Dalay Lama veya 14. Dalai Lama (6 Temmuz 1935, Tibet doğumlu) aynı zamanda Jamphel Ngawang Lobsang Yeshe Tenzin Gyatso olarak bilinir. Kısaca Tenzin Gyatso ismiyle anılır ve gerçek adı Lhamo Dhondup'tur. Tibetli ünlü Budist keşiş 14. Dalai Lama olmasından ziyade daha çok Budizm'i ve Tibet halkının haklarını savunması ile küresel bir figür haline geldi. Şöhretini tevzi etti ve kendisini sade, "basit bir Budist keşiş" olarak nitelendirdi.
Dalai Lama unvanı
Tibet Budizmi (sadece Tibet'te değil, Moğolistan, Nepal, Sikkim, Butan ve Hindistan ile Çin'in diğer bölgelerine de yayılmıştır) öğretisinde, son derece saygın din öğretmenleri ölümlerinden sonra tekrar dünyaya dönerler. Çin'in 1950'deki Tibet işgali sırasında Türkçe'de "enkarne lamalar" anlamına gelen bu öğretmenlerden (sprul sku) birkaç tane olduğu biliniyordu. Bu öğretmenlerin en önemlisi ve ünlüsü soyu 14. yüzyıla uzanan Dalai Lama idi. İlk Dalai Lama Sonam Gyatso (1543-88) adına sahipti. "Dalai Lama" (Okyanus Öğretmeni) unvanı 1580'de Moğol lider Altan Han tarafından verildi.
17. yüzyıla kadar Dalai Lama'lar, Tibet Budizm'inin dört büyük tarikatından biri olan Gelug tarikatının (genellikle Sarı Sarık olarak bilinen) önde gelen dini öğretmenleriydiler. 1642'de beşinci Dalai Lama'ya Tibet'in geçici kontrolü verildi ve Dalai Lama'lar bundan böyle devlet başkanı olarak kaldılar; ta ki 1959'da 14. Dalai Lama'nın sürgün edilmesine kadar. 14. Dalai Lama'nın önceki enkarnasyonlarının Tibet tarihinin 7., 8. ve 9. yy'lardaki ilk Budist krallarına dek uzandığı savunulur. Tüm Dalai Lama'lar ve bu ilk krallar, şefkatin bodhisattva'sı ve Tibet'in koruyucusu olan Avalokiteshvara'nın insan tecessümleri olarak kabul ediliyorlar. Yani işler biraz karışık.
14. Dalai Lama Nasıl Seçildi?
13. Dalai Lama, 17 Aralık 1933'te Tibet'in başkenti Lhasa'da öldü. Gelenekler gereği yürütme yetkisi bir sonraki Dalai Lama'yı tanımlayacak ve eğitecek olan saltanat vekiline verildi. Çeşitli kahinlere danışan vekil daha sonra çocuğu bulması için arama grupları hazırladı. Gruplardan biri Tibet topraklarının uzak kuzeydoğu bölgesindeki Amdo'ya yürüdü ve bir çiftçinin oğlu olan Lhamo Dhondup adlı genç bir çocukla karşılaştı. Birkaç testten geçtikten sonra (13. Dalai Lama'ya ait kişisel eşyaları tanımlamak da dahil) bir sonraki Dalai Lama seçilmiş oldu. Ne yazık ki o ve ailesi daha sonra güçlü bir Çin savaş ağası tarafından fidye için kaçırıldı. Fidyenin Tibet hükümeti tarafından ödenmesiyle çocuk ve ailesi 22 Şubat 1940'ta Lhasa'ya uzun bir yolculuğa çıktılar.
