Yeni bir araştırma, ketojenik diyetin beyin hücrelerinin bağlantı ve iletişim şeklini değiştirerek Alzheimer hastalığının erken evrelerinde sıklıkla görülen hafif bilişsel bozukluğu önlediğini ortaya koydu. Araştırmacılar, bu diyetin benimsenmesinin tam gelişmiş Alzheimer'ın başlangıcını geciktirmenin bir yolu olabileceğini öne sürüyor.
Düşük karbonhidratlı, yüksek yağlı, orta düzeyde protein içeren ketojenik ya da keto diyeti, abartılmasına rağmen halen tartışmalıdır. 'Artıları' sütununda, çalışmalar keto'nun yaşam süresini uzatabileceğini, epileptik nöbetlere karşı koruyabileceğini ve kemoterapi tedavilerini geliştirebileceğini bulmuştur. 'Eksilerine' gelince, beslenme uzmanları bu diyetin uzun vadede temelde sağlıksız olduğunu ve iklim değişikliğine diğer diyetlerden daha fazla katkıda bulunduğunu savunmaktadır.
Kaliforniya Üniversitesi, Davis (UC Davis) araştırmacıları tarafından yapılan yeni bir çalışmanın bulguları büyük olasılıkla bir 'profesyonel' olarak kabul edilecektir. Araştırmacılar, en azından farelerde, keto diyetinin beta-hidroksibütirat (BHB) molekülü seviyelerini artırarak Alzheimer hastalığının başlangıç aşamalarında görülen hafif bilişsel bozukluğu önemli ölçüde geciktirdiğini bulmuşlardır.
Çalışmanın yazarlarından Gino Cortopassi, "Veriler, genel olarak ketojenik diyetin ve özel olarak BHB'nin hafif bilişsel bozukluğu geciktirdiği ve tam gelişmiş Alzheimer hastalığını geciktirebileceği fikrini destekliyor" dedi. "Veriler, bunun Alzheimer hastalığını tamamen ortadan kaldırdığı fikrini açıkça desteklemiyor."
Keto diyeti 1921 yılında epileptik nöbetleri bastırmanın bir yolu olarak hayata geçti ve etki mekanizması gizemini korusa da, özellikle nöbetler tedaviye dirençli olduğunda, çocuk epilepsisi için hala bir tedavi seçeneğidir. Daha yakın zamanlarda, bilişsel işlevleri artırmanın ve Parkinson hastalığı ve ALS gibi nörodejeneratif bozuklukların semptomlarını hafifletmenin bir yolu olarak araştırılmıştır.
Diyetin amacı, vücudun ana yakıt kaynağı olarak glikoz kullanmaktan enerji için yağ yakmaya geçmektir. Glikoz kaynağı vücudun enerji ihtiyacı için çok düşük olduğunda — ki keto diyetinde yenilen çok az miktarda glikoz veren karbonhidrat göz önüne alındığında olan budur — karaciğer yağ asitlerini BHB de dahil olmak üzere ketonlara ayırır. Beyin de dahil olmak üzere çoğu organ ve doku, ketonları alternatif bir enerji kaynağı olarak kullanabilir.
Mevcut çalışmada araştırmacılar, fare beyinlerinin ketoya nasıl tepki verdiğini görmek için farelerin keto diyeti yediklerinde %13 daha uzun yaşadıklarını tespit eden önceki araştırmalarını genişlettiler. Alzheimer hastalığının fare modellerini yedi ay boyunca ketojenik diyetle beslediler ve nöronların bağlandığı ve iletişim kurduğu yerin yapısını ve/veya işlevini değiştirme yeteneği olan bilişsel hafıza ve sinaptik plastisiteyi değerlendirdiler.
Bir keto yemeği ile beslendikten sonra, dolaşımdaki BHB seviyeleri hem erkek hem de dişi farelerde kontrol grubuna kıyasla önemli ölçüde artmıştır. Açlık durumunda, BHB seviyeleri beslenmiş durumdakinden daha yüksekti ve dişilerde önemli ölçüde daha yüksekti.
Cortopassi, "Bu sonuçlar insanlara da yansırsa, özellikle APOE4 gen varyantını taşıyan dişiler Alzheimer için önemli ölçüde daha yüksek risk altında olduğundan ilginç olabilir" dedi.
Araştırmacılar keto ile beslenen farelerin beyinlerini incelediklerinde, beynin hafıza depolama mekanizmasının önemli ölçüde 'kurtarılmış' olduğunu gördüler. Sinaptik plastisite ile ilgili genler yukarı doğru düzenlenmiş, ancak Alzheimer hastalığında ayırt edici bir patoloji olan beta-amiloid plaklarda azalma olmamıştır. Bu durum, diyetin — ya da BHB'nin — etki şeklinin sinaptik plastisiteyi geliştirerek bilişsel işlevi ve hafızayı kurtarmak olduğunu düşündürdü.
Çalışmanın diğer yazarı Izumi Maezawa, "BHB'nin beyindeki tüm sinir hücrelerini birbirine bağlayan küçük yapılar olan sinapsların işlevini iyileştirmek için inanılmaz yeteneklerini gözlemledik" dedi. "Sinir hücreleri daha iyi bağlandığında, hafif bilişsel bozukluktaki hafıza sorunları iyileşir."
BHB diyet takviyesi olarak satın alınabilir. Araştırmacılar, bu aşamada BHB'nin fare hafızası ve bilişsel işlevler üzerindeki etkisinin henüz doğrulanmadığı, bu nedenle muhtemelen BHB'yi henüz toplu olarak satın almaya değmeyeceği konusunda uyarıyor. Keton takviyeleri genellikle güvenli kabul edilse de mide bulantısı, ishal ve mide ağrısı gibi yan etkilere neden olabilirler. Ve içerdikleri ketonlar genellikle tuza (sodyum, potasyum, kalsiyum veya magnezyum) bağlıdır, bu nedenle çok fazla tüketilmesi önerilmez.