Elektrikli arabanın icadı ve 190 yıllık tarihi gelişimi

La Jamais Contente
La Jamais Contente elektrikli otomobili, 1898.

Elektrikli arabalar bugün Batılı ülkelerde satışı en hızlı artan taşıtlardan biri. Ancak birçok insan elektrikli otomobillere dair çok az şey biliyor ve elektrikli arabanın nispeten yeni bir araç türü olduğunu düşünüyor. Elektrikli arabanın tarihi aslında insanların elektrik ve taşıma ile ilgili deneyler yaptığı 19. yüzyılda başladı. Öyleyse elektrikli otomobilin icadına ve tarihine yakından göz atalım.

Elektrikli arabanın ilk yılları

1897'de New York sokaklarında kullanılan ilk elektrikli taksilerden biri.
1897'de New York sokaklarında kullanılan ilk elektrikli taksilerden biri.

Macaristanlı fizikçi ve mühendis Anyos Jedlik'in 1828'de bir elektrikli taşıt minyatürü ürettiği biliniyor. Diğer yandan İskoç bir mucit olan Robert Anderson ise 1830'larda (1832 ile 39 arası) bilinen ilk elektrikli taşıtı üretmiştir. Galvanik hücreli bataryalar henüz şarj edilebilir olmadığından kullanışlı değildi ancak ilk adımdı. Yaklaşık yıllarda Hollanda'dan Sibrandus Stratingh 1835'te üç tekerli bir elektrikli taşıt tasarladı. Yani ilk arabaların çoğu aslında elektrikliydi. Bunlar, biraz elektrik yüküyle kısa mesafe giden taşıtlardı. Büyük çubuk benzeri cihazla yönlendirildiler.

Bir başka İskoç Robert Davidson 1841'de bir elektrikli lokomotif yaptı. 6 ton yük altında 6 km hızla 2,5 km yol alabilen bir taşıttı. Ardından bataryaları değiştiriliyordu. Bu etkileyici performans, işleri buhar makineleri olan tren yolu çalışanlarını harekete geçirdi. Davidson'ın Galvani adını verdiği makinesini parçaladılar.

Fransız fizikçi Gaston Plante'un 1859'da şarj edilebilir pili icat etmesiyle elektrikli arabalarda yeni bir çağa geçildi. 1880'lerde otomobile olan ilgi arttı ve elektrikli otomobillerin bunda başı çekeceği açıktı. Bu yüzden pil teknolojisine dair gelişmeler sürdü ve 1881'deki elektrikli arabalar tek şarjla kent içinde belirli bir mesafeyi gidebilir oldu. Mercedes gibi ünlü markaların bazı ilk otomobilleri elektrikliydi.

ABD'de yaşayan İskoç William Morrison 4 beygir gücünde, önden çekişli, 32 km hız yapabilen ve 80 km'de bir şarj edilen 24 pil hücreli bir elektrikli araba üretti ve 1888 kent karnavalında sergiledi. 1894'de "Electrobat" ile ilk ticari elektrikli araba girişimi tarihe geçti. ABD'li Pedro Salom and Henry G. Morris tasarımlarını geliştirdi ve 1896'da benzinli Duryea araçlarına karşı giriştiği 8 km'lik yarışı kazanarak ses getirdiler.

İkili o yıl ortak oldu ve elektrikli taksi işine girdi. New York, 1897'de tüm taksi filosunu elektrikli yaptı. 1900'ün başında yalnızca New York'ta 600'den fazla elektrikli taksi vardı. Bir buz pisti taksiler için pil değişim istasyonuna çevrildi. Avrupa ve ABD'de birçok kent, toplu taşımada elektrikli otomobiller kullanmaya başladı.

Michelin lastikleri ve torpido gövdesiyle La Jamais Contente.
Michelin lastikleri ve torpido gövdesiyle La Jamais Contente.

1898'de La Jamais Contente ("Asla Tatmin Olmayan") adlı bir elektrikli otomobil 109 km/saat hıza çıkarak dünyanın en hızlı otomobili oldu. Doğrudan tahrikli 25 kW motorlar 67 beygir güç üretti. Böyle bir aşamada elektrikli otomobilin giderek büyüyen otomobil pazarına hakim olacağı açıktı. 1900'de yoldaki tüm araçların %30'u elektrikliydi.

İlk hibrit araba

1900 model ilk hibrit araba Porsche "Semper Vivus".
1900 model ilk hibrit araba Porsche "Semper Vivus".

