1480'de Portekiz'in kuzeyinde Sabrosa'da Ferdinand Macellan (1480-1521) dünyaya geldi. Bu süre zarfında Portekiz yeni ticaret yolları aramak için Afrika kıyıları boyunca deniz araştırmalarına başlamıştı. Ülkenin düşlerinden biri Avrupa'nın lüks ürünleri olan baharatların geldiği Hint Adaları'na yeni bir deniz yolu bulmaktı. Kısa süre sonra İspanyol monarşileri de keşiflere başladılar ancak Doğu'ya değil Batı'ya giderek o zamana dek bilinmemiş yeni bir kıta olan Amerika'ya ulaştılar. Yeni keşfedilen topraklar üzerinde çatışmak istemeyen iki ülke 1494'te dünyayı aralarında bölmeye karar verdi. İspanya, Tordesillas meridyeninin (Bkz: Tordesillas Antlaşması) batısında bulunan yeni toprakları alırken, Portekiz doğudakileri aldı.
Ferdinand Macellan'ın Sahneye Çıkışı
1513'te Amerika'da İspanyol fatih Vasco Nunez de Balboa, Güney Denizi adını verdiği Amerikan topraklarının öteki tarafında bir deniz keşfeden ilk Avrupalı oldu. Uzun yıllar Portekiz adına özellikle Hint Okyanusu'na yelken açan Ferdinand Macellan bu keşfi duyduğunda Batı'ya yönelerek Amerika'yı pas geçecek Baharat Adaları'na giden yeni bir deniz yolu bulmayı düşledi. Ancak Portekiz kralı Afrika üzerinden Hint Adalarına giden yolu halihazırda kontrol ettiğinden bu plana karşı çıktı.
1517'de Macellan şansını konuyla daha çok ilgilenen genç İspanya kralı V. Karl ile denedi. Eğer Macellan'ın planı işe yararsa Tordesillas Antlaşması uyarınca Portekiz topraklarından geçmeden Hint Adaları'na deniz yolu açılacaktı. İspanya böylece doğrudan baharat ithal edebilir ve Hint Okyanusu'ndaki ticareti kontrol ederek hızla zenginleşen Portekiz ile rekabet edebilir hale gelebilirdi.
V. Karl, Macellan'ın teklifini kabul etti. Bunu öğrenen Portekiz kralı I. Manuel ise çıkarlarını korumak için seferi ne pahasına olursa olsun engellemek istedi. Macellan'ın hazırlıklarını bozmak için ajanlar gönderdi, aile mallarının tahrip etti ve ona suikast planında bulundu. Macellan'ı yolda yakalamak ve onu zincirle anavatanına getirmek için iki Portekizli karavela grubu bile gönderdi.
20 Eylül 1519'da Ferdinand Macellan, Sanlucar'dan beş gemi ve 239 adamla denize açıldı. Ekipte Yunanistan, Sicilya, İngiltere, Fransa, Almanya ve hatta Kuzey Afrika'dan insanlar vardı. Tenerife Adası'nda verilen bir molanın ardından Brezilya topraklarına doğru yol aldılar. Rio de la Plata'yı geçtikten sonra Güney Denizi'ne çıkan bir geçit bulmak için kıyıyı takip ederek bilinmeyene yüzdüler. Mart ayının sonunda güney yarım kürede iklim soğurken ekip kışı Macellan'ın Puerto San Julian adını verdiği bir yerde geçirmeyi tercih etti. Ancak yerleşir yerleşmez diğer gemilerin kaptanları Macellan'a isyana kalkıştı.
Bazıları seferi başarısızlık olarak görüp İspanya'ya geri dönmek istemişti. Macellan isyancılardan bazılarını öldürerek ve dörde bölerek (idam biçimi) kontrolü yeniden ele aldı. Ferdinand Macellan keşif gezisinin bu noktasında Patagones adını verdiği uzun boylu yerlilerle tanışmış ve bölge zamanla Patagonya adını almıştır. Yerlilerin 2,5 metre boyunda olduğunu söyleyeceklerdi ve bir tanesini Paul adıyla baptist bile etmişlerdi. Tarihçiler onların Şili ve Arjentin yerlisi Tehuelçe kabilesi olduğunu düşünüyor.
Mayıs ayında gemilerden biri güneyi keşfetmesi için gönderildi ancak gemi batmıştı. 5 aylık bir bekleyişin ardından havanın güzelleşmesiyle birlikte kalan dört gemi yeniden yola çıktılar. Başka bir koyda ikmal yaptıktan sonra 21 Ekim'de Macellan'ın "Tüm Azizlerin Boğazı" adını verdiği bir boğaza ulaşıldı. Boğaza daha sonra Macellan Boğazı denilmiştir. Onlar boğaza girerken keşif ekibi anakarada yerlilerin yaktığı çok sayıda ateş gördü. Macellan sonradan bölgeye "Ateş Toprakları" anlamına gelen "Tierra del Fuego" dedi. Biraz ilerleyince gemiler bir ayrıma geldiler ve iki yönü keşfetmek üzere ayrılmaya karar verdiler.
