Dünyanın En Büyük, En Gelişmiş Deneysel Füzyon Reaktörü Faaliyete Geçti

Türünün en büyük ve en gelişmiş füzyon reaktörü, füzyon enerjisinin geliştirilmesinde uluslar arasında yeni bir işbirliği çabasıyla Japonya'da faaliyete geçti.

reaktör

Avrupa Birliği (AB) ve Japonya tarafından yapılan ortak açıklamaya göre, Japonya'nın Ibaraki Eyaletinde bulunan ve bugüne kadar inşa edilmiş en büyük tokamak füzyon reaktörü olan JT-60SA füzyon reaktörü 1 Aralık'ta faaliyete geçti.

Japonya'nın Naka kentinde düzenlenen açılış törenine AB'nin Enerjiden Sorumlu Komisyon Üyesi Kadri Simson ile Japonya Eğitim, Kültür, Spor, Bilim ve Teknoloji Bakanı Masahito Moriyama katıldı ve her ikisi de bu çabayı füzyon teknolojileri yoluyla temiz enerji geliştirmeye yönelik daha geniş bir uluslararası çabanın parçası olarak nitelendirdi.

Ülkeler arasındaki bu tür geniş çaplı işbirliği çabaları arasında, 2025 yılında Güney Fransa'daki tesisinin tamamlanmasıyla birlikte en büyük deneysel tokamak nükleer füzyon reaktörünün yanı sıra dünyanın en büyük ölçekli manyetik hapsetme plazma fiziği deneyini temsil edecek olan ITER de yer almaktadır.

Geçtiğimiz hafta sonunda düzenlenen etkinlikte AB ve Japonya, füzyon enerjisinin geliştirilmesi ve sürdürülmesi için gerekli bilim ve teknoloji alanlarında geleceğin uzmanlarına eğitim verecek olan ve Eylül ayında resmi olarak başlatılan JT-60SA Uluslararası Füzyon Okuluna (JIFS) olan bağlılıklarını da teyit ettiler.

Tamamlanan JT-60SA füzyon reaktörü (Kaynak: Fusion for Energy/QST)
Tamamlanan JT-60SA füzyon reaktörü (Kaynak: Fusion for Energy/QST).

JT-60SA füzyon reaktörü, Japonya'nın AB'li ortaklarıyla birlikte Geniş Yaklaşım anlaşmasının bir parçası olarak üstlendiği üç projeden biridir.

2007 yılı başında imzalanan anlaşma, Japonya'nın ITER'i destekleyen araştırma planının yanı sıra ITER'den sonra füzyon teknolojilerinin geliştirilmesinde bir sonraki adımı temsil edecek bir gösteri santrali olan DEMO'nun ana hatlarını çizmektedir.

Mayıs 2021'de yayınlanan programın faydalarını içeren bir çalışma ile 2020'de Daha Geniş Yaklaşım kapsamında ikinci bir faaliyet aşaması başlatıldı.

Geçen hafta yayınlanan bir AB açıklamasına göre, Japonya merkezli projeler "ITER'i tamamlamayı ve füzyon gücünün gelişimini hızlandırmayı amaçlıyor". Projeler, JT-60SA'nın inşasına ek olarak, önümüzdeki yıllarda ek füzyon reaktörlerinin inşasında kullanılabilecek malzemelerin geliştirilmesine yönelik araştırmaları kolaylaştırmayı ve benzer hedefleri mümkün kılabilecek yüksek performanslı bilgi işlem kaynaklarından yararlanmayı da amaçlıyor.

Projeler ayrıca ITER'in kontrolü için bir uzaktan operasyon tesisi inşa etmeyi amaçlamaktadır.

Füzyon enerjisi en umut verici enerji kaynaklarından biridir çünkü karbondioksit üretmez; bu da Biden'ın Başkanlık Kararnamesi 14057 ve ABD'nin 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşma planlarını detaylandıran Federal Sürdürülebilirlik Planı'nda belirtilen net sıfır emisyona ulaşmaya yönelik daha geniş hedefler açısından önemli bir değerdir.

Biden'ın planı, füzyon enerjisi gibi temiz güç kaynaklarının yanı sıra, federal altyapının sıfır emisyonlu araçlara dönüştürülmesinin yanı sıra karbon kirliliği içermeyen elektrik, enerji tasarruflu altyapı ve diğer enerji tasarrufu sağlayan teknolojilerin uygulanmasını gerektiriyor.

Daha temiz ve enerji açısından daha verimli bir gelecek vaat etmesine rağmen, füzyon enerjisine yönelik olumsuz görüşler, özellikle Japonya gibi ülkelerde küçük aksaklıklara yol açmıştır.

Kyoto Üniversitesi tarafından 2020 yılında yapılan bir araştırmaya göre, çevrimiçi bir ankete katılan 1.000 kişiden sadece %40'ı "nükleer füzyon" terimine aşina iken, katılımcıların %86'sı nükleer füzyon ile nükleer enerji arasında hiçbir ayrım yapmamıştır. Ayrıca, katılımcıların %60'ından fazlası nükleer füzyonun "tehlikeli" olduğuna inanırken, yarıya yakını bu terimi gördüklerinde endişe hissettiklerini söylemiştir. Buna karşılık, katılımcıların %6'sından daha azı nükleer füzyonun kontrolsüz bir zincirleme reaksiyona yol açamayacağının farkında olduğunu belirtmiştir.

Nükleer füzyon savunucuları, füzyona karşı devam eden yaftalamaların aksine, füzyon reaksiyonu güç kaynağı devreden çıkar çıkmaz durduğu ve radyoaktif atık madde üretmediği için bir enerji üretim kaynağı olarak güvenli olduğuna işaret etmektedir.

AB açıklamasında "Bu özellikleri nedeniyle füzyon, enerji arzı ve çevre sorunlarını aynı anda ele alan yeni nesil enerji kaynaklarından biri olarak nitelendirilmektedir" denildi.

2050'ye kadar net sıfır emisyona ulaşmaya yönelik uluslararası çabalara ilişkin daha fazla bilgi Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IA) web sitesinde bulunabilir.