Ateşli silahın icadına ve tarihine göz atalım. Ateşli silahın kökeni, 1000 yıldan daha uzun süre önce Çin'de bulunan barutun icadına dayanır. Çin'deki simyacılar MS 850 gibi bir zamanda yaşam iksirini aramakla meşgulken barutun (potasyum nitrat, kükürt ve odun kömürünün birleşimi) patlayıcı özelliğini keşfetti yani ölüm iksirini buldular. Çinli bir Budist simyacı bu maddenin bilinen en eski açıklamasını şöyle yazdı: "Bazıları güherçile, kükürt ve odun kömürünü balla birlikte ısıttı; duman ve alevler ortaya çıkıyor, bu yüzden elleri ve yüzleri yanıyor ve hatta bütün ev yandı."
İlk Ateşli Silah
Bilindiği gibi kara barut başlangıçta havai fişekler için kullanıldı ancak madde kısa sürede silah haline geldi. Bilinen ilk silahın adı Ateş Mızrağı'dır. Kimin geliştirdiği bilinmez ancak Jin-Song Savaşları sırasında etkili bir araç oldu. Mızrağa bağlanan taş, pelet veya metaller barut yardımıyla ateşlenirdi. Modern pompalı tüfek veya alev püskürtücüye benziyordu ve menzili 3 metreydi. Top ve el bombası sonraki barutlu silahlar arasında oldular. Ardından içi barut ve küçük peletle doldurulan, bambu gövdesinden oluşan ve elle ateşlenen ilkel silahlar geldi. Bu silah sınırlı menzile sahipti ve genellikle sadece göğüs göğse dövüşte kullanılıyordu.
Avrupa Ordularının Ateşli Silahı Keşfetmesi
Modern ateşli silahın ataları kısmen İpek Yolu ve Marco Polo gibi maceracı tüccarlar sayesinde 13. yüzyılda ilk kez Asya'dan Avrupa'ya yayıldı. Avrupa'da ateşli silah kullanımına dair en eski kayıt 1364'e aittir. Bu silaha "el topu" denildi. Sadece 14 yıl sonra 1380'te "el silahları" Avrupa genelinde bilinir olmuştu. Bu silahta örgülü fitil, namlunun üzerindeki "temas deliğine" tutulur, barut yanmaya başlar ve mermi ateşlenirdi.
Modern Ateşli Silahların Atası
Merminin bir mekanizma yoluyla ateşlendiği ilk silah 1400'lerde ortaya çıkan fitilli tüfektir (matchlock). Arkebüz bunlardan biriydi. Dipçiği, kilidi ve namlusu ile modern tüfek veya tabanca gibi görünen ilk silahtı. Fitilli tüfeğe dek silahların tetiği yoktu ve ateşleme sırasında bir el yanan ipi tuttuğundan sadece tek el silahı dengelerdi ve isabet oranı düşüktü.
Fitilli tüfek ile silahın altındaki serpentin denilen mengene veya kol çekilir, fitil temas deliğine yaklaşır ve silah ateşlenirdi. Tetik sisteminin ilk örneğidir. Fitilli tüfekte barutun dolumu silahın yan bölmesinden yapılırdı. Ateşleme sırasında her iki el de silahın üzerinde kaldığından isabet oranı büyük ölçüde arttı. Fitilli tüfeğin ilk örneklerine rastlamak zordur.
Sömürgeciler 15. yüzyılda Amerika'ya vardıklarında ateşli silah tasarımı önemli ölçüde ilerlemişti ve silahlar rutin olarak Yeni Dünya'ya yapılan yolculuklara dahil ediliyordu. Sömürgecilerle en çok ilişkilendirilen silah, av tüfeğinin ilk çeşitlerinden olan alaybozandır (blunderbuss). Alman yapımı bir silahtı ve tepesinde daha hızlı ve kolay yükleme sağlayan geniş bir açıklığa ve ağzı genişletilmiş bir namluya sahipti. Koloniciler ayrıca silahtaki barutun ip yardımıyla namludaki küçük delikten ateşlendiği misket silahı taşıyordu.
Namlu Yivleme
1498'de ateşli silahlarda ikinci büyük devrim yaşandı: Bir silahın namlusunda oluklar açmanın merminin doğruluğu artırdığı bulundu ve buna yivleme veya rifling denildi. Rifling ile yapılan silahlara rifle veya yivli tüfek denildi ve böylece uzun namlulu silahlar doğdu. Yiv tekniğinin atası oklardır. Okçular, oklarının arkasındaki tüylere hafif eğim verdiklerinde okun uçuş sırasında dönerek hareket ettiğini ve hedefi vurma oranının arttığını bulmuşlardı.
Merminin dönmesi konsepti ateşli silahlara uygulanmak istendi ve namluya, iç uzunluk boyunca hafifçe bükülerek devam eden oluklar açıldı. Misketli tüfek veya yivli tüfek ile uzak mesafedeki hedefler "düz delikli" tüfekten daha yüksek doğrulukla vuruldu.
