İstilacı bitki türleri hakkında konuşacağız. Bitkilerin ve tohumların dünya genelinde büyük çapta yayılmalarının istenmeyen bir yan etkisi de "istilacı" türlerin yer değiştirmesidir. Uygun bir çevreye ve avcıların bulunmadığı bir ortama sahip yabancı kıyılara getirilmiş bitkiler genellikle hızla o bölgenin bir parçası olacak şekilde uyum sağlamıştır. Bunların arasında hazır bir tozlaştırıcıya ya da tohumlarını yaymak için uygun bir ortama rastlayanlar süratle yayılabilmiştir. Bazı durumlarda, yeni koşullar, bitkiyi, yeni yaşam alanında doğal habitatında olduğundan daha başarılı kılmıştır.
İstilacı Bitki Türleri Ne Demek?
Bir bitki, belirli bir bölgenin doğa florası içerisinde karışıklığa neden oluyorsa, istilacı olarak addedilir. Örneğin, Clematis vitalba (akasma), anavatanı Güney, Batı ve Orta Avrupa'nın zararsız bir tırmanıcısıdır. Ancak 1930'larda Yeni Zelanda'da doğal olarak yayılmaya başladığından beri, önüne çıkan 20 metrelik ağaçları yok ederek çalılıklara ve ormanlara zarar vermiştir.
Bitki avcıları ya da bitki avcılarıyla çalışan botanik bahçeleri ve fidanlıklar, yabancı bitkilerin başka bölgelere girişlerinde başrolü oynamışlardır. Örneğin, Avustralya kartopu bitkisi Pittosporum undulatum başlangıçta, İngiliz kolonilerindeki botanik bahçesi ağı vasıtasıyla yayılmıştır. Bitki 1870'te Jamaika'nın Cinchona Botanik Bahçeleri'ne getirilmiştir ve günümüzde nispeten bozulmadan kalmış olan dağ yağmur ormanlarını istila etmektedir.
Bitki, adanın yerli ağaçlarının çoğuna göre daha erken çiçeklenmekte ve meyve vermekte, dolayısıyla tozlaştırıcılar için oldukça düşük bir rekabet söz konusu olmaktadır. Tüm bu etmenler bu bitkiyi yeni topraklarda oldukça başarılı hale getirmiştir. Jamaika'yı istila etmesinin yanında bu bitki, doğal yayılış alanının dışında olan Güney Afrika'da, Avustralya'nın bazı kesimlerinde ve Hawaii'de de sorun haline gelmiştir.
İstilacı bitki türleri – Lantana camara (ağaç minesi)
Lantana camara'nın parlak renkli çiçekleri, onu Orta ve Güney Amerika'dan Avrupa'ya ulaştığında popüler bir bahçe çiçeği yapmıştır. Sömürgeci kuvvetler tropikal bölgelere kadar genişledikçe bu bitki de geniş bir alana yayılmıştır. Bugün bu bitki, elliyi aşkın ülkede bir sorun olarak görülmektedir. 1880'de Güney Afrika'ya getirildiğinden beri doğal ormanları, fidanlıkları, aşırı otlatmaya maruz kalmış ya da yanmış bozkırları (otlak), bağları, kayalık yamaç ve arazileri istila etmiştir. Bu bitki, 1938 yılında Galapagos Adaları'ndan biri olan Floreana Adası'na bir süs bitkisi olarak geldi. 1970'ten itibaren, Scalesia pedunculata ve Croton, Macraea ve Darwiniothamnus'un kuru vejetasyonunun yerine geçti.
Galapagos'un en küçük adası olan Floreana'ya endemik Leocarpus pinnatifdus'un üç popülasyonundan ikisi ve Scalesia villosa'nın bir popülasyonu, istilacının ilerlemeye devam etmesi durumunda yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Eğer Lantana Cerro Pajas'ın krater bölgesine ulaşırsa, Galapagos Adaları'nda koyu sokumlu fırtına kuşlarının dünya üzerindeki son yuvalama alanını tehdit altına alacak. Lantana'nın sık dikenli çalıları kuşların üreme alanında yuva yapmalarını engelleyecektir.
