Bir İsrail ya da Yahudi mitolojisi var mı?
Yahudilerin bilindik kutsal olaylarının birçoğu Kutsal Kitap'ın ilk beş bölümünü oluşturan Tevrat'ta bulunur. Bunlar, geleneksel olarak Mısır'dan Çıkış'ta anlatılan olaya göre, mucizevi bir şekilde Kızıl Deniz'i ikiye ayırarak İbranilerin Mısır'dan çıkıp Kenan'a, İbrahim'e vaat edilen topraklara ulaşmalarına önderlik eden Musa'ya mal edilmiştir (bu vaat İshak ve Yakup-İsrail ile tekrar teyit edilmiştir).
Tevrat'ın ilk bölümü Yaratılış, diğer birçok mucizevi olay arasında, dünyanın Yahveh tarafından yaratılışını, Adem ile Havva'nın ilk günahını, Cennet Bahçesi'nden kovuluşlarını ve Nuh tufanını da anlatır. Mısır'dan Çıkış'ta anlatılanlar gibi Yaratılış'ta sözü edilen tüm bu olayların önemli mecazi veya ruhani anlamları vardır.
Tevrat, MÖ 950-400 arasında, sürgün dönemindeki Mezopotamya'da yaşananlar dahil çeşitli kültürlerle olan ilişkilerin etkisi altında çeşitli safhalarda doğdu. Tevrat'ın içerdiği olayların çoğu, tek tanrı, Yahveh tarafından seçilmiş halkın, yani İsraillilerin "Vadedilmiş Toprakları" fethetmesini haklı kılmayı ele alır.
Tek tanrı kavramı (Yahudilikten gelen) hem Hıristiyanlığın, hem de İslam'ın da merkezinde yer alır. Bu üç din de aynı Tanrı'ya tapar ve ortak izleri başlangıçtan İbrahim Peygamber'e kadar ulaşır.
Hz. İbrahim kimdi?
Üç büyük tek tanrılı dinin peygamberi İbrahim (doğduğunda adı Abram'dır ve sonradan Abraham / İbrahim adını alır) Mezopotamya'daki antik Ur şehrinde yaşayan Terah isimli bir adamın oğludur. Tektanrıcılık bağlamında taşıdığı hakiki rol, babasının meslek icabı yaptığı putları çocukken kırdığında açıklığa kavuşur. Sonra, ailesi ile birlikte Kenan'a yolculuğa çıktıklarında gerçek arayışı başlar.
Yahveh ona görünür, teşvik eder ve yücelik vaat eder: "Senden büyük bir ulus yaratacağım." Mısır'da vuku bulan kıtlık döneminden sonra Abram ile karısı Saray, Kenan'a dönmüşler, Abraham Hebron şehrinde Yahveh için sunaklar yapmıştır. Yahveh, tekrar görünmüş ve ona, dört yüz yıllık bir dönemden sonra Kenan topraklarının tamamını vaat etmiştir.
Saray kısır olduğu için Abram Hacer adlı bir köleyi eş olarak alır. Hacer bir süre sonra İsmail'i doğurur.
İbrahim doksan dokuz yaşındayken Yahveh ona, "Birçok ulusun Babası" anlamında Abraham (İbrahim) ismini, karısı Saray'a da "Prenses" anlamında "Sarah (Sare)" ismini vererek İbrahim ile kutsal bir sözleşme yapar. Yahveh, bu sözleşmenin işareti olarak, İbrahim'in takipçisi olan bütün erkeklerin sünnet olmalarını emreder. Bu, Tanrı'ya itaatin ve en önemlisi de sağlıklı olmanın uygulamasıdır.
İbrahim ile İsmail, kendilerini hemen sünnet ederler ve (kendilerinin İbrahim'in soyundan geldiğine ve sözleşmenin velinimetleri olduğuna inanan) Yahudiler ile Müslümanlar, bu töreni o zamandan beri uygulamaktadırlar. Hristiyanlıkta sünnet gereksiz görülmüştür zira İsa'nın kendini tüm insanlık için kurban ettiğine inanılır.
Yahveh, Sare'nin kısırlığına ve yaşlılığına rağmen bir çocuğu olacağını, İshak'ı doğuracağını söyledi. Bu gerçekleştikten sonra Sare, Hacer ile İsmail'i uzaklara gönderdi. İbrahim'in vârisi, yeni çocuk İshak olacaktı fakat Yahveh, İsmail'in büyük bir ulusun babası olacağını vaat etti. Bu, İslam ulusu olacaktı.
Yahveh, İbrahim'in sadakatini, oğlunu kendine kurban etmesini isteyerek test ettiğinde İshak daha çocuktu. Yahveh'e daima inançlı olan peygamber oğlunu kurban etmeye razı oldu fakat tam gerekeni yapmak üzereyken mucizevi şekilde oğlanın yerini bir kuzu aldı. Bazıları bu itaat ve kurban eylemini, sünnet ile bağdaştırmıştır.
Sare 127 yaşındayken Hebron'da öldü. İbrahim 175 yaşında öldü. Oğulları İshak, kendi oğlu Yakup ile birlikte, Vaat Edilmiş Topraklar için cesurca mücadeleye atıldı. İsmail, Arabistan'da İslami bir inanışın merkezi olacaktı.