Açlık Bastırır
Akşam karanlığı çökünce Kaptan Estevao Gomes gizlice İspanya'ya dönmeye karar verdi. Macellan'ın Fas'taki askeri görevi başarısız olmuştu ve sadece yaralanmakla kalmayıp Morolar ile yasa dışı ticaret yaparak ülkesi Portekiz'in saygınlığını zedelemişti. Gomes İspanya'ya vardığında Macellan'ı ihanetle suçladı. Ancak Gomes hapse atıldı ve Macellan'ın ailesi ise o dönene dek sıkı gözetime alındı.
28 Kasım 1520'de kalan üç gemi nihayet boğazı terk etti ve büyük bir denize doğru yelken açtı. Bitmeyen bir derinliğe doğru yüzdükçe su ve yiyecek de tükeniyordu. Yolculukta yalnızca ıssız ve yaşanılmaz iki adacık buldular. Açlıktan ölen mürettebat fareleri, talaşları ve hatta direkleri kaplayan öküz postlarını yemeye başladı. Ayrıca taze yiyecek eksikliği mürettebatta C vitamini eksikliğine neden olarak iskorbüt hastalığı başlattı.
Tüm geçiş ılıman bir havada herhangi bir fırtına ile karşılaşmadan yapılmıştı ve Macellan sonradan bu okyanusa "Barışçıl" anlamına gelen "Pasifik" dedi. Bu sularda 99 gün geçirdikten sonra sonunda 6 Mart'ta bir ada tespit ettiler ve oraya yöneldiler. Mürettebat Malay kökenli yerlilerle ticaret yapmaya hazırlanırken yerli halk İspanyollardan küçük bir tekne dahil çeşitli nesneler çalmaya başladı.
Ferdinand Macellan'ın Ölümü
Macellan bu adaya Hırsızlar Adası (bugünkü Guam) dedi ve adayı hızla terk etmek zorunda kaldı. Gemiler sonra Filipinler olarak adlandırılacak bir takımadaya ulaştılar. Burada yerel halkla iyi ilişki kurarak onlardan aldıkları taze gıda karşılığında Avrupa'ya özgü eşyaları takas ettiler. Macellan yerel halkı etkilemek için düzenli top atışları bile yaptı. Cebu'ya vardığında bölgenin en güçlü hükümdarı Rajah Humabon ile ittifak kurdu ve halkı Katolik yaptı. Ancak yakınlardaki Mactan adasında Lapu-Lapu adında bir şef İspanyol egemenliğini tanımayı reddetmişti. Macellan onunla savaşmak için dönüp 60 adamını getirdi ancak gemiden iner inmez yaklaşık 1500 yerliyle karşı karşıya kaldılar ve Ferdinand Macellan orada öldürüldü.
Birkaç gün sonra yaklaşık yirmi İspanyol Rajah Humabon tarafından düzenlenen bir ziyafete davet edildi ancak bir tuzaktı ve katledildiler. Macellan'ın ekibinden yalnızca 108 adam adadan kaçmayı başardı. Ekip kalan üç gemiden ikisine yerleşti ve üçüncüyü ise yaktı. 7 Kasım 1521'e gelindiğinde Maluku denilen baharat adalarına ulaştılar. Burada gemilerini bolca karanfil ve erzakla doldurdular. Sonunda Ferdinand Macellan'ın en başından planladığı hedefe ulaşılmıştı ancak yeni komutan Juan Sebastian Elcano için gerçek zorluk başlıyordu.
Elcano Portekizlilerin eline düşmeden mürettebatını İspanyol topraklarına ulaştırmalıydı. Diğer bir sorunsa Trinidad gemisinin su almasıydı. Elcano ne kadar sürecekse sürsün geminin onarılmasına karar verdi. 13 günün ardından Trinidad Amerika'daki İspanyol topraklarına ulaşmak üzere Doğu'ya açılırken, Elcano ise Victoria adlı diğer gemiyle Batı'ya yola çıktı.
Avrupa'ya Dönüş Yolculuğu
Elcano 12 Şubat 1522'de Hint Okyanusu'na girdi ve Portekizliler tarafından fark edilmemek için en güneye doğru yüzdü. Nisan 1522'ye gelindiğinde Trinidad doğuda aşılmaz fırtınalarla boğuşmuştu ve aşamayacaklarını anladıklarından Malaku Adaları'na geri dönmek zorunda kalarak gemideki 17 bitkin mürettebatla bir Portekiz gemisine teslim oldular. Juan Sebastian Elcano, Victoria gemisiyle Ümit Burnu kıyısını uzaktan dolandı ve sonunda Avrupa'ya dönmeye başladı. Ancak yiyecek ve içme suyu kıtlığı nedeniyle mürettebatın büyük bölümü iskorbütten ölmeye başlamıştı. Elcano, Portekiz'in Cape Verde adalarında durmak zorunda kaldı. Ancak tehlikeliydi çünkü arandıklarını biliyordu ve mürettebata kimliklerini gizleyerek Amerika'dan dönüyormuş gibi davranmalarını söyledi.
Bir konuşma sırasında günün Perşembe olduğunu keşfederler ancak keşif gezisinin seyir defterinde Çarşamba olduğu yazılıdır. Bu çelişkiyi anlamayarak bir hata olduğun düşünürler. 13 denizci gemiden iner ve yiyecek satın almaya gider. Ancak büyük bir hata yapılır çünkü içlerinden biri ödeme olarak karanfil kullanmıştır ve karanfiller yalnızca Maluku'da yetişen bir bitkidir. Portekizliler mürettebatın Macellan'ın keşif gezisinden olduğun anlayınca karaya çıkan hepsini derhal tutuklar. Elcano ve ekibi ise hızla denize açılarak Portekizlilerin elinden zar zor kurtulur. Şimdi Amerika'dan İspanya'ya giden dönüş rotasına girmek için yolu daha batıdan alırlar.
6 Eylül 1522'de yaklaşık 3 yıllık bir keşif gezisinden sonra Elcano, Victoria adlı tek gemiyle Sanlucar'a vardı. 260 kişilik ilk mürettebattan geride yalnız 18 adam kalmıştı. Ambarlar içinde geri getirilen baharatlar keşif masraflarını büyük ölçüde karşılıyordu. Eğer bu kişi Henrique de Malacca değilse dünyayı dolaşan ilk insanlar Juan Sebastian Elcano ve ekibi olmuştu.
Gerçekte Dünyanın Çevresini İlk Dolaşan Kişi Kimdi?
Henrique de Malacca o zamanlar Portekiz adına seyahat eden Macellan'ın 11 yıl önce 1511'de Malakka'da (Malezya bölgesi) satın aldığı kökeni belirsiz bir köleydi. Henrique, İber Yarımadası'na dek efendisiyle kalmış ve oradan Baharat Adaları'na yapılan sefere katılmıştı. Malakka'nın arkasındaki Cebu'ya (Filipinler) vardıklarında oradaydı ve yerel halkla Malayca iletişim kurdu. Macellan'ın ölümünden sonra kaptanlar onu tercüman olarak tutmak isteyip serbest bırakmamıştır. Ziyafet pususundan kurtulan tek kişi de odur ve büyük olasılıkla bu işin içindeydi. Daha sonra kendisine ne olduğu bilinmiyor ancak eğer 2.500 km ötedeki anavatanına Elcano İspanya'ya varmadan önce dönmüşse 11 yıl da sürmüş olsa dünyanın çevresini ilk dolaşan insan o olmuş olabilir.
Dünyanın çevresini dolaşmak çok zorlu bir başarıydı ve Macellan'ın seferinin başarısı o kadar erken ve imkansızdı ki tekrar yapılması 58 yıl sürdü. İngiliz denizci Sir Francis Drake tarafından yönetilen bu ikinci dünya turu 1577'de yapıldı ve büyük ölçüde Macellan ile aynı rotanın izlenmesiyle mümkün oldu. Macellan'ın donanması gibi, Drake'in filosu da uzun yolculukta harap oldu ve 1580'de İngiltere'ye döndüğünde yalnızca amiral gemi Golden Hind kalmıştı.
Ferdinand Macellan Hakkında Sık Sorulan Sorular
Pasifik Okyanusu'nun Adı Nereden Geliyor?
Pasifik Okyanusu'nun adı, "barışçıl" demektir. Kaşif Ferdinand Macellan tarafından 1520'de böyle adlandırıldı. Aylarca süren bir yolculuğun ardından Macellan sonunda oldukça sakin bir su kütlesine varmıştı. Adına rağmen Pasifik sert koşullara sahip.
Ferdinand Macellan'ın Ailesi Kimlerdi?
Ferdinand Macellan, Portekiz soylularından Rui de Magalhães ve Alda de Mesquita'nın oğluydu.
Ferdinand Macellan Nereleri Keşfetti?
1520 yılında Ferdinand Macellan, Güney Amerika'nın anakara ucu ile Tierra del Fuego adası arasında Atlantik ve Pasifik okyanuslarını birbirine bağlayan kanalı keşfetti. Adını ondan alan Macellan Boğazı, 1914 yılında Panama Kanalı'nın inşa edilmesinden önce önemli bir yelkenli gemi rotasıydı ve önemli ölçüde daha kısa bir Atlantik-Pasifik geçişi sunuyordu.
Ferdinand Macellan En Çok Ne ile Tanınır?
Ferdinand Macellan en çok Portekiz ve daha sonra İspanya adına dünyanın çevresini başarıyla dolaşan ilk keşif gezisine liderlik ederken Macellan Boğazı'nı keşfeden kaşif olarak bilinir. Kendisi yolda ölmüş ve Juan Sebastián del Cano tamamlamıştır. Dünyanın çevresinin dolaşılması, dünyanın düz değil yuvarlak olduğu fikrini doğrulamıştır.
Ferdinand Macellan Nasıl Öldürüldü?
27 Nisan 1521'de Ferdinand Macellan Filipinler'deki Mactan Adası halkıyla girdiği bir çatışmada öldürüldü.
Ferdinand Macellan Akademik Dünyayı Nasıl Etkiledi?
Macellan'ın yolculuğu haritaları ve coğrafya kitaplarını yeniden yazdırdı.