Friedrich -İngilizce'de Frederick- Barbarossa (anlamı "Kızıl Sakal") Orta Çağ Avrupa'sının en bilinen hükümdarlarından biriydi. Barbarossa köken olarak Almanya'nın Swabia bölgesindendir. İlerleyen yıllarda 1600 Alman eyaletini ve küçük bölgeleri birleştirecek ve Kutsal Roma İmparatorluğu'nu yönetecekti.
Bu süreçte iki haçlı seferi gerçekleştirirken, dinden aforoz edilecek, papalık karşıtlarını destekleyecek ve daha sonra Papa ile tekrar barışacaktır. Friedrich Barbarossa Doğu Roma'dan Britanya Adalarına dek Avrupa'nın her yerindeki hanedanlarla diplomatik ilişkiler yürütmüştür.
Friedrich Barbarossa'nın ilk yılları
Orta Çağ'ın birçok önemli karakterinde olduğu gibi, Friedrich'in ilk yıllarına dair çok az şey bilinmektedir. Aralık 1122'de Swabia Dükü II. Friedrich ve Bavyeralı Judith'in oğlu olarak doğdu. Bazı kaynaklara göre ata binmeyi, avlanmayı ve silah kullanmayı erken dönemlerde öğrendiği halde, okuma yazmayı hiç öğrenmemiş ve daha da önemlisi Latince konuşmamıştı.
Ancak bu durum onu düşünüldüğü gibi kötü bir duruma düşürmedi. Çünkü bu durumda dahi aktif olarak siyasetin içinde yer alabilmişti. Amcası, Almanya Kralı III. Conrad (hükümdarlığı 1138-52), onu Hoftag olarak tanımlanan ve Kutsal Roma İmparatorluğu'ndaki prensler tarafından birleşimler yapılan bir meclise davet etti. Friedrich'in bu meclis birleşimlerinden en az dördüne dahil olduğu bildirilmektedir: Strasbourg (1141), Konstanz (1142), Ulm (1143), Würzburg (1144) ve Worms (1145). Bu Hoftaglar (Toplantılar) hiç kuşkusuz, Friedrich'e daha sonraki yıllarda Kutsal Roma İmparatoru olmak için ihtiyaç duyacağı kritik tecrübeleri kazandırmıştı.
Friedrich Barbarossa ve İkinci Haçlı Seferi
Friedrich Barbarossa babasının ölümü üzerine kendisine kalan düklüğe geçerek Swabia Dükü III. Friedrich oldu. Henüz birkaç ay geçmişken Friedrich, Aralık 1146'da haçlı yemini etmiş olan amcası Conrad'ın yanında İkinci Haçlı Seferi'ne çıkacaktı.
İkinci Haçlı Seferi (Haçlılar için) baştan sona bir facia olmasına rağmen, Friedrich Barbarossa kararlı bir askeri lider ve usta bir politikacı olarak kendini kanıtladı. Ağustos 1147'de Bizans İmparatorluğu'nu (Doğu Roma) geçerken rahatsızlanan bir haçlı askeri, iyileşmek ve hastalığını tedavi etmek için Hadrianopolis'deki (günümüzde Edirne) bir manastırda mola verdi. Dinlendiği bir an soyuldu ve katledildi. Conrad, Friedrich'e bu askerin intikamını almasını emretti – ve o da bunu yerine getirdi. Manastırı yerle bir etti, soyguncuları yakalayıp infaz etti ve çalınan paranın iadesini sağladı.
Haçlı seferinin ilerleyen günlerinde, sel afeti Haçlı askerlerinin büyük bir kısmını yok ederken Friedrich şans eseri kaçabilecek ve ertesi gün, 9 Eylül 1147'de Konstantinopolis'e ulaçacaktı.
III. Conrad Haçlı kuvvetlerini Anadolu'ya göndermeye karar verdi, ancak Dorylaeum (Eskişehir) yakınlarında Dorylaeum Muharebesi'yle sonuçlanan bir Türk saldırısıyla bu planı artık zora girmişti. Conrad'ın ordusu yenildi ve geri dönmek zorunda kaldı. Geri çekilirken, Conrad'ın artçı birlikleri tamamen yok edildi. Bunun üzerine Conrad, I. Friedrich'i Fransa Kralı VII. Louis'ye göndermeye karar verdi. Böylece hem oradaki durumu anlatacak hem de yardım getirebilecekti.
VII. Louis'nin birlikleri III. Conrad'ınkilerle yan yana geldiler ve iki Haçlı ordusu, "Kutsal Topraklara" doğru ilerlemeye başladı. Conrad 1147'de rahatsızlandı ve Friedrich ile tedavi olmak üzere Konstantinopolis'e döndüler. Haçlı birlikleri Mart 1148'de buradan yola çıkarak 11 Nisan'da İsrail'in Akka kentine giriş yaptılar.
