Hayır, Twitter'da uzun saatler geçirmek, Instagram'da gezinmek veya arkadaşlarınıza mimler göndermek, muhtemelen size bir boynuz vermeyecek (Yine de hala sağlığınız için iyi değildir). Nature: Scientific Reports'ta yayımlanan 2018'e ait bir makale bu hafta endişe verici uyarılarla yeniden ortaya çıktı.
İddialara göre boynumuzu akıllı cihazlara dikmek başımızın arkasında boynuz benzeri çift kemikli çıkıntılara neden oluyor. Bununla birlikte, çalışma aslında cep telefonu kullanımını hiç ölçmüyor ve halihazırda boyun ağrısı çeken kayropraktik hastalardan oluşan bir popülasyonu kullanıyor. Testte kontrol yöntemi olarak sağlıklı bireyler bulunmuyor.
Telefonların Başımızda Boynuz Çıkardığı Bilimsel Değil
Çalışma son zamanlarda dikkat çekti, çünkü 13 Haziran'da yayımlanan ve modern yaşamın insan iskeletini nasıl değiştirdiğiyle ilgili daha büyük bir BBC hikayesine dahil edildi. Avustralya medyası ve Washington Post makaleyi vurguladılar; "Gençlerin kafataslarında boynuz çıkıyor. Araştırmalar telefon kullanımı suçluyor." Ancak birçok kişi bulguların küçümseyici olduğunu açıklamak için sosyal medyaya başvurdu.
2018 makalesinde gençlerde boynun hemen arkasında, kafatasının arkasından çıkan bir kemik çıkıntısından bahsedilmekte. Bununla ilgili olarak genişlemiş dış oksipital çıkıntısı (EOP) prevalansı tartışılmış. Ayrıca erkeklerde daha yüksek oranda genişlemiş EOP görülmüş. Çalışmanın yazarları, Avustralya'daki Sunshine Coast Üniversitesi'nden biyomekanik uzmanları olan David Shahar ve Mark Sayers, "… modern teknolojilerin ve elde tutulan cihazların kullanımı sırasındaki fiziki duruş, kraniyallerin geliştirilmesinden öncelikle sorumlu olabilir." dedi
Çalışmada Göze Çarpan Sorunlar Var
Ancak Kristina Killgrove tarafından bildirdiği gibi, Shahar ve Sayers'ın çalışmasında birçok göze çarpan sorun var. Birincisi, Shahar yalnızca geçtiğimiz on yıl içerisinde hastalarda bu tip büyümeleri gördüğünü iddia ediyor fakat BBC raporunda "Yakın zamana kadar bu tip büyümenin son derece nadir olduğu düşünülüyordu" deniliyor. Özellikle antropologlar ve arkeologlar ise aslında öyle olmadığını söylüyorlar.
Wisconsin Üniversitesi'nde bir paleoantropolog olan John Hawks, "Harici oksipital çıkıntı, antropolojide iyi çalışılmış bir özelliktir ve farklı popülasyonlardaki sıklığı hakkında çok şey biliyoruz. Bu makale bunların hiçbirini göstermiyor. "
North Carolina Chapel Hill Üniversitesi'nde bir arkeolog olan Killgrove, bu boynuzların erkeklerde daha sık görüldüğünün "yüzyıllardır" iyi bilindiğini ve bu çıkıntıların sıklıkla erkek iskeletlerini tanımlamak için kullanıldığını belirtiyor. Derby Üniversitesi'nden bir biyo arkeolog olan Nivien Speith ise bu iskelet boynuzlarını almanın birçok yolu olduğunu açıklıyor.
Killgrove, "Çalıştığım ortaçağ iskeletlerinde bir sürü genişlemiş EOPS gördüm," dedi. "Genetik etiyolojisi bilinmeyen basit bir kemikli büyüme olabiliyor. Bazense bölgeye gelen darbelerle de ortaya çıkabiliyor."
Uzmanlar, 2018'deki çalışmada kullanılan örnek popülasyonla ilgili sorunları da dile getiriyor. Uzmanlara göre genişletilmiş EOP'lar ile telefonun neden olduğu boyun ağrısı arasında net bir korelasyon kurmak için, Shahar ve Sayer'ın, çalışmalarında hiç acı çekmeyen insanları da içermesi gerekirdi. Çalışmadaki tüm bireyler (toplam 18 ila 86 yaş arasında 1.200 kişi) aynı kayropraktik kliniğindeki hastalardı. Killgrove, yazarın muhtemelen zaten boyun ağrısından muzdarip ve tedavi arayan insanlardan oluşan bir grup toplamış olduğuna dikkat çekiyor.
Araştırmada Cep Telefonu Kullanımı Ölçülmüyor
Yazarlar çalışmalarında aslında cep telefonu kullanımını ölçmediler. Yalnızca iddialarını tamamen spekülatif hale getirdiler. Bu nedenle kafa röntgeni analiz edilen kişilerin herhangi birinin cep telefonu kullanımını bilmeden, cep telefonu kullanımı ile kafa morfolojisi arasındaki korelasyon hakkında bir sonuç çıkarmanın bilimsel olmadığı söyleniyor.
Diğer uzmanlar, telefonun neden olduğu kemik büyümesi kavramını sorgulayarak, zayıf duruşun iskeletten ziyade kas stresi gibi şeylere neden olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu vurguluyor. Buna göre duruş yalnızca boynumuzda dejeneratif disk hastalığına neden olacaktır.
Makalenin verilerindeki tutarsızlık belki de en büyük tartışma konusu oldu. Buna göre erkeklerde boynuz görülme olasılığı kadınlarda olduğundan 5.48 kat daha fazla. Ancak çalışma için hazırlanan tabloda 18-29 yaş arası genç kadınlarda "boynuzların daha sık görüldüğü" belirtilerek verilerde bir çelişki ortaya çıkarılıyor.
Şimdi bu uzmanlar, bu derece sorgulanabilir hatalarla dolu bir çalışmanın nasıl viral olduğunu merak ediyor. Cep telefonu kullanımının bedenlerimizi değiştirmesi hala mümkün olsa da, sağlam kanıtlar olmadan kafamızda boynuz çıkardığını iddia etmek doğru değil.