Buzulların Dünya İçin Önemi

Bazı tahminlere göre, buzullar dünyadaki tatlı suyun yüzde 75'ini depolamaktadır.

Yazar Burcu Kara
buzul

Buzulların en görkemli ve korkutucu doğa olayları arasında yer aldığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Deniz dağları buz, kaya, kar ve siltten oluşan dağlardır ve denizlerde yavaşça hareket ederek kırılır ve yığılırlar. Aynı zamanda sayıları dünya çapında giderek azalmaktadır. 2050 yılına kadar Kilimanjaro'nun ve Afrika'nın buzulları sonsuza dek yok olacak. Araştırmacılar bunun baş sorumlusu olarak iklim değişikliğini gösteriyorlar. Bilim insanları artık küresel emisyonları azaltma çabalarına rağmen yok olmalarını durdurmak için yapılabilecek çok az şey olduğunu söylüyorlar.

İklim değişikliği söz konusu olduğunda, dünya hızla bir dönüm noktasına yaklaşıyor. NASA'ya göre, hasar artık tipik bir insanın ömrü dahilinde bile onarılamaz. Ancak insanlar hala bu zararı hafifletebilirler, ne var ki bunu yapmak için zamanları azalıyor. İklim değişikliği konusunda eylemsizlik, gezegendeki buzulların erimesini hızlandırıyor. Peki o zaman buzullar neden Dünya için bu kadar önemli?

Buzullar İnsanlık İçin Ne İfade Ediyor?

"Titanic" ve "Interstellar" filmleri gibi buzulları ve buzdağlarını içeren çeşitli filmler vardır. Evet, ama bunlar tam olarak nedir? Amerika Birleşik Devletleri Jeoloji Araştırmaları Kurumu (USGS) buzulu kara kökenli kaya, tortu, buz, kar ve sudan oluşan büyük bir kütle olarak tanımlamaktadır. Bazı buzullar suya doğru yol alsa da, büyük çoğunluğu karada bulunur. Dünyadaki buzulların çoğunluğu kutuplarda yer almaktadır. Konum, buzul büyüklüğü, sıcaklık rejimi ve daha fazlası dahil olmak üzere birçok unsur, buzulları sınıflandırma girişimine katkıda bulunur.


Buzullarla ilgili yazılar:


Sınıflandırma işlemi giderek daha da rafine hale gelmektedir. Örneğin, buz tabakaları devamlılık arz ediyorsa, dört bir yöne doğru hareket ediyorsa ve Grönland ya da Antarktika kadar büyükse buzuldur; bunlardan daha küçük olanlara buz örtüsü adı verilir. Dağ buzulları önceden belirlenmiş bir rota boyunca ilerleyen buzullardır. Buz alanı, dağların buzullarla kaplı geniş bir alanıdır. Yüzyıllar boyunca karın birikmesi ve sıkışarak buz haline gelmesiyle buzullar oluşur.

İklim Değişikliği ve Buzullar Konusunda Hangi Aşamadayız?

Yükselen deniz seviyesinin etkilerinin görüldüğü Marshall Adası.
Yükselen deniz seviyesinin etkilerinin görüldüğü Marshall Adası.

İklim değişikliğinden söz ettiğimizde, küresel hava modellerinde ve ortalama sıcaklıklarda meydana gelen uzun vadeli değişimlerden bahsediyoruz. Doğal nedenlerden dolayı bazı iklim değişiklikleri kaçınılmaz olsa da, tüm bilimsel kuruluşlar ve literatür, iklim değişikliğinin büyük bir kısmından sanayileşmenin sorumlu olduğu konusunda hemfikirdir. Küresel ısınmanın doğal dünya üzerindeki etkileri çok geniş kapsamlıdır. Bu nedenle, dünyanın dört bir yanındaki buzullar daha önce görülmemiş oranlarda erimektedir. Karbondioksit gibi sera gazlarının neden olduğu artan sıcaklıklar nedeniyle buzullar ve buzul örtüleri eriyor.

WWF'nin tahminlerine göre, 2100 yılına kadar tüm buzulların şaşırtıcı bir şekilde üçte biri yok olacak. Buzul erimesinin mevcut durumu bilim insanlarını çözüm bulmaya zorluyor. Buzullar dünya nüfusunun önemli bir kısmına tatlı su sağladığı için bu çalışma büyük önem taşıyor.