Burada Conrad ve Friedrich Kudüs'e dolaşırken, Friedrich Hospitalier Şövalyeleri'nden oldukça etkilenecekti. Friedrich 24 Haziran 1148'de Akka Konsili'ne davet edildi. Çünkü Hoftag toplantılarında yeterince deneyim edinmişti. Bu konsilde Haçlıların saldırı planı üstüne görüşmeler yapılmış, Şam'a saldırmanın en iyi hamle olacağına karar verilmişti.
Fakat sonuç istenildiği gibi olmadı. 24-28 Temmuz 1148 arasındaki Şam Kuşatması hezimetle sonuçlandı. Haçlılar yenilgi sonrası arkalarına bakmadan evlerine geri döndüler. III. Conrad ve I. Friedrich 8 Eylül 1148'de Akka'dan denize açılarak İkinci Haçlı Seferi'ni resmi olarak sonlandıracaktı.
Fakat Haçlıların Müslümanların elinden Kutsal Toprakları geri alamıyor oluşu, Friedrich için başarısızlık anlamına gelmiyordu. İlk olarak hala hayattaydı ve onun yanında olan birçok kişi artık hayatta değildi. Ayrıca tarihçi Monslu Gilbert'in 13. yüzyıldaki eserinde şöyle bir bilgi yer alıyor; "Friedrich", Şam önlerinde herkesten önce silahıyla oradaydı." Friedrich Almanya'ya döndüğünde tarihler Nisan 1149'u gösteriyordu.
Seçimler ve Friedrich Barbarossa'nun tahta gelişi
Şubat 1152'de III. Conrad öldü ve o ölürken yalnızca Friedrich Barbarossa ve prens-piskoposlardan bir kişi yanındaydı. İki kişi de III. Conrad'ın kraliyet nişanını altı yaşındaki küçük oğlu yerine Friedrich Barbarossa'ya verdiğini söyledi (onun da ismi Friedrich idi ve daha sonra Swabia Dükü IV. Friedrich oldu). Barbarossa hakkı olan tacın arkasından gitti ve 4 Mart 1152'de Almanya'nın bir sonraki Kralı olarak seçildi.
Friedrich geçen beş günün ardından, Aachen'da tüm Romalıların Kralı unvanıyla tacını giydi. O ana kadar Alman tacının bütünleştirici gücü sarsılıyor ve krallığın gücü kendi topraklarındaki egemenliğini kaybediyordu. Friedrich Barbarossa bu yıkımı durdurmak için 1600 Alman eyaletini birleştirdi. Oysa bu eyaletlerin büyük bölümünü kimse harita üstünde dahi gösteremezdi. Çünkü çok küçüklerdi. Fakat Bavyera ve Saksonya gibi devlerde vardı. Eğer Friedrich Almanya'yı bir araya getirmek istiyorsa, önce yanına bir güç almalıydı. Öyleyse tek şansı Kuzey İtalya olacaktı.
Friedrich'in İtalya seferleri
Friedrich Barbarossa, Almanya'nın güney komşusundan para kazanmak ve Papa'ya bağlılığını göstermek için İtalya topraklarına toplam altı sefer düzenledi. Friedrich 24 Nisan 1154'te İtalya Kralı olarak taç giydi. Bu arada Roma'ya giderken, Papa IV. Adrian'ın (hükümdarlığı 1154-59) Katolik Kilisesi'ne karşı koyan Brescia'lı Arnold adında bir kişiyle çatıştığını öğrendi. Friedrich ve kuvvetleri Papa'ya olan inancının bir kanıtı olarak, Arnold ve takipçilerini kovdu. Arnold ele geçirildi ve vatana ihanet ve ayaklanma suçundan asıldı.
Papa IV. Adrian, Friedrich Barbarossa'yı Roma'da karşıladı ve desteğinden ötürü onu ödüllendirmek (ve İtalya ve Almanya Kralı olarak taç giydiği gerçeğini resmileştirmek için) için 18 Haziran 1155'te Kutsal Roma İmparatoru olarak taç giydirdi. Ancak Romalılar, İtalyanlar ve bir takım Almanlar için bu pek de doğru olmayan bir girişimdi. Friedrich, Kutsal Roma İmparatoru olarak seçildiği ilk günü, kendisine karşı çıkan halk ayaklanmalarını bastırmakla geçirdi ve kayıtlara göre 1000'den fazla kişi öldü.