İstilacı bitki türleri – Rhododendron ponticum (mor çiçekli ormangülü)
Rhodedendron ponticum da bir süs bitkisi olarak getirilmiştir. Kökeni Güneydoğu Avrupa ve Batı Asya olan bitki, 1793 yılında Kew'a geldi ve kısa süre içerisinde Charles Loddiges adında bir bahçıvan tarafından yayılmaya başladı. Varlıklı Victoria aristokratları bu bitkiyi, mülklerinde sülünler için bir perde olarak kullandı. Ancak bitki bu bahçelerden çıkarak asidik topraklı yarı doğal ormanlık alanları istila etti.
Rhodedendron cinsinin üyeleri nadiren istilacıdır fakat bu üye istisnaidir. Karışık meşe ormanlarına hızlıca girerek yosunları, otsu ve bodur çalı katmanlarını gölgesi altında bırakır. Tek bir Rhododendron ponticum bitkisi, toprağa dokunduğu yerde köklenen dallarıyla 100 metrekarelik bir alanı kaplayabilir. Bir İngiliz adası olan Lundy'de, Rhododendron ponticum Lundy lahanasını ve ondan beslenen pire böceğini tehdit etmektedir. Sarp uçurumlarda ve akarsu oyuklarında yetiştiğinden, bölgeyi bu istilacıdan temizlemek hayli zordur. 1997 yılında, yalnızca bir hektar alanın temizlenmesi 226 saatlik bir çalışmayla mümkün olabildi.
İstilacı bitki türleri – En yayılması türler
Imperata cylindrica: Kındıra
73 ülkede istilacı olarak rapor edilmiş bu Güneydoğu Asya yerlisi, çam ormanlarını, kumulları, sulak alanları ve çayırları istila etmektedir. Yabani, yeşil tipine kıyasla daha az istilacı olduğu düşünülen Japon kan otu adlı kırmızı uçlu formu bahçelerde yetiştirilmektedir. Bilim insanları bu iki formun hibritleşerek daha soğuk bölgelerde yetişebilecek dirençli bir istilacı versiyonun meydana gelmesinden endişelenmektedirler.
Fallopia japonica: Japon çoban değneği
Bu bitki, Birleşik Krallık, Avrupa, Avustralya, Yeni Zelanda ve Kuzey Amerika'da başlıca zararlılarından biri haline gelmiştir. Sık diziler oluşturur ve düzeni bozulduğunda yer altındaki gövdelerini birkaç metre uzatırlar. Böylece bitki sorunun kaynağından uzak yeni bir popülasyonun temellerini atma olanağına kavuşur. Bu kurnazca yetenek, bitkinin kimyasallarla bile olsa bertaraf edilmesini oldukça zor bir hale getirir.
Eichhornia crassipes: Su sümbülü
Dünyanın en zararlı yabancı otlarından biri olarak kabul edilmesine rağmen bu Brezilya yerlisi, bahçe havuzlarında sıklıkla süs bitkisi olarak yetiştirilmektedir. Süngerimsi, yüzen sapların üstüne leylak rengi büyük çiçeklere sahiptir. Göllerinden kanallara kadar tüm tatlı su ortamlarında yaşayabilir. Hızla üremesi nedeniyle tekne trafiğini bile durdurabilir.
Hiptage benghalensis
Bu bitkinin cazibeli, hoş kokulu çiçekleri onun tehlikeli tabiatını gizler. Bu tırmanıcı, ağaç kanopilerinde yetişir ve yerel vejetasyonun gelişmesiin engeller. La Reunion, Mauritius, Hawaii ve Florida'yı istila ettiği rapor edilmiştir. IUCN tarafından dünyanın en azılı 100 istilacı organizmasından biri olarak kabul edilmektedir.
Heracleum mantegazzianum: Dev tavşancıl otu
Devasa yaprakları ve 3 metre boyundaki çiçek durumları sayesinde bu bitki kendini diğerlerinden ayırır. Tohum verimi ve dağımı son derece yüksektir. Ormanlarda ve su yolları boyunca yetişen yerel bitkileri yerlerinden eden bir kanopi oluşturur. Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri'nde istilacı olan bu bitkinin içeriğindeki kimyasal maddeler insan derisini tahriş ederek kalıcı bir iz bırakabilir.