Sir Francis Drake yaklaşık 1540-43'te İngiltere'de doğdu ve bir İngiliz amirali olarak 28 Ocak 1596'da Panama, Puerto Bello kasabası açıklarında denizde öldü. 1577-80 yılları arasında dünyanın etrafını dolaşan ilk denizci oldu. Elizabeth Çağı'nın en ünlü denizcisi oydu. 1588'deki büyük İspanyol Armada'sını yenmeye yardım etti. Üstün seyrüsefer yetenekleri sayesinde düşmanları arasında şeytani güçlere sahip olduğu düşünülürdü. İspanyollar ona "El Draque" yani "Ejderha" lakabını taktı. İspanya Kralının Francis Drake'in başına koyduğu ödül bugünