Antik Yunan Tarihçileri ve Antik Tarihi Şekillendirmedeki Rolleri

Antik Yunanlılar, geçmişi incelemek ve anlamak için tarih disiplinini geliştirmişlerdir. En etkili Antik Yunan tarihçileri ve eserleri bu listede yer almaktadır.

Yazar Burcu Kara
Helen'in Kaçırılması Giuseppe Salviati (Giuseppe Porta, Il Salviati olarak anılır) 16. yüzyıl ortaları.

Klasik Antik Çağ boyunca modern tarih çalışmalarının temellerini atanlar Antik Yunanlılar olmuştur. Antik Yunan tarihçileri, anlatılarını derlemek için olaylara tanıklık edenlerle yapılan görüşmeler ve arşiv çalışmaları gibi birincil kaynakların yanı sıra diğer tarihçilerin yazıları gibi ikincil kaynakları da kullanmışlardır. Daha da dikkat çekici olanı, bazı Antik Yunan tarihçilerinin anlattıkları olayların yaşandığı dönemde orada bulunmuş ya da olayların doğrudan içinde yer almış olmalarıdır.

Antik Yunan tarihçilerinin eserlerinin çoğu zaman içinde kaybolmuştur ve bugün onlardan geriye kalanlar ancak sonraki eserlerdeki alıntı ve aktarımlardan bir araya getirilebilmektedir. Yazılarının tamamı günümüze ulaşmış olsun ya da olmasın, Antik Yunan Tarihçileri Klasik Uygarlık ve bir bütün olarak tarih disiplini hakkındaki bilgilerimize önemli katkılarda bulunmuşlardır.

Antik Yunan Tarihçileri ve Tarihin Babaları

Homeros

Homeros'un Roma Büstü, MÖ 2. yüzyıl
Homeros'un Roma Büstü, MÖ 2. yüzyıl, British Museum, Londra.

Troya Savaşı'nda yaşananları anlatan destansı metinler olan İlyada ve Odesa (Odysseia)'nın efsanevi yazarı Homeros büyük ölçüde gizemle örtülüdür. Homeros'un kim olduğu, ne zaman yaşadığı ve bu eserleri neden yazdığı çağlar boyunca hararetli tartışmalara konu olmuştur. Bazıları tarafından varlığı bile sorgulanmıştır. Yazılarının Batı tarihçiliği ve Klasik Yunan tarihinin olgunlaşması üzerindeki etkisi ise tartışılmazdır.

Truva Savaşı, Antik Yunan'da belgelenen bilinen en eski "tarihi olay " olmuştur. Homeros'un yazıları pek çok farklı felsefi gelenekte incelenmiş ve öğretilmiştir. Bu nedenle, birçok Yunan tarihçi kendi tarihlerini yazarken fikir almak için Homeros'a başvurmuştur. Truva Savaşı genellikle antik Yunan tarihçilerinin haberdar olduğu en eski olaydı ve kahramanları çok sayıda topluluk, hanedan, kasaba, bölge ve ülkenin köken hikayeleri ve masallarıyla iç içe geçmişti. Yine de, Homeros'un tanrıları ele alış biçimine itiraz edenler ve çatışmanın onun anlattığı şekilde gerçekleştiği konusunda genel olarak hemfikir olsalar bile, Troya Savaşı olaylarını anlatışını sorgulayanlar olmuştur.

Herodot (MÖ 484-425 civarı)

Herodot'un mermer büstü
Herodot'un mermer büstü, 2. yüzyıl. Kaynak: Met Museum.

Genellikle "Tarihin Babası" olarak anılan Herodot, o zamanlar Ahameniş Pers İmparatorluğu'nun bir parçası olan Yunan limanı Halikarnas'ta doğmuştur. Herodot'un Yakın Doğu ve Doğu Akdeniz'de geniş çaplı seyahatler yaptığı, Samos, Mısır, Sur, Babil, Atina, Magna Graecia (Büyük Yunanistan) ve Makedonya'ya uğradığı bilinmektedir. Pers-Yunan Savaşlarının kökleri, onun magnum opus'u olan Histories (Türkçe: Herodot Tarihi) için itici güç olmuştur. Bu dokuz ciltlik eser mitik çağda başlar ve MÖ 550-479 yıllarına odaklanır.