Çarklı Silah
Ve sadece birkaç yıl sonra 1509'da silahlarda daha da ilgi çekici bir devrim yaşandı: Çarklı ateşleme düzeni. Silahı ateşlemek için fitil kullanmayı gerektiren fitilli tüfeğin aksine, çarklı ateşleme sisteminde silahın ateşlenmesi için gerekli kıvılcım çelik çarktaki sürtünme hareketiyle oluşturuluyordu. Ancak çarklı ateşleme teknolojisi son derece pahalıydı ve bu nedenle çoğu insan yarı fiyata sahip fitilli silah kullanmayı seçti.
Çakmaklı Silah
Silah teknolojisindeki sonraki büyük gelişme ilk çakmaklı silahın ortaya çıktığı 1640 yılında yaşandı. Bu özel teknoloji ile atıcıların bir süredir mücadele ettiği bir sorun çözüldü: Silahların tarihinde bu noktaya kadar barut, kapaklı bir haznenin içine boşaltılıyordu. Dolayısıyla elle çalışan bir sistemdi.
Çakmaklı silahın tasarımında ise kapak geri yerine itilirken aynı anda barut kıvılcım alıyordu. Bu yeniliğin etkisi o kadar derindi ki bir 200 yıl boyunca silahlarda başka büyük bir değişikliğe ihtiyaç duyulmadı. Çakmaklı silahın temel amacı basitti: Silahın namlusundaki barutu ateşleyebilecek bir kıvılcım yaratmak. Bu kıvılcımı yaratmak için "çakmaktaşı ve çelik" yaklaşımı kullanıldı.
Çakmaktaşı şaşırtıcı derecede sert bir kaya türüdür. Çakmaktaşı ile demire veya çeliğe vurursanız küçük demir parçaları oluşur. Darbenin gücü ve yarattığı sürtünme demir parçacıklarını tutuşturur ve demirin hızla yanması Fe3O4 (demir oksit) oluşturur. Görülen kıvılcımlar yanan sıcak demirlerdir. Bu kıvılcımlar baruta geldiğinde onu tutuşturur.
Silahlardan önce rapier denilen ince uzun kılıçlar vardı. İnsanlar nefsi müdafaa ve düello için bu silahları kullanırdı. Ancak 1750'ye gelindiğinde artık daha çok insan, kılıç yerine ateşli silah taşımaya başlamıştır. 1777'ye gelindiğinde düellonun moda olmaktan çıkmasıyla tabanca biçiminde çakmaklı silah yaygınlaştı ve 1800'lerin ortalarına kadar bu şekilde devam etti.
Kovanlı Merminin Atası: Cıva Kapsülü
Çakmaklı silah teknolojisi ilk kez 1825 civarında gözden düşmeye başladı. Bu dönemde kapsüllü silah yeniliği yaygınlık kazandı. 1800'lerin başında İngiliz Alexander John Forsyth tarafından icat edilen ve patenti alınan kapsüllü silah ile ağızdan yüklenen silahlarda temas deliğinin yanında bulunan ve barutu ateşlemeye yarayan küçük hazneye ihtiyaç kalmadı. Amerikan İç Savaşı başladığında hem Birlik hem de Konfederasyon güçleri bu yeni keşfedilen teknolojiyi kullandılar.
Kapsül sistemi cıva fülminat adı verilen kimyasal bir bileşiğin keşfiyle mümkün oldu. Kimyasal formülü Hg(ONC)2'dir ve cıva, nitrik asit ve alkolden oluşur. Cıva fülminat son derece patlayıcıdır ve şoka duyarlıdır. Hızlı bir darbe veya çok fazla parmak basıncı bile patlamasına neden olabilir. Bu sistemde cıva fülminat kurşun kalem silgisi büyüklüğünde bir kaba konulur ve kap silahın üst kısmına yerleştirilirdi. Tetik çekildiğinde çekiç kabın üstüne vurur ve kap namludaki barutu tutuştururdu.
Altıpatlar nedir?
İlk seri atışlı silah olarak bilinen altıpatlar (revolver) Samuel Colt tarafından geliştirildi. Colt, insanların her seferinde yeniden dolum yapmadan birden fazla atış yapabileceği bir silah üretti. Bu icat savaşları sonsuza dek değiştirdi. Mucit ayrıca silahı toplu olarak üreterek uygun fiyatlı olmasını sağladı. Altıpatların doğruluğu ve güvenilirliği onu kovboylar dahil avcılar ve askerler arasında favori hale getirdi.
İlk Colt altıpatlar 1835'te ortaya çıktı. Samuel Colt 1836'da içinde beş veya altı mermi olan döner silindirli Colt ateşli silahı için ABD'de patent aldı. Colt'un altıpatları kullanan kişiye yüksek ateş gücü sağlıyordu. Bu buluştan önce sadece bir ve iki namlulu çakmaklı tabancalar geliştirilmişti. Sonraki 160'dan fazla yılda neredeyse tamamı tek bir fabrikadan çıkan ve Colt adını taşıyan 30 milyondan fazla altıpatlar, tabanca ve tüfek üretildi. Colt'un şirketinin reklam sloganlarından olan "Tanrı insanı yarattı, Sam Colt onları eşit yaptı" silah severler arasında hafızalara kazıldı.
