Son kazı çalışmaları, bu antik Sicilya kentinin kutsal alanında, ünlü C Tapınağı'nın arkasında yer alan yeni bir küçük tapınağın varlığını ortaya çıkardı. Bu keşif, Kültürel Miras ve Sicilya Kimliği Danışmanı Francesco Paolo Scarpinato tarafından "büyük değer" olarak nitelendirildi.
Selinunte Arkeoloji Parkı'nda yürütülen kazılarda, kutsal alanda, özelliklerine göre daha önce bilinmeyen küçük bir tapınak olduğu anlaşılan bir yapı da dahil olmak üzere yeni binalar tespit edildi. Scarpinato bu bulguların önemini vurgulayarak, Selinunte'deki araştırmaların genellikle yeni ve önemli sürprizler getirdiğini ve bu durumda keşiflerin hesaplanamaz bir değere sahip olduğunu belirtti. Danışmana göre, keşfin büyüklüğü hakkında daha net ayrıntılar, arkeolojik faaliyetlerin yeniden başlayacağı sonbaharda elde edilebilecek.
New York Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü ve Milano Üniversitesi'nden arkeologlardan oluşan bir ekip on yılı aşkın bir süredir Selinunte'de kazılar yürütüyor. Çalışmaları, Akropolis'teki büyük peribolos duvarı içindeki kentsel kutsal alanlara odaklanmış ve burada yerleşim yerlerinin bazı bölümlerini ve büyük ilgi çeken çok sayıda eseri ortaya çıkarmışlardır. Bu son kampanyada, hipotezlerin doğru çıkması halinde kutsal alanın çevresinin yeniden tanımlanabileceği ölçüde kayda değer bir ilerleme kaydedilmiştir.
Son kazı çalışmalarının sonuçları 11 Ağustos Pazar günü Baglio Florio'da, Arkeoloji Parkı Müdürü Felice Crescente ve Selinunte'deki araştırmalara katılan altmış işbirlikçi ve öğrenciden oluşan bir ekibi koordine eden arkeolog Clemente Marconi tarafından halka sunulacak. Sunum, antik kentin kentsel ve dini gelişimine ilişkin keşifler ve üzerinde düşünülen yeni hipotezler hakkında ayrıntılı bir bakış açısı sunmayı vaat ediyor.
Son araştırmalar, Arkaik ve Klasik dönemlerde Yunan dünyasının en önemli kült alanlarından biri olan Akropolis'teki büyük kentsel kutsal alanın çeşitli bölgelerini kapsamaktadır. Bu bağlamda arkeolojik misyon, kuzeybatıdaki büyük anıtsal girişin yanı sıra dairesel bir kuyu ile sikkeler ve değerli bir altın mücevher de dahil olmak üzere çeşitli nesnelerin bulunduğu bir alanı kesin olarak tespit etmiştir.
Bununla birlikte, en dikkat çekici bulgu, daha önce kaydedilmemiş, sütunsuz ve mütevazı boyutlarda küçük bir tapınağa açılan bir yapının tanımlanmasıdır.
Yapısal keşiflere ek olarak, bu yılki araştırmalar R Tapınağı'nın inşasıyla ilişkili ritüel eylemlere de ışık tutmuştur. Bulgulara göre, bu tapınak inşa edildiğinde, çevredeki yapılar temellerine kadar yıkılmış ve bölgeyi "arındırmayı" amaçladığı anlaşılan çeşitli ritüeller gerçekleştirilmiştir. Keşfedilen nesneler arasında "devre dışı bırakılmış" demir bir mızrak ucu (machaira) da yer alıyor, yani silahın saldırı gücünü kaybetmesini sembolize etmeyi amaçlayan bir ritüelde ucu ve bıçağın kenarı çıkarılmış.
Arkeologlardan oluşan ekip, bu yeni keşiflerle, zirvede olduğu dönemde Sicilya'daki Yunan dünyasının en müreffeh ve gelişmiş merkezlerinden biri olan Selinunte'nin evrimine dair yakın gelecekte daha derin bir anlayış sunmayı umuyor. Yeni tapınak, diğer bulgularla birlikte, dini uygulamalar ve kentin mekansal organizasyonu hakkında önemli bilgiler sağlayabilir ve antik çağın bütünüyle korunmuş tek Yunan kenti olan Selinunte'nin tarihinin ve antik Akdeniz'in daha geniş bağlamındaki yerinin yeniden yorumlanmasına yol açabilir.