Herodot'un antropolojik ve yerel konulara uzun uzun girme eğilimi vardır ve Histories'de bol miktarda bilgi içerir. Herodot'un yazıları diğer tarihçileri etkilemiş olabilir, ancak kendisi tartışmalı bir şekilde "Yalanların Babası" olarak damgalanmıştır. Daha sonraki akademisyenler onu, yazılarında bulunan fantastik ve efsanevi hikayelerin çoğunu dramatik etki yaratmak için uydurmakla suçlamışlardır. Ancak Herodot kaynaklarını doğrulamadığını ve sadece kendisine bildirilenleri aktardığını itiraf eder. Günümüzde, Amazonlar gibi Histories'in de bazı hayali boyutları yapılan arkeolojik çalışmalarla teyit edilmiştir.

Thukididis (MÖ 460-400 civarı)

Tukidides
Tukidides'in Portre Çalışması, MS 2. Yüzyıl, Getty.edu, Los Angeles.

Thukididis (Thucydides), altın madeni sahibi, Peloponez Savaşı'nda general olarak savaşmış, Atina Vebasını yaşamış ve nihayetinde Trakya'daki başarısız bir askeri operasyonun ardından memleketinden sürülmüş varlıklı bir Atinalı'ydı. Başyapıtı olan History (Tarih), günümüzde daha çok The History of the Peloponnesian War (Peloponez Savaşı Tarihi) olarak adlandırılmaktadır ve onu ünlü yapmıştır. Bu 8 ciltte anlatılan olaylar MÖ 438 ile 411 yılları arasında gerçekleşir. Kitap bu kadar çabuk sona erdiği için pek çok kişi Thukididis'in ölümünün de beklenmedik olduğunu varsayar.

Herodot'un yanı sıra Thukididis, doğaüstü etkilerden hiç bahsetmeyen daha bilimsel yaklaşımı ve olayları tarafsız bir şekilde anlatmaya çalışan yargılayıcı olmayan üslubu nedeniyle "Tarihin Babası" olarak kabul edilir. Bununla birlikte, kitabında yer alan kişiler için uygun hitapları, onların söylemesi gerektiğini düşündüğü şeylere dayanarak uydurduğunu açıkça itiraf etmektedir. Ancak Thukididis'in sonraki Antik Yunan tarihçileri ve Batı Tarih Yazımı üzerindeki etkisi büyük olmuştur.

Profesyonel Antik Yunan Tarihçileri

Ksenofon (MÖ 430-354 civarı)

Yunan askeri lider, filozof ve tarihçi Atinalı Ksenofon.
Yunan askeri lider, filozof ve tarihçi Atinalı Ksenofon.

Atinalı olan Ksenofon (Xenophon), Antik Yunan'da bir tarihçi, savaşçı ve bilgindi. Pers'ten kaçırılan 10.000 Yunan askerine liderlik etmiş, Sokrates ve Platon ile arkadaş olmuş ve Sparta'nın yakın dostu olmuştur. Bir tarihçi olarak kaleme aldığı eserleri onun deneyimlerini yansıtmaktadır: Anabasis, 10.000'lerin Yürüyüşü'nü ayrıntılarıyla anlatır; Cyropaedia, Büyük Kiros'un hayatının erken dönemlerini anlatır; Agesilaus, Sparta'nın güçlü kralı II. Agesilaus'un biyografisidir; ve Polity of the Lacedaemonians, Sparta'nın ve kurumlarının tarihinin anlatıldığı eserlerdir.

Ksenofon'un yedi ciltlik "Yunan konuları üzerine yazıları" olan Hellenica, MÖ 411-362 yıllarını kapsar ve yaygın olarak onun magnum opus'u olarak kabul edilir. Ksenofon'un tanıdıkları ve anlattığı olaylara dahil olan kişiler, Thukididis'in anlatısının devamı niteliğindeki bu eserin birincil dinleyici kitlesini oluşturmaktadır. Bu nedenle Hellenica, Thukididis'in son satırından sonra başlar. Estetik açıdan Thukididis'i takip etmekle birlikte, Ksenofon'un Part yanlısı ve demokrasi karşıtı önyargısı, kendisi için son derece kişisel bir girişim olan Hellenica'da açıkça görülmektedir.

Ctesias (MÖ 5. Yüzyıl)

CtesiasJean Adrien Guignet min 1
Ctesias, Cunaxa Muharebesi'nde (MÖ 401) II. Artaserhas'a katılarak Ahameniş tarafında yer almıştır. Sanatçı: Jean Adrien Guignet.

Antik Yunan tarihçisi Ctesias, Türkiye'de bir Karya şehri olan Knidos'un vatandaşı ve Ahameniş İmparatorluğu'nun bir tebaasıydı. Ahamenişler'den II. Artaserhas'ın imparatorluk hekimliğini yapmış, hükümdarla birlikte birçok yolculuğa çıkmış ve onun tedavisiyle ilgilenmiştir. Ctesias'ın Akamenid İmparatorluğu'nun kraliyet arşivlerine erişimi vardı ve bu arşivleri kullanarak tarih yazımını gerçekleştirmiştir.

Onu ünlü yapan iki kitabı vardır: Persica ve Indica. Indica, Ahamenişlerin Hindistan üzerindeki düşünce ve kanaatlerini yansıtır ve sadece diğer tarihçilerin çalışmalarında görülen fragmanlar ve alıntılar olarak bilinir. Ctesias'ın diğer eseri olan Persica 23 kitaptan oluşur ve Herodot'un anlattıklarına bir reddiye olarak yazılmıştır. O dönemde doğruluğu sorgulanmış olsa da, Persica büyük saygı görmüş ve antik yazarlar tarafından sıklıkla alıntılanmıştır.

Theopompus (MÖ 380-318 civarı)

Makedonyalı II Filip'in başının heykel büstü
Makedonyalı II Filip'in başının heykel büstü

Babasının sürgününden sonra etkili konuşma eğitimi almak ve bağlantılar kurmak için Atina'da zaman geçiren Antik Yunan tarihçisi Theopompus, Sakız Adası'nda doğmuştur. Sakız Adası'na geri dönmesine Büyük İskender yardım etmiş, ancak bu kez de Ptolemaios Mısır'ının sarayına sürülmüştür. Theopompus eğitimi, bağlantıları ve mali istikrarı sayesinde vakanüvislik rolü için biçilmiş kaftandı.

Başlıca eserleri, Yunanistan'ın MÖ 411-394 yılları arasındaki tarihini ele alan Hellenica ve II. Filip'in hükümdarlığını anlatan Philippica'dır. Her iki yazı da sadece parça parça mevcut olmasına rağmen, Philippica modern çağın tarihçileri tarafından kapsamlı bir şekilde alıntılanmıştır. Theopompus, tebaasının sözde kusurları hakkında durmadan konuştuğu, inanılmaz ya da romantik hikayelere olan düşkünlüğü ve konuyu dağıtma eğilimi nedeniyle de saldırıya uğramıştır.

Cleitarchus (MÖ 4. yüzyılın ortaları)

I. Ptolemaios Soter'i tasvir eden gümüş sikke, MÖ 323-284, British Museum, Londra.
I. Ptolemaios Soter'i tasvir eden gümüş sikke, MÖ 323-284, British Museum, Londra.

Cleitarchus, Büyük İskender'in antik Yunan yazarları arasında öncüydü ve Makedon kuvvetleriyle birlikte seyahat etmiş olabilir. Daha sonra I. Ptolemaios Soter'in sarayında etkili bir üye olarak kalmış ve burada Ptolemaios İmparatorluğu'nu kuran Mısır kralının politikalarının şekillenmesine yardımcı olmuştur. Bu durum, anlattığı olayların görgü tanığı olmasına ya da bunlara erişmesine olanak sağlamıştır. Bilinen tek eseri olan History of Alexander (İskender'in Tarihi)'dan günümüze sadece otuz parça kalmıştır.

Cleitarchus'un o zamandan beri kayıp olan kitabı, Büyük İskender'in hayatının antik çağda en çok okunan anlatısıdır. Plutarkhos, Aelian, Strabo, Quintus Curtius ve Justin bu kitaba atıfta bulunan sonraki yazarlardan sadece birkaçıdır. Ayrıca, Alexander Romance (İskender Romantizmi) olarak bilinen edebi türün itici gücü olmuştur. Bununla birlikte, Cleitarchus'un abartılı yazım tarzı nedeniyle inandırıcılıktan yoksun olmakla da eleştirilmiştir.

Pellalı Marsyas (yaklaşık MÖ 356-294)

Demetrios Poliorketes'e ait gümüş tetradrahmi
Demetrios Poliorketes'e ait gümüş tetradrahmi. Kaynak: Met Museum.

Antik Yunan tarihçisi Marsyas, Makedonya'da varlıklı bir ailede doğmuştur ve Büyük İskender'in Asya'nın büyük bölümünü birleştiren güçlü komutanı I. Antigonos Monophtalmos'un akrabası olabilir. Muhtemelen Antigonos ve Marsyas üvey kardeştiler. MÖ 306'daki Salamis Deniz Muharebesi'nde Marsyas, Demetrius Poliocretes'in kuşatma filosunun bir bölümüne liderlik etmiştir. Marsyas da zamanının olaylarına seyirci kalmamış, bizzat katılmıştır.

Makedonya'nın başlangıcından MÖ 331'e kadar olan tarihini ayrıntılarıyla anlatan 10 ciltlik Makedonika onun magnum opus'udur. Daha sonraki Romalı ve Bizanslı yazarlar bu kitaptan sık sık etkilenmişlerdir. Büyük İskender'in yetişme yıllarının bir anlatısı ve belki de antik Atina tarihi üzerine bir inceleme de ona atfedilir.

Samoslu Duris (yaklaşık MÖ 350-281)

Alkibiadis'in Portresi, 1775-1800
Alkibiadis'in Portresi, 1775-1800, British Museum, Londra.

Antik Yunan'da Samos tiranı olarak da görev yapmış tarihi bir figür olan Duris, kötü nam salmış Atina bilgini Alcibiades (Alkibiadis)'in soyundan geldiğini iddia etmiştir. Macedonica ve Hellenica olarak da adlandırılan Histories en ünlü yazılarıdır; MÖ 371-281 yılları arasındaki zaman dilimini kapsar ve Yunanistan ve Makedonya'daki olayları detaylandırır. Daha sonraki tarihçi Phylarchus onun bıraktığı yerden devam ederek deneyimlerini yazmıştır.

Duris, kuru belgeler yerine drama ve entrikaya öncelik veren yeni bir tarih yazımı türü olan hüzünlü tarihin öncüsüdür. Sonraki akademisyenlerin neredeyse hiçbiri Duris'e karşı nazik davranmamış, bunun yerine onun yazım tarzını, kompozisyonunu ve doğruluğunu eleştirmiştir. Yine de pek çok kişi onun katkılarına güvenmeye devam etti. Histories, On Agathocles ve Annals of Samos, bugün sadece parçalar halinde günümüze ulaşan tarihi eserleri arasındadır.

Timaeus (MÖ 345-250 civarı)

Terracotta (pişmik toprak) vazo.
Terracotta (pişmik toprak) vazo, MÖ 3.-2. yüzyıl, Met Museum, New York.

