Arkeologlar 1960'larda Portekiz'in Sado Vadisi'nde mezardan çıkarılan antik insan iskeletlerinin fotoğraflarını yeniden inceledikten sonra 8.000 yıllık bu kalıntıların gömülmeden önce bilinçli bir mumyalama uygulamasından geçtiğini açıkladı. Bu bulgu kalıntıların Avrupa'da başlayan Mezolitik mumyalamanın en eski kanıtı olduğunu söylüyor. Hatta dünyadaki en eski mumyalama örneğidir.
Antik Mısır'dan çok daha önce
Dünyada mumyalamanın en ünlü bölgesi olan Antik Mısır'da bilinçli mumyalamanın en eski kanıtı yaklaşık 5.500 yıllıktır. Bununla birlikte, araştırmacılar mumyalamanın tarih öncesi zamanlarda çok daha yaygın olduğuna ve aslında çok daha eski olduğuna inanıyor. Ancak mumyalanmış dokunun kırılgan doğası nedeniyle kanıt bulmak zordur.
Neyse ki akıllıca tasarlanmış teknikler çürümüş bir insan kalıntısının ölümünden sonra mumyalanıp mumyalanmadığını görme şansı sunabiliyor. Güney Portekiz'deki Sado Vadisi'nde, Arapouco ile Poças de S. Bento yerleşimlerinde 1958 ve 1964 yılları arasında yapılan kazılar, 8.000 ila 7.000 yıl öncesine ait 100'den fazla iskeleti ortaya çıkardı. Ne yazık ki, fotoğraflar, yerleşim planları ve arazi çizimleri dahil bu olağanüstü buluntulara dair özgün belgelerin çoğu kaybolmuştu.
Ta ki Lizbon'daki Open University'de bir arkeolog bir kütüphane arşivini incelerken üç rulo filmle karşılaştı. Doğrulanan fotoğraflar üzerinde uygulanan arkeothanatolojik analiz ile cesetlerin gömülme pozisyonları canlandırıldı. Cesetler 1961 ve 1962'de mezardan çıkarılan 13 bedene ait. Doğal çürüme sürecine dair bilgileri kullanan bu yöntem, insanların ölüleriyle tarih boyunca nasıl ilgilendiğini daha iyi anlamayı mümkün kılıyor.
Nasıl mumyalama yaptılar?
Sado Vadisi'deki antik kemiklerin mekansal dağılımına ek olarak insan cesetlerinin gömülme pozisyonları ayrıştırma deneyleri ile keşfedildi. Tüm bu gözlemler kalıntıların bir kısmının mumyalanmış olduğuna işaret etti. Yumuşak doku kalmamasına rağmen, cesetlerin dizleri bükük göğse bastırılmış biçimde gömülmesi, kemiklerin etrafında tortul dolgu varlığı ve dezartikülasyon (eklemden kopma) yokluğu gibi dolaylı kanıtlardan yola çıkarak bu sonuca varıldı. Mumyalama yapılmadan gömülen bir ceset hızlıca çözülerek zayıf eklem yerlerinden parçalanır ancak mumyalanmış bedenlerde eklemler korunur.
Gömülmeden önce kurutulan cesetler yavaş yavaş halatla sıkılarak uzuvların yerinde tutulması ve cesetlerin istenen pozisyona getirilmesi sağlandı. Amaç hem mezara ulaşımı kolaylaştırmak hem de gömüldükten sonra vücudun biçimini korumaktı. Doğrudan yumuşak doku kanıtı olmamasına rağmen artık tarih öncesi mumyalamanın dünya çapında önceden düşünülenden çok daha yaygın olduğuna inanılıyor.
Sado Vadisi mezarlarının şimdiye dek keşfedilen dünyanın en eski mumyalarını içerip içermediği bir süre tartışılacak. Ancak dünyanın onaylanmış en eski mumyaları Şili kıyılarında bulunan 7.000 yıllık Chinchorro mumyalarıdır. Yine de bundan çok daha önce avcı-toplayıcı topluluklarda bile insanların ölülerini mumyaladığı açıktır.