Buzulların Tatlı Su Depolama Kapasiteleri

Buzullar dünyadaki tatlı suyun önemli bir kısmını sağlar, ancak bu gerçek genellikle göz ardı edilir. Buzul buzu, gıda, enerji, su ve daha fazlası için ona bel bağlayan bir milyardan fazla insanın hayatta kalması için gereklidir. Buzullar aslında dünyanın dört bir yanındaki sıradağlar üzerinde yılan gibi kıvrılıp uzanan devasa nehirler olduğundan, evlerini yakınlarda yapan insanlar için güvenilir bir tatlı su kaynağı sağlarlar. Himalayalar, And Dağları ve diğerleri gibi bazı bölgeler büyük ölçüde buzul suyuna bağımlıdır.

Buzullarda depolanan su yılın en kurak aylarında bile kullanılabilir. Bu olmadan bazı toplulukların yıl boyunca güvenilir su kaynağına sahip olamayacağı ihtimal dahilindedir. Bazı tahminlere göre, buzullar dünyadaki tatlı suyun yüzde 75'ini depolamaktadır.

Buzulların Tabiat Üstündeki Dramatik Etkisi

Buzullar aynı zamanda topografyayı önemli ölçüde değiştirme potansiyeline de sahiptir. Buzullar erozyon yoluyla coğrafyayı parçalara ayırabilir ve şekillendirebilir. Bu erozyonun ardından büyük miktarlarda kaya ve silt birikerek bölgenin fiziksel yapısını değiştirir. Hem parçalama hem de aşındırma aynı tür erozyona hizmet eder. Aşındırma, bir buzulun zımpara kağıdına benzeyen aşındırıcı buz tabanı, üzerinde kayarken ana kayayı öğütüp kazıdığında meydana gelir. Parçalama, bir buzulun ağırlığı altındaki ana kayada çatlakların genişlemesine ve birleşmesine neden olduğunda, daha sonra buzul tarafından taşınan kaya parçalarının kırılmasıyla meydana gelir.

Buzulların buzul çukurları olarak bilinen vadileri oyması alışılmadık bir durum değildir. Dik kenarları ve düz zeminleri olan uzun, U şeklindeki vadiler buzullar tarafından şekillendirilmiştir. Norveç'in fiyortları dünyanın farklı yerlerindeki fiyortlara bir örnektir; buzulların erimesiyle okyanus suyuyla dolan buzul kesimlerinden oluşan bir tür kıyı vadisidir. Buzullar ayrıca sirkler (dairesel havzalar), boynuzlar (keskin kenarlı tepeler) ve aretler (buzul oymalarından oluşan kaya tepeleri) oluşturabilir.

İklim Değişikliği Etkilerinin İncelenmesinde Buzulların Önemi

Buzullar, günümüzde bilim insanlarının elindeki en faydalı tatlı su rezervlerinden ve iklim değişikliğinin en önemli göstergelerinden biridir. Çevre Koruma Ajansı (EPA) tarafından açıklandığı üzere, bilim insanları buzul değişikliklerini sıcaklık ve yağıştaki değişiklikler için bir ölçüt olarak kullanmaktadır. Buzullar iklimin nasıl değiştiğinin değerli bir göstergesidir, çünkü buzlar eridikçe ve yeniden oluştukça sürekli yer değiştirirler. Buzulların erimesine ek olarak, bilim insanları artan deniz seviyelerini izlemek için buz erimesini takip edebilirler. Buzullardaki buzlar eridikçe deniz seviyeleri yükselir.

NASA'nın lazer teknolojisi uzun yıllardır bilim insanları tarafından buz değişimlerini değerlendirmek için kullanılıyor. NASA, lazer ekipmanıyla donatılmış yüksek irtifa uçaklarının bu değişimleri görmek için foton sayma teknolojilerini kullandığını belirtiyor. Deniz buzu, buz tabakaları, buzullar ve diğer donmuş su formları tarafından yansıtılan fotonlar, faaliyetleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için izlenebilir. Artan bilimsel kanıtlar karşısında ulusların iklim değişikliğiyle mücadele için harekete geçip geçmeyeceği sorusuna ancak zaman cevap verebilir.