Antik Yunan tarihçisi Timaeus Sicilya'da doğmuş ancak sürgüne gönderilmiş ve sonunda Atina'ya yerleşerek burada İsokrates'ten felsefe öğrenmiştir. En büyük eseri olan Histories, yaklaşık 40 cilt boyunca yazılmıştır. Yunanistan'ın erken tarihini Birinci Pön Savaşı (bkz: Pön Savaşları) dönemine kadar kapsar ve esas olarak Yunan tarihine odaklanır, ancak Magna Graecia'daki (İtalya ve Sicilya) olaylarla ilgili tartışmaları da içerir. O zamandan beri birçok tarihçi tarafından benimsenen bir zaman çizelgesi oluşturmak için uzun ve zorlu bir çaba sarf etmiştir; bu kronoloji Olimpiyat döngüsü, Atina'nın Archonları, Sparta'nın Ephorları ve Argos'un rahibeleri üzerine kurulmuştur.

Timaeus'un yazıları diğer antik yazarlar tarafından yaygın olarak okunmuş ve kullanılmıştır. Polibios (Polybius) gibi daha sonraki tarihçiler onu işlediği konulara karşı önyargılı olmakla, atalarına haksızlık etmekle ve küçük ayrıntılarla aşırı derecede ilgilenmekle suçlamışlardır. Ancak Cicero gibi onun çabalarını takdir edenler de olmuştur. Bugün sadece Histories'in 38. kitabının parçaları ve Pirus (Pyrrhus) üzerine olan son bölümünün yeniden işlenmiş hali günümüze ulaşmıştır; bunun yanı sıra Suriye'deki kentlerin ve kralların geçmişine dair bir kaynak ve muhtemelen bir ek olarak işlev gören kronolojik bir parça olan The Victors at Olympia (Olympia'daki Galipler) de günümüze ulaşmıştır.

Geç Dönem Antik Yunan Tarihçileri

Phylarchus (MÖ 3. Yüzyıl)

Spartalı III Cleomenes'in Gümüş Tetradrahmi, MÖ 227-22
Spartalı III. Cleomenes'in Gümüş Tetradrahmi, MÖ 227-22.

Antik Yunan tarihçi Phylarchus'un kökeni çeşitli kaynaklarda Yunanistan'da Atina veya Sicyon ya da Mısır'da Naucratis olarak gösterilmektedir. En büyük eseri olan Histories'in 28 kitaptan oluştuğu tahmin edilmektedir. Epiruslu Pirus (MÖ 272) ile başlayan ve Spartalı III. Cleomenes'in ölümüyle (MÖ 220) sona eren 52 yıllık bir dönemi kapsadığı bilinmektedir; ancak bazı parçalara dayanarak aslında Büyük İskender'in ölümüyle başlamış olabilir. Yunanistan, Makedonya, Mısır ve Kirene'deki olaylar Phylarchus'un ele aldığı yerlerden sadece birkaçıydı.

Phylarchus'a karşı yapılan tarihsel eleştiriler, onun hakkında bilinenlerin çoğunu sağlamaktadır. Polybius ve çok daha sonra Plutarkhos tarafından taraflı olmakla ve taraflı bir anlatı yazmakla suçlanmıştır. Aşırı derecede kanlı çatışma ve katliam tasvirlerinin de okuyucuları kendi tarafına çekmek için bir girişim olduğu söylenmiştir. Bununla birlikte, pek çok eski bilgin onun yazılarından ilham almıştır. Eserleri arasında Histories, hükümdarlar arasındaki bir mücadeleyi anlatan The story of Antiochus and Eumenes of Pergamum, Epitome of myth on the apparition of Zeus, On Discoveries, Digressions ve muhtemelen belirsiz mitolojik konuları ele alan Agrapha'nın bulunduğu bilinmektedir.

