Domates: Zehirli Bir Besinden En Popüler Meyveye

Domatesler başta kırmızı değildi. And Dağları'ndan alınıp yetiştirilen ilk domatesler sarı ve turuncuydu ve muhtemelen cherry boyutundaydı.

domates
(Fotoğraf: Maurizio Di Iorio)

Domates ilk olarak Aztekler ve İnkalar tarafından MS 700 gibi nispeten yeni bir tarihte yetiştirildi. İlk domatesler yabani olarak And Dağları'nda büyümüştür. O yerler şimdi Peru, Bolivya, Şili ve Ekvador olarak biliniyor. Domates bu nedenle Amerika'ya özgü kabul edilir. Avrupalıların bu meyveyle tanışması kaşiflerin yeni toprakları keşfetmek için yola çıktığı 16. yüzyılda oldu. Ancak zehirli kabul edildiğinden 200 yıl boyunca uzak durdular.

Domatesin Tarihi

16. yüzyılın başlarında Meksika ve Mezoamerika'nın diğer yerlerindeki keşif gezilerinden dönen İspanyol fatihler, domates tohumlarını Güney Avrupa'ya getirdi. Bazı araştırmacılar tohumların İspanya adına Meksika'yı işgal eden Hernan Cortes tarafından 1519'da süs amacıyla Avrupa'ya getirildiğine inanır. Bu zaman zarfında domatesin en iyi sıcak ülkelerde yenildiği düşünüldü. Avrupa'da soğuk iklimde yetiştirilenler bu yüzden 1800'lerin sonlarına kadar yenilmedi, daha ziyade bahçeye süs amaçlı ekildi. İngiliz bahçıvanlar onları sadece meyvesinin güzelliği için büyüttü.

Domates En Başta Nasıl Görünüyordu ve Ne Renkti?

Domatesler başta kırmızı değildi. And Dağları'ndan alınıp yetiştirilen ilk domatesler sarı ve turuncuydu ve muhtemelen cherry boyutundaydı. Seçici yetiştirme ile zamanla geride yalnızca kırmızı domates kaldı. Olgunlaşan domatesten yayılan etilen adındaki kimyasal, yeşil meyveyi kırmızıya döndürür. Etilen kokusuz ve tatsızdır ve çıplak gözle görülmez. Domatesin bugün yaklaşık yedi farklı rengi var.

Domatesin Zehirli Kabul Edilmesi

Tabak ve sofra takımlarının 1500'lerdeki üretilme şekli nedeniyle çoğu Avrupalı domatesin zehirli olduğunu düşündü. Zenginler o zamanlar kurşun içeriği yüksek kalaydan yapılmış sofra takımları kullanıyordu. Domates gibi asit oranı yüksek yiyecekler kurşunun yiyeceğe sızmasına neden olarak kurşun zehirlenmesine ve ölüme neden oluyordu. Tahtadan yapılmış tabaklardan yemek yiyen yoksulların ise böyle bir sorunu yoktu ve dolayısıyla domatese karşı isteksiz olmadılar. 1800'lü yıllara kadar domateslerin sadece yoksullar tarafından, özellikle de İtalyanlar tarafından yenmesinin nedeni buydu.

Bununla birlikte tek sebebi kurşun zehirlenmesi olmadı. Meyve henüz Kuzey Amerika sofralarına gelmeden önce tropan alkaloidi adında toksin içeren zehirli Solanaceae familyasından ölümcül itüzümü olarak sınıflandırılmıştı. Domatese dair en eski Avrupalı referanslarından biri ona "altın elma" diyen ve adamotu olarak sınıflandırarak itüzümü ile afrodizyak kategorisine ekleyen İtalyan bitki uzmanı Pietro Andrae Matthioli'ne aittir. Domatesin zehirli olmadığının anlaşılması uzun zaman alacaktı.

Domates Nasıl Popülerleşti

Peki 1800'lerde ne değişti? Birincisi ve en önemlisi Avrupa'dan Amerika'ya yapılan kitlesel göç ve kültür karışımıdır. Birçok İtalyan-Amerikalı domates yerdi ve bu meyveyi yanlarında getirdi. Ama belki de eşit derecede önemli olan pizzanın icadı oldu. Domates sossuz pizza yoktur ve pizza 1880'lerin sonlarında Napoli çevresinde icat edildi.

Hikayeye göre pizza, Napolyon'un İtalya'yı fethetmesinden sonraki ilk İtalyan hükümdar olan Kraliçe Margarite'nin ziyaretini kutlamak isteyen Napoli'de bir lokantacı tarafından icat edildi. Restoran sahibi pizzayı yeni İtalyan bayrağının renklerini temsil eden üç malzemeden yaptı: Kırmızı, beyaz ve yeşil. Kırmızı domates sosunu, beyaz mozzarella peynirini ve yeşil fesleğen tepesini simgeledi. Böylece Pizza Margherita doğdu ve hala standart pizzadır.

Domates, Amerika Birleşik Devletleri'nde Amerikan İç Savaşı döneminden önceki zamanlara kadar mutfak sebzesi olarak görülmedi. Bu noktadan sonra domates dünya çapında mutfakların temel ögesi haline geldi. Her ülkenin kendi domates tarihi var ve günlük yemekte nasıl kullanıldığı değişiyor. Dünyada her yıl 40 milyon ton domates tüketildiğinden domatesin insanların yeme alışkanlığı üzerinde en büyük etkiye sahip meyve ve hatta besin olduğu söylenebilir.

Domates İsminin Kökeni

Domates (Solanum lycopersicum), itüzümü ailesinin çiçek açan bir türüdür. Aztekler meyveye "tomatl" dedi (Nahuatl dilindeki adı). Ardından karaya ayak basan İspanyollar "tomate" adını türettiler. Oradan İngilizce'ye "tomato" olarak geçti. Kelime Aztekçe şişmek, kabarmak anlamına geliyor. Biz de Türkçe'nin sesine uygun olması için domates dedik. Domatesler bugün dünya çapında sayısız çeşide sahip: Yadigarı, Roma, kiraz domates vb. gibi.