Sonraki yıl Friedrich, III. Reginald'ın kızı ve varisi Burgonya'lı Beatrice ile evlendi ve böylece Burgonyayı sürekli büyüyen topraklarına dahil etti. Friedrich ikinci İtalya seferine 1158'de çıktı. Daha önce Papa IV. Adrian, Sicilyalı I. William ile müttefik olmuş ve Friedrich'in kendisine ait olduğunu iddia ettiği toprakları ona ermişti. Aslan Henry (Henry the Lion) ve Sakson ordularının desteğiyle yola çıktı. Bu İtalya seferinin sonuçları ciddi oldu:
- Milano'nun ayaklanmasına, daha sonra ele geçirildi.
- Roncaglia Diyeti (kuzey İtalya kentlerinde imparatorluk memurları yer almış ve kilise reformlarının yapılmıştır) uygulandı.
- Papa III. Alexander (hükümdarlık dönemi 1159-81) ile uzun bir iktidar savaşının başlamasına yol açtı.
Friedrich aforoz ediliyor
Papa IV. Adrian 1159'da öldüğünde, papalığa iki rakip önerildi: III. Alexander ve IV. Victor IV (papa karşıtı), her ikisi de Friedrich'in desteğini almakta kararlıydı. Friedrich o sırada Crema Kuşatması (Milano'yu ele geçirdiği dönem) ile ilgileniyorken, bir yandan da Alexander'ı desteklemeyecek gibi görünüyordu. Gerçekten de 1160 yılında IV. Victor'u meşru papa olarak tanıdı. Bunun üzerine Alexander hem Friedrich'i hem de Victor'u aforoz etti. Friedrich daha sonra Fransa Kralı VII. Louis ile ortak bir konsey düzenlemeye çalıştı; Louis, Friedrich'in oylamalara kanunsuz şekilde etki ettiğini öğrenene kadar konseye katılmaya istekliydi.
Friedrich daha sonra ilgisini Milano'ya çevirmek zorunda kaldı. Bu dönemde başka bir ayaklanmayı o kadar acımasızca bastırdı ki, Brescia ve Placentia da dahil olmak üzere diğer kuzey İtalyan kentlerinin tamamı Kutsal Roma İmparatorluğu'na karşı koyamadı. Böylece kraliyet nüfuzunu genişletmeye devam ediyordu.
1164 yılında IV. Victor öldü ve III. Paschal bir dizi papa karşıtı kardinalden sonuncusu olacaktı. I. Friedrich Paschal'ı doğrudan destekledi, ancak çok zaman geçmeden Roma'dan kovuldu ve 1165'te Papa III. Alexander'ın Roma'ya geri dönmesine neden oldu.
İtalya'ya dönüş
Friedrich, Papa Alexander'ın Bizans İmparatoru I. Manuil Komninos ile ittifak kuracağı duyumu üzerine, 1166'da yeni bir İtalya seferi düzenledi. Friedrich, Monte Porzio Muharebesi'nde (29 Mayıs 1167) yaklaşık 1.600 kişilik Kutsal Roma birliğiyle, Roma kentinin içindeki 10.000 kişilik kuvveti kolaylıkla mağlup etti. Friedrich zaman kaybetmeden Roma'ya gitmiş ve karısına Kutsal Roma İmparatoriçesi unvanıyla taç giydirerek, III. Paschal'dan ikinci bir taç giyme töreni düzenlenmesini istemişti.
Ancak bu sefer, salgın bir hastalığın (büyük olasılıkla sıtma ya da veba olduğu düşünülmektedir) Kutsal Roma kuvvetlerini kısa sürede yok etme tehdidiyle durmak zorundaydı. Hastalık nedeniyle, Friedrich Almanya'ya geri dönmek zorunda kaldı ve sonraki altı yıl boyunca ülkeden ayrılmadı.
Diplomatik ilişkiler ve hanedanlığının geleceği
Almanya'daki günlerinde Friedrich, Bohemya, Polonya ve Macaristan da dahil olmak üzere daha fazla toprağı imparatorluğa dahil etti. Friedrich ayrıca I. Manuil ile samimi ilişkiler inşa etti ve hem İngiltere Kralı II. Henry (hükümdarlığı 1154-89) hem de Fransa Kralı VII. Louis ile olan ilişkilerini daha doğru şekilde kavramaya başladı.
Yine bu dönemde genç kuzeni Swabia Dükü IV. Friedrich ölmüş ve yerine Friedrich Barbarossa'nın küçük oğlu (kafa karıştırıcı bir şekilde o da Friedrich olarak da anılıyor) Swabia Dükü V. Friedrich (hükümdarlık dönemi 1167-70) olarak Swabia Kontluğu'nu Barbarossa'nın soyundan sürdürmüştür. Bu dönemde Barbarossa'nın en büyük oğlu Henry, Barbarossa'nın yanı sıra Romalıların Kralı VI. Henry (hükümdarlık dönemi 1169-97) oldu.