Polibios (MÖ 200-118 civarı)

Clarkson Stanfield, 1793-1867 tarafından yapılmış A Difficult Passage, British Museum, Londra.
Clarkson Stanfield, 1793-1867 tarafından yapılmış A Difficult Passage, British Museum, Londra.

Polibios (Polybius)'un doğum yeri olan Megalopolis, Yunanistan'da varlıklı ve nüfuzlu bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Romalılar tarafından yakalanıp esir tutulmadan önce Akha Birliği'nin ayrılmaz bir parçasıydı. Polibios, Roma toplumunun en üst kademelerine kabul edildi ve burada birçok nüfuzlu insanla tanışıp arkadaş oldu. Bu durum, Romalı müttefikleriyle askeri gezilere çıkmak ve tavsiyelerde bulunmak da dahil olmak üzere, dönemin en önemli siyasi olaylarının çoğuna katılmasına ve gözlemlemesine olanak sağladı.

Polibios, eşsiz erişimi sayesinde, en önemlisi Histories olan bir dizi tarihi yazı kaleme alabilmiştir. Başlangıçta yaklaşık 40 ciltten oluşmaktaydı, ancak bugün sadece 5 cildi günümüze ulaşmıştır. Roma tarihçiliğinin atalarından biri olarak kabul edilen Polibios, o zamandan beri yok edilmiş olan bir dizi başka yazının da yazarıdır. Ağır yazım tarzı nedeniyle eleştiri alsa da, yazıları kendisinden sonra gelen akademisyenler tarafından yoğun bir şekilde kullanılmıştır.

Agatharchides (MÖ 2. Yüzyıl)

Dört balık gösteren çömlek kavanoz kapağı, MÖ 3.-1. yü
Dört balık gösteren çömlek kavanoz kapağı, MÖ 3.-1. yüzyıl, British Museum, Londra.

Türkiye'nin batısındaki Knidos yerleşiminde doğan Agatharchides'in kölelik geçmişine sahip olduğu anlaşılmaktadır. On the Erythraean Sea (Eritre Denizi Üzerine) onun magnum opus'udur; sadece bölgenin tarihini, coğrafyasını ve antropolojisini anlatmakla kalmaz, aynı zamanda Ptolemaios Mısır'ının askeri saldırısını da destekler. Agatharchides, bir isyan ya da tasfiye nedeniyle İskenderiye'deki resmi belgeleri elde edememiş, bu nedenle çalışma hiçbir zaman tamamlanamamıştır.

On the Erythraean Sea 5 kitaptan oluşuyordu ve bunlardan beşinci kitabın neredeyse tamamı günümüze ulaşmıştır. Daha yeni, daha güncel bilgilerle geride bırakılmış olmasına rağmen, Agatharchides'in yazıları açık sözlü ve ağırbaşlı olduğu için hala övgüyle karşılanmaktadır. Bu eser Diodorus Siculus, Strabo, Yaşlı Plinius, Aelian ve Josephus gibi çok sayıda sonraki tarihçi tarafından alıntılanmıştır. Agatharchides ayrıca Affairs in Asia (10 Kitap) ve Affairs in Europe (49 Kitap) adlı, yaygın olarak bilinmeyen ve sadece bölümler halinde günümüze ulaşan başka eserler de yazmıştır.

Posidonius (MÖ 135-51 civarı)

Muhtemelen Posidonios'u temsil eden büst
Muhtemelen Posidonios'u temsil eden büst, Rodos Arkeoloji Müzesi, Yunanistan.

Pek çok alandaki uzmanlığı nedeniyle Posidonius "Atlet" lakabını kazanmıştır ve zamanının en iyi polimatı olarak kabul edilmektedir. Yunanistan'ın Suriye limanı Apamea'da doğmuş, resmi eğitimini Atina'da almış ve ardından Akdeniz'in geri kalanını keşfetmek üzere yola çıkmıştır. Akdeniz ve Afrika kıyılarının yanı sıra Yunanistan, Hispanya, İtalya, Sicilya, Hırvatistan, Galya, Ligurya ve Kuzey Afrika'yı ziyaret etmiştir. Tarihsel çalışması Histories, Polybius'un dünya tarihinin bıraktığı yerden devam etti; MÖ 146-88 dönemini kapsayan bu eserin 52 kitaptan oluştuğu düşünülmektedir. Günümüzde Posidonius'un Histories'inin neredeyse tamamı kaybolmuştur.