Ancak 1899'da insanlar benzinin aslında daha uzun menzil sunduğunu fark ettiler. Elektrikli otomobilin işlevselliğini benzinli araçla birleştiren ilk hibrit araçlar üretildi. Porsche otomobil şirketi 1900'de Semper Vivus (Latince "Her Zaman Canlı") adında hibrit bir modelle geldi. Elektrik bataryası tükendiğinde benzinli motora geçiş yapılıyordu ve teknolojiye Lohner-Porsche sistemi adı verildi. Ancak bu dönemde otomobiller hala kısa mesafe yol alıyordu ve uzun yolculuklarda yaygın seçenek trenlerdi.

Petrol 40 yıl önce keşfedilmişti ancak henüz geniş çapta dağıtıma sunulmamıştı. Bu yüzden elektrikli arabaların maliyeti daha düşüktü. Dahası hem marş krankı olması hem de sürekli vites değiştirme gereksinimi nedeniyle benzinli arabayı kullanmak zordu.

Elektrikli arabada sonraki gelişmeler

Elektrikli arabaları gözden düşüren bir Ford Model T.
Elektrikli arabaları gözden düşüren Ford Model T.

İçten yanmalı motordaki gelişmelere rağmen 1890'lar ve 1900'lerin başında elektrikli araçlar hala avantajlıydı. Ana nedeni benzinli araçların kirletici görülmesiydi. Ayrıca gürültülüydü ve o dönemde arabalarda vites değiştirmek çok zordu. Tüketiciler elektrikli arabaları kolay sürülmesi ve gürültüsüz olmasıyla öne çıkardı ve kirli kokulu yakıt yakmamasını vurguladı.

Bu yüzden 1900'lerin başlarında gelecek hala elektrikli otomobilden yanaydı. Ancak beklenmeyen oldu ve 1908'de otomobilleri ucuzlatarak çoğunluğun erişimine sunan devrim niteliğinde bir otomobil olan Model T ortaya çıktı. Model T bir elektrikli otomobilin tüm avantajlarını derinden sarsıyordu. 1912'ye gelindiğinde bir Model T'nin fiyatı 1750 dolarlık elektrikli arabaya kıyasla yalnızca 650 dolardı. 1910 ve 1920'lerde elektrikli otomobil satışlarında çöküş başladı.

1912'ye gelindiğinde benzinli araçlara elektrikli marş motoru eklendi ve böylece çalıştırması elektrikli araba kadar kolay oldu. Bu ilerleme elektrikli otomobil satışını daha da kötüleştirdi ve neredeyse sıfırladı. 1900'lerde Teksas gibi yerlerde petrolün keşfi ve büyük kentleri birbirine bağlayan yolların artmasıyla yükselen otomobil talebi elektrikli arabaların çöküşünü hızlandırdı. 1920'lerde ve 1930'larda petrol fiyatları çöktü. Böylece otomobille yolculuk ekonomikleşti. 1935'te yollarda neredeyse elektrikli araba yoktu.

İlk modern elektrikli arabalar

1900'ün başından 1960'lara dek elektrikli araba pillerinde etkili bir yenilik yapılmadı. Yalnızca 1970'lerdeki ilk büyük petrol krizi sırasında elektrikli araba ve elektrikli pil yeniden ilgi odağı oldu. Ancak 1970'lerde bile elektrikli otomobil endüstriyel çağdaki ilk öncülünden çok gelişmiş değildi. Daha kullanışlı hale gelmesi 1890'ların sonlarında oldu.

1970'lerin en hızlı elektrikli arabası en fazla 70 km hız yapabiliyordu ve 1898'deki rekor hızdan çok daha düşüktü. Dahası menzili de yalnızca 70 km'ydi. Ancak bilim toplulukları artık düşük kirliliği olan enerji sistemlerine dair teknoloji sempozyumları düzenlemeye başladı.

1970, Sebring Vanguard elektrikli kent arabası.
1970, Sebring Vanguard elektrikli kent arabası.

ABD 1970'lerde elektrikli otomobil araştırmalarında liderliği aldı. Bu yıllar aynı zamanda ABD'nin Çevre Koruma Ajansı'nı (EPA) kurduğu ve Temiz Hava Yasası'nı kabul ettiği zamandı. 1976'da ABD'de elektrikli piller ve hibrit araba araştırmaları yasayla yeniden başlatıldı.

