlar. Birinci Sanayi Devrimi olarak adlandırılan dönem 18. yüzyılın ortalarından yaklaşık 1830'a kadar sürmüş ve çoğunlukla Britanya ile sınırlı kalmıştır. İkinci Sanayi Devrimi ise 19. yüzyılın ortalarından 20. yüzyılın başlarına kadar sürmüş ve İngiltere, Kıta Avrupası, Kuzey Amerika ve Japonya'da gerçekleşmiştir. Daha sonra 20. yüzyılda ikinci Sanayi Devrimi dünyanın diğer bölgelerine de yayılmıştır.
Sanayi Devrimi ekonomileri nasıl değiştirdi?
Sanayi Devrimi, tarım ve el sanatlarına dayalı ekonomileri büyük ölçekli sanayi, makineleşmiş üretim ve fabrika sistemine dayalı ekonomilere dönüştürdü. Yeni makineler, yeni güç kaynakları ve işi organize etmenin yeni yolları mevcut endüstrileri daha üretken ve verimli hale getirdi. Ayrıca, 19. yüzyılın sonlarında otomobil endüstrisi de dahil olmak üzere yeni endüstriler ortaya çıktı.
Sanayi Devrimi toplumu nasıl değiştirdi?
Sanayi Devrimi, toplam zenginlik miktarını artırmış ve önceki yüzyıllarda olduğundan daha geniş bir alana dağıtarak orta sınıfın genişlemesine yardımcı olmuştur. Ancak, bağımsız zanaatkarların evlerinde ya da evlerinin yakınında çalıştığı ev tipi endüstriyel üretim sisteminin yerini fabrika sistemi ve seri üretimin alması, kadınlar ve çocuklar da dahil olmak üzere çok sayıda insanı geçimlik ücretlerle uzun saatler süren sıkıcı ve çoğu zaman tehlikeli işlere mahkum etti. Bu insanların kötü koşulları 19. yüzyılın ortalarında sendikal hareketin doğmasına yol açtı.
Sanayi Devrimi'nin bazı önemli buluşları nelerdi?
Sanayi Devrimi'nin önemli icatları arasında buharlı lokomotiflere, vapurlara, buharlı gemilere ve fabrikalardaki makinelere güç sağlamak için kullanılan buhar makinesi; elektrik jeneratörleri ve elektrik motorları; akkor lamba (ampul); telgraf ve telefon; ve 20. yüzyılın başlarında Henry Ford tarafından seri üretimi mükemmelleştirilen içten yanmalı motor ve otomobil yer almaktadır.
Sanayi Devrimi'nin önemli mucitleri kimlerdi?
Sanayi Devrimi'nin önemli mucitleri arasında buhar makinesini büyük ölçüde geliştiren James Watt; buharlı lokomotife öncülük eden Richard Trevithick ve George Stephenson; ticari olarak başarılı ilk kürekli buharlı gemiyi tasarlayan Robert Fulton; ilk elektrik jeneratörünü ve elektrik motorunu gösteren Michael Faraday yer almaktadır; Her biri bağımsız olarak ampulü icat eden Joseph Wilson Swan ve Thomas Alva Edison; bir elektrikli telgraf sistemi tasarlayan ve Mors alfabesini icat eden Samuel Morse; telefonu icat ettiği kabul edilen Alexander Graham Bell; ve kendi tasarımları olan yüksek hızlı içten yanmalı motorlarla çalışan sırasıyla ilk motosikleti ve otomobili inşa eden Gottlieb Daimler ve Karl Benz.