Budist rahip olarak takdim edilen genç 14. Dalai Lama, seçkin bilim adamları altında titiz bir manastır eğitimi aldığı engin Potala Sarayı'na (Dalai Lama'ların ikamet ettiği ve Tibet hükümetinin bulunduğu yer) hareket etti (ailesi olmadan). Bu süreçte devlet işleri naiplerin elinde kaldı ve onlar da II. Dünya Savaşı'nda Tibet'in tarafsızlığı ilan etti. Uluslararası meselelerden arındırılmış olmasına rağmen 14. Dalai Lama dergi, haber kaynakları ve de Tibet'te yedi yıl boyunca bulunmuş Avusturyalı dağcı Heinrich Harrer'den (Tibet'te Yedi Yıl – 1997) dış dünyaya dair bilgiler öğrendi.
1949'da Çin'in kontrolünü ele geçiren komünistler Tibet'in "Çin anavatanının" bir parçası olduğunu iddia ettiler (Çin'in Çinli olmayan Çing hükümdarları bölgeyi 18. yüzyıldan 1912'deki yıkılışlarına kadar yönetti) ve 1950'de Çinli kadrolar Tibet'e girdi. Yaşanan krizle 17 Kasım 1950'de 15 yaşındaki Dalai Lama'dan devlet başkanı rolünü üstlenmesi istendi. O yıl Halk Kurtuluş Ordusu'nun Tibet'in doğusundaki manastırları kapatmayı denemesi halk direnişine neden oldu ve ordu şiddete başvurdu. 23 Mayıs 1951'de Pekin'deki Tibet heyeti baskı altında "On Yedi Noktalı Anlaşma"yı imzaladı ve Tibet'in kontrolü Çin'e geçti. Çin birlikleri 9 Eylül 1951'de Lhasa'ya yürüdüler. Gelecek yedi buçuk yıl boyunca genç Dalay Lama Tibet halkının çıkarlarını korumaya çalışacaktı. 1954'de başladığı bir yıllık Çin turu boyunca lider Mao Zedong ile görüştü.
14. Dalay Lama 1956'da Buda'nın Aydınlanması'nın 2.500. yıldönümü kutlamalarına katılmak için Hindistan'a gitti. Çevresindeki bazı üyelerin tavsiyelerine rağmen, düzenin kötüleşmeye devam ettiği Tibet'e yeniden döndü. Gerillalar Tibet'in doğusundaki Çin birlikleri ile savaşıyor ve çok sayıda mülteci başkente akın ediyordu. 1959 yılının Şubat ayında (yaşanan kargaşaya rağmen), 14. Dalay Lama Gelug tarikatının en yüksek dini rütbesi olan geşe ("manevi arkadaş") testine girdi.
Gerginliklerin artmaya devam etmesiyle Çinli yetkililerin 14. Dalai Lama'yı kaçırmayı planladıklarına dair söylentiler yayıldı. 10 Mart 1959'da Dalai Lama'nın Lhasa'daki yazlık sarayını çevreleyen kalabalık liderlerini korumak üzere ayaklanmıştı. Bu huzursuzluk Dalai Lama hükümeti ile Çin askeri makamları arasında iletişim kopukluğuna neden oldu. Kaos yaşanırken, 17 Mart'ta Tibet askeri kılığına giren Dalai Lama karanlıkta gizlenerek bölgeden kaçtı. Çin birlikleri tarafından takip edilirken at sırtında Himalayaları geçti. 31 Mart'ta ailesi, öğretmenleri ve bir grup gerilla savaşçıyla Hindistan hükümetine sığındı ve Hint hükümeti burada onları kabul etti.
Sürgündeki Yaşamı
Lhasa isyanı ve Tibet iktidarının Çin'e geçmesinin ardından, on binlerce Tibetli sürgündeki 14. Dalai Lama'nın yanına gitti. 1960 yılında Hindistan'ın Himaçal Pradeş eyaletindeki eski bir İngiliz gözetleme istasyonu olan Dharamsala'da sürgün hükümeti kuruldu. Hindistan hükümeti tüm Tibet mültecilerinin bir bölgede yoğunlaşmasına izin vermekte isteksizdi. Bu yüzden Hindistan boyunca Tibetlilerin tarım toplulukları ve manastırlar kurduğu yerleşimler oluşturdu. Çin Kültür Devrimi (1966–76) sırasında Tibet kurumlarının sistematik olarak tahrip edildiğine dair raporların çıkmasıyla, bu dönemde 14. Dalai Lama'nın başlıca kaygısı sürgündeki mültecilerin refahı ve Tibet kültürünün korunması oldu.