1970'lerde küçük Sebring Vanguard gibi otomobillerle elektrikli araba düşüncesi yeniden canlandı. 60-80 km hız yapabilen ve 100 km menzile sahip bir "kent arabası"ydı. Almanya'da 50 km menzile sahip BMW 1602 E'nin geliştirilmesi ile elektrikli otomobile minik bir dönüş başladı.

Batarya teknolojilerinde iyileştirmeler yapılmıştı ancak elektrikli arabaları sınırlayan şey hız ve menzildi. Bir geri dönüş söz konusuydu ancak 1980'lerde petrol fiyatının yarıdan fazla oranda düşmesi elektrikli arabaları yeniden geriye itti.

İlk seri üretim elektrikli araba GM EV1.
İlk seri üretim elektrikli araba GM EV1. (Görsel: John B. Carnett, )

1990'larda Kaliforniya'da otomobil üreticilerinin sıfır emisyon seçeneğiyle araç satabildiği bir yasa onaylandı. Bu gelişme ilk seri üretim elektrikli araba olan General Motors EV1'i ortaya çıkardı. EV1 130-160 km menzil sundu ve 0'dan 100'e 7 saniyede çıktı. 1970'lerin araştırma fonlarından çıkan en iyi elektrikli arabaydı. GM, EV1'in gelişimine en az 300 milyon dolar harcadı ve satışlardan kar elde etmediğini açıkladı. Yaklaşık 1000 kadar üretildi ve proje 2001'de sonlandırıldı.

1990'larda pil araştırmalarında Japonya küresel lider olmuştu. 1997'de ekonomik araç algısını değiştiren Toyota Prius adlı yeni bir otomobil ortaya çıktı. Halen üretilmekte olan Prius elektrik ve benzinle çalışan hibrit bir arabadır. 2000'lerdeki benzin fiyatı artışı ve çevresel bilincin yükseldiği bir zamana denk gelen Prius dünyaya ihraç edilmeye başlandı. Prius'un performansı birçok benzinli araca denkti ve 2010'lara dek 10 milyondan fazla satıldı. Prius, şirketleri benzin kullanmayan alternatif araçlar üretmeye itti.

Tesla'nın ortaya çıkışı

EV1 ile başlayan ve Prius ile ateşlenen elektrikli otomobil akımını bir sonraki düzeye taşıyan 2008 Roadster.
EV1 ile başlayan ve Prius ile ateşlenen elektrikli otomobil akımını bir sonraki düzeye taşıyan 2008 Roadster.

Toyota sonunda elektrikli otomobillere güçlü bir pazar yaratmıştı ve bunu bir sonraki düzeye taşıyan marka Tesla oldu. Tesla 2008 yılında Roadster adlı tam elektrikli bir otomobil üretti. Roadster, önceki elektrikli arabaların aksine, uzun menzilli bir bataryaya sahipti. Tek şarjla 320 km yol kat etti ancak 100.000 doları aşan fiyatı herkese uygun değildi. Tümüyle kullanışlı olmasa da Tesla markasını ünlendirdi ve şirketin daha gündelik yeni elektrikli arabalar üretmesini sağladı. Roadster'dan sonra Model S, Model X ve Model 3 geldi. Tesla 2020'de neredeyse 500.000 araç satarak dünyanın en değerli otomobil üreticisi oldu. 2021'de 900.000'i geçti.

Tesla'nın başarısıyla Nissan, BMW ve Chevy gibi şirketler elektrikli otomobil üretmeye başladılar. Tesla Model 3 ile birlikte elektrikli arabalar ortalama tüketici fiyatına inmeye başladı. 2020'den itibaren satışta olan elektrikli arabaların çoğu 300 km'nin üstünde menzile sahip. Volkswagen 2025 yılına dek 15 farklı elektrikli otomobil modeli üretmeyi planlıyor. Diğer şirketler de aynı plana sahip. 2025'e dek elektrikli arabaların fiyatı içten yanmalı motorlu arabalardan düşük olacak. Bu yüzden yakın gelecekte yollarda büyük oranda elektrikli araba görmeyi bekleyebilirsiniz.


Kaynakça ve ek bilgiler:

  • Burton Nigel, History of Electric Cars (2013)
  • Arvid Linde, Electric Cars – The Future is Now! (2010)
  • G.N. Georgano, The Beaulieu Encyclopedia of the Automobile (2010)