Silah Teknolojisinde Sonraki Gelişmeler
19. yüzyılın ikinci yarısında silah teknolojilerinde önemli gelişmeler yaşanmaya devam etti. 1840 yılında ilk kovanlı mermi tanıtıldı ve 1850'ye gelindiğinde ilk pompalı tüfek (çifteli) icat edildi. 1860'da karabina Spencer silahının ortaya çıkmasıyla silahlarda yeni bir dönem başladı.
Spencer karabina ilk kez Amerikan İç Savaşı'nın başlangıcında kullanıldı. Teknik olarak gelişmiş bir silahtı. Henüz yeni keşfedilen kovan teknolojisini kullanıyordu ve 15 saniyede 7 atış yapabiliyordu. Ancak ordular seri atımlı silahlara sıcak bakmadı. Çünkü askerlerin daha sık ateş edeceği ve sürekli yeni cephaneye ihtiyaç duyacağı düşünülüyordu. Yine de ABD başkanı Abraham Lincoln 1863'te Spencer ile bir gösteri yaptı. Bunun ardından ABD ordusu yaklaşık 107.000 Spencer karabina siparişi verdi (144.500 üretildi).
1800'lerin ortalarına kadar kullanılan silahların çoğu namlu ağzından doldurulurken arkadan dolumlu (namlunun arkasından) ateşli silahlar ilk kez 1861'de yaygınlaştı. Bu da bir bakıma altıpatlar ve Spencer silahları sayesinde olmuştu. Yani yaklaşık 400 yıl sonra mermi yükleme sistemi değişmişti.
İlk Makineli Silah Hangisidir?
1861'de kullanışlılığı itibariyle teknolojisiyle şok etkisi yaratan Gatling Gun sahneye çıktı. Dilimize Fransızca'dan mitralyöz olarak geçti ve modern makineli tüfeğin habercisiydi. Doktor Richard Gatling 1861'de dakikada 200 atış yapabilen altı namlulu bir silah olan Gatling Gun'ın patentini aldı.
Gatling bir krankın elle döndürülmesi yoluyla çalışan çok namlulu, makineli bir tüfekti. Richard Gatling silahı Amerikan İç Savaşı sırasında tasarladı ve icadının yaratacağı korkunç katliamın savaşı sona erdireceğine içtenlikle inanıyordu. Ayrıca Gatling Gun'ın ateş gücünün savaş alanına daha az asker gönderilmesini sağlayacağını düşündü.
Gatling silahının 1862'deki sürümünde yeniden doldurulabilir çelik odalar kullanıldı ve de civa kapsülüne benzer bir kapsül sistemine geçildi. Silah ara sıra sıkışmaya meyilliydi. Gatling 1867'de silahını yeniden tasarladı ve metalik mermi kovanlarına geçti. Bu sürüm ABD ordusu tarafından satın alındı ve kullanıldı.
Winchester Av Tüfeği
1873'te Winchester av tüfeği ortaya çıkmış ve son derece popüler bir ateşli silah olarak tarihteki yerini almıştır. Şirket ayrıca 1887'de ilk seri atımlı pompalıyı yaptı ve yine 1903'te ilk otomatik tüfeği icat ederek bir tarih daha yazdı.
İlk Otomatik Tabanca
İlk otomatik tabanca 1892'de Joseph Laumann tarafından geliştirildi. Sadece bir yıl sonra 1893'te Borchardt tabancası ortaya çıktı ve ilk şarjörlü tabancaydı. 8 yıl sonra otomatik silahlar yaygın hale geldi.
İlk Tam Otomatik Makineli Tüfek
İlk gerçek tam otomatik makineli tüfek (tetik basılıyken sürekli ateş eden ateşli silahlar) ise Hiram Maxim'in mevcut teknolojiyi mükemmelleştirdiği 1880'lerde gelmiştir. Silaha Maxim Gun adı verildi. Daha sonra bu modelleri John Moses Browning'in .30 kalibre Model 1917 ve .50 kalibre M-2 "Ma Deuce" silahları takip etti—ikincisi bugün hala kullanılıyor. 1900 yılında tarihi ateşli silahlar dönemi sona erdi ve çağdaş teknolojiler bol miktarda bulunur oldu.
Kaynaklar:
- Needham, Joseph (1986), Science & Civilisation in China, vol. V:7: The Gunpowder Epic, Cambridge University Press, ISBN 978-0-521-30358-3
- Norris, John (2003), Early Gunpowder Artillery: 1300-1600, Marlborough: The Crowood Press.
- Ayalon, David (2013). Gunpowder and Firearms in the Mamluk Kingdom: A Challenge to Medieval Society (1956). Routledge. p. 126