Polybius'un bıraktığı yerden sonra Posidonius Roma'nın üstünlüğü ve büyümesi hikayesine devam etmiştir. Polybius'un aksine Posidonius, Roma'ya duyduğu sempatinin temelini paylaşmasına rağmen tarihsel olaylara daha psikolojik bir yaklaşım sergilemiştir. İnsanların zayıflıklarını ve aptallıklarını görüp anlıyordu ama eserlerinde bunları asla görmezden gelmiyor ya da mazur görmüyordu. Posidonius, entelektüel eğitimi nedeniyle, iklimin insanların eylemleri ve inançları üzerindeki etkisini de dikkate almıştır.

Diodorus Siculus (MÖ 90-30 civarı)

Bibliotheca historica, 1746
Bibliotheca historica, 1746.

Diodorus Siculus'un bir Yunan olduğunu ve Sicilya'nın Agyrium limanında doğduğunu bilmemize rağmen, hayatı hakkında çok az şey bilinmektedir. Magnum opus'u olan Tarih Kütüphanesi (veya Bibliotheca Historica), yaygın olarak tarih üzerine şimdiye kadar derlenmiş en kesin kitap olarak kabul edilir. İlk yayınlandığında bu devasa eser yaklaşık 40 ciltten oluşuyordu. Diodorus Siculus bu anıtsal çalışmayı derlemek için kendinden önceki pek çok bilginin çalışmalarına dayanmıştır. Zaman içinde kaybolan orijinal Bibliotheca Historica'dan geriye yalnızca 1-5. kitaplar ve 11-20. bölümler ile sonraki tarihçilerin yazılarında yer alan bazı parçalar ve alıntılar kalmıştır.

Jül Sezar, İtalyan Andrea di Pietro di Marco Ferrucci, 1512-14, Met Museum, New York.
Jül Sezar, İtalyan Andrea di Pietro di Marco Ferrucci, 1512-14, Met Museum, New York.

Bibliotheca Historica'nın evrensel bir tarih ya da tüm insanların tarihini bir bütünlük içinde tasvir etme çabası olarak hizmet etmesi umuluyordu. Bu nedenle üç bölüme ayrılmıştır. İlk bölüm Troya'nın düşüşüne kadar olan efsanevi olayları kapsıyordu. İkinci ve üçüncü bölümler Troya'nın düşüşünü izleyen ve İskender'in ölümünden önceki yıllara ve İskender'in ölümünü izleyen ve Jül Sezar'ın Galya Savaşları'ndan önceki yıllara odaklanmıştır. Mısır, Hindistan, Arabistan, İskit, Mezopotamya, Kuzey Afrika, Nubya ve Avrupa'nın tamamı eserde temsil edilmiştir.

Antik Yunan Tarihçilerinin Mirası

Yüzyıllar önce yaşamış olmalarına rağmen, eski Yunan bilginleri batı kültürünün gelişimine önemli katkılarda bulunmuşlardır. Antik Homeros destanından yola çıkarak kahramanların modern yolculuğu ortaya çıkmış, antik savaşların belgelenmesiyle tarihçiler Antik Çağ'ın askeri fetihlerini inceleyebilmiş ve modern savaş taktikleri tasarlayabilmişlerdir. Antik Çağ'ın yazılı kayıtlarının çağdaş Batı toplumu üzerindeki etkisi abartılamaz. Bu eski Yunan tarihçilerinin çalışmaları olmasaydı dünya çok farklı görünürdü.