Friedrich'in son İtalya seferi
Lombardiya'da 1160'ların sonlarından itibaren ortaya çıkan Alman karşıtlığı giderek hakim olmaya başlamıştı ve 1169'da Milano yeniden ele geçirilmişti. Barbarossa 1174'te, kendisiyle savaşmayı reddeden Aslan Henry'nin desteği olmadan İtalya'ya bir sefer daha düzenledi. Ancak geçen zaman içinde kuzey İtalya kentleri ticaret yoluyla giderek daha zengin (ve elbette güçlü) hale gelmişti. Dolayısıyla Barbarossa'nın birliklerine karşı birleştiler ve 1175'te Piyemonte'deki Alessandria (İskenderiye)'da imparatorun kuvvetlerini açık bir yenilgiye uğrattılar. Daha sonra Friedrich 29 Mayıs 1176'da Milano civarlarındaki Legnano Muharebesi'nde bir başka yenilgi aldı ve burada ağır yaralandığı için bir süreliğine öldüğü düşünülmüştü.
Arka arkaya alınan yenilgiler, Friedrich'in Kutsal Roma İmparatorluğu'na eklemek istediği toprak taleplerinde kritik bir dönüm noktası yarattı. Artık eski düşmanı Papa III. Alexander III ile müzakere etmekten başka bir yolu kalmamıştı. Alexander'ı 1176'da yaptıkları Anagni Antlaşmas ile resmen Papa olarak tanıdı ve 1177'deki Venedik Antlaşması'nda III. Alexander ile ortak bir yol buldu. Ancak aynı zamanda komutan bir kral olarak konumunu güçlendirmek zorundaydı. Dolayısıyla 30 Haziran 1178'de Arles'de Burgonya Kralı olarak taç giydi.
Ancak Barbarossa, Aslan Henry'nin destek çağrısını yanıtsız bıraktığını aklından çıkarmamıştı. 1180'de imparatorluk hukukunun geleneksel Alman hukukundan üstün olduğuna dair bildiri yayınladı. Böylece Henry'nin topraklarını elinden alarak onu bir kaçak olarak duyurdu. Daha sonra Henry'nin müttefikleri kendisinden uzaklaştı ve üç yıl boyunca sürgün olarak imparatorluk dışına çıkmak zorunda kaldı. Kısa süre sonra ölecekti.
Üçüncü Haçlı Seferi: Friedrich Barbarossa'nın son denemesi
Papa III. Alexander 1181'de öldü. Arkasından iki Papa daha gelmişti ki, (III. Lucius, 1181-85 arası ve III. Urban, 1185-87 arası), o dehşet verici haber kiliseye ulaştı: 'İnançsızlar', kralları Selahaddin'in önderliğinde Kudüs'ü ele geçirmişlerdi.
Fakat Haçlı seferi için çağrı yapan bu iki papalardan birisi değil, yalnızca iki aylık papalık serüveni olan ve 80 yaşında ölen VIII. Gregory idi. Barbarossa'yı yeniden haçlı yemini etmesi çok zor olacaktı. Çünkü altmışlı yaşlarındaydı ve daha önce faciayla biten bir haçlı seferinin içindeydi. En sonunda kabul ederek, Kutsal Topraklara hassasiyetle planlanmış bir sefer düzenledi.
Friedrich, Anadolu'nun zorlu kış şartlarına girmemek için, 1189'da Edirne'de kamp kurdu. Mart 1190'da Küçük Asya'ya doğru ilerlediler.
Friedrich Barbarossa'nın Türk topraklarında ölümü
Friedrich Barbarossa bölgedeki Ermenilerin tavsiyesini dinleyerek Göksü Nehri'ni geçmeye karar verirken, büyük birliği dağ yolunu kullanarak karşıya geçti. Nehirden geçiş sırasında Barbaros boğularak öldü. Friedrich'in ölümü Haçlı kuvvetlerinin bir kısmında ayaklanmaya neden oldu; binlerce Alman askeri ayrılarak yurtlarına geri döndü. Gerçek vurucu kuvvetin yalnızca üçte biri Akka'ya ulaşacaktı.
Friedrich Barbarossa'nın geride bıraktığı miras, tartışmasız bir şekilde Orta Çağ Avrupa'sının en güçlü askeri liderlerinden biri olduğuydu. Okuma yazma bilmeyen genç bir adam olarak atım attığı dünyada Kutsal Roma İmparatoru'na ulaştı. Parçalanmış bir Almanya'yı birleştirdi ve Papa ile ilişkilerini düzeltti – ki bu, daha sonraki birçok hükümdarın (İngiltere Kralı VIII. Henry gibi) yapamadığı bir şeydi.