14. Dalai Lama sürgünün ilk yıllarında çok az seyahat etti ve biri Budizm'e giriş ve diğeri otobiyografi olan yalnız iki kitap yayımladı. Ancak bundan daha sonraki yıllarda ilk kez 1973'te Avrupa'yı ve 1979'da ise ABD'yi ziyaret ederek geniş çapta seyahatler düzenledi. Düzinelerce ülkeyi gezdi; üniversiteleri dolaştı, dini ve politik liderler ile görüştü ve Budizm hakkında dersler verdi.
Etkinliklerinde Tibet'in kötü durumuna dair uluslararası farkındalığı oluşturma hedefine odaklandı. 1988 yılında Fransa'nın Strasbourg kentinde yapılan Avrupa Parlamentosu oturumunda, Tibet'in bağımsız bir devletten ziyade özerk Çin ülkesi olması planını ortaya koydu. Tam bağımsız Tibet ile Çin Halk Cumhuriyeti tarafından yok edilen Tibet arasında "orta yol yaklaşımı"nı benimsedi. Ayrıca bu önerileri görüşmek üzere Çin'e çok sayıda delege gönderdi ancak çok az başarı elde edildi. Çabaları takdir edilen 14. Dalai Lama 1989'da Nobel Barış Ödülü'ne layık görüldü.
15. Dalai Lama'nın İpuçları
Bir diğer hedefi Budizm'in temel ilkelerini geniş kitlelere yaymaktı. Birçoğu halka açık derslerden veya röportajlardan türetilen onlarca Budist öğretisi kitabının yazarıdır. Bu eserlerden bazıları Budist kutsal yazıları üzerine geleneksel yorum formundayken, diğerleri dinler arası diyalog ve Budizm ile bilimin uyumu gibi konular üzerineydi.
14. Dalai Lama hayatı boyunca Tibet toplumunun kendisinden beklediği geleneksel rolleri yerine getirdi. Bugün hala Tibetliler tarafından bodhisattva Avalokiteshvara'nın insan enkarnasyonu ve Tibet halkının koruyucusu olarak saygı görüyor. Dalai Lama 70 yaşına geldiğinden bu yana halefi sorusu defalarca gündem oldu. Bundan önce 1980'lerde başka bir Dalai Lama'ya ihtiyaç duyulup duyulmayacağı dahi tartışılmıştı. Kendisi 15. Dalai Lama'nın 21. yüzyılın ilk on yılında ortaya çıkacağını ve Çin kontrolündeki Tibet'te değil sürgünde keşfedileceğini açıkladı ancak daha sonra halefini kendi atayabileceğini söyledi. Çin hükümeti bu fikri reddetti ve yeni Dalai Lama'nın selefin reenkarnasyonunun belirlenmesi yoluyla seçilmesi geleneğinin sürdürülmesinde ısrar etti. Dalai Lama 2011 yılında sürgündeki Tibet hükümetinin siyasi başkanlığından istifa etti.
Önceki Dalai Lama'lar, Lhasa'daki Potala Sarayı'nda tecrit edilmiş şekilde yaşayan, soyutlanmış figürlerdi. 14. Dalai Lama bunun aksine selefleri için hayal bile edilemeyecek düzeyde görünürlük ve ün kazandı. Dünyanın en ünlü Budist öğretmeni oldu ve hem şiddetsizliğe hem de Tibet özgürlüğüne bağlılığından dolayı büyük saygı gördü. 2012 yılında Templeton Ödülü'nü kazandı.
Dalai Lama (Dalay Lama) Hakkında Sık Sorulanlar
Dalai Lama kimdir?
Dalai Lama Tibet Budizminin ruhani lideridir. Bu unvan, Budizm'in ana kollarından biri olan Tibet Budizmi'nin Gelug okulundaki en yüksek rütbeli keşişe verilir. Şu anki Dalai Lama, 14. Dalai Lama olarak tanınan Tenzin Gyatso'dur.
Dalai Lama ile ilişkilendirilen değerler nelerdir?
Dalai Lama bireyler ve toplumlar arasında şefkat, barış, şiddetsizlik ve uyum gibi değerleri teşvik etmesiyle tanınır. Tüm hissedebilen varlıkların refahını savunur ve etik davranış, sevgi ve anlayışın önemini vurgular.
Dalai Lama'nın rolü nedir?
Dalai Lama Tibet Budizminin ruhani rehberi ve lideri olarak görev yapmaktadır. Dalai Lama şefkat, bilgelik ve aydınlanmanın vücut bulmuş hali olarak görülür. Takipçilerine öğretiler, rehberlik ve ilham sağlayarak barışı, şefkati ve Tibet kültürünün korunmasını teşvik eder.
Tibet Budizmi nedir?
Tibet Budizmi, Tibet ve çevresindeki bölgelerde gelişen bir Budizm biçimidir. Hint Budizmi, Bon (Tibet'in yerli dini) ve yerel Tibet geleneklerinden unsurlar içerir. Tibet Budizmi meditasyona, şefkate ve aydınlanma arayışına önem verir.
Dalai Lama ile ilişkili olarak reenkarnasyon kavramı nedir?
Tibet Budist inancına göre, Dalay Lama bir önceki Dalay Lama'nın reenkarnasyonu olarak kabul edilir. Dalay Lama'nın ruhunun bir önceki Dalay Lama'nın ölümünden sonra yeni bir bedende yeniden doğduğuna inanılır. Yeni Dalai Lama'yı belirleme süreci belirli ritüeller ve yöntemler içerir.
Tibet kültürünün önemi nedir?
Tibet kültürü zengin ve çeşitlidir; benzersiz gelenekleri, sanatı, mimariyi, müziği, dansı ve edebiyatı kapsar. Tibet halkının yaşamında merkezi bir rol oynayan Tibet Budizmi'nden derinden etkilenmiştir. Tibet kültürü ruhani bağlılığı, renkli festivalleri ve eski geleneklerin korunmasıyla bilinir.
Tibet sürgünü nedir?
Tibet sürgünü, Çin'in 1959'da Tibet'i işgal etmesinin ardından Dalai Lama da dahil olmak üzere Tibetlilerin yerlerinden edilmesini ifade eder. Dalai Lama ve çok sayıda Tibetli Hindistan'a kaçmış ve Dharamshala'da sürgünde bir hükümet kurmuştur. Sürgündeki Tibet topluluğu Tibet özerkliğini ve Tibet kültürünün korunmasını savunmaya devam etmektedir.
Lhasa nerededir?
Lhasa, Çin'deki Tibet Özerk Bölgesi'nin başkentidir. Önemli manastırların ve Dalai Lama'nın geleneksel ikametgahı olan Potala Sarayı'nın bulunduğu yer olması nedeniyle Tibet Budizminde büyük öneme sahiptir.
Tibet özerkliği kavramı nedir?
Tibet özerkliği kavramı, bazı Tibetlilerin ve destekçilerinin Çin Halk Cumhuriyeti çerçevesinde daha fazla özyönetim ve Tibet kültürünün korunması arzusunu ifade eder. Bu, özerklik ve kültürel çeşitliliğin düzeyine ilişkin çeşitli perspektifler ve tartışmalarla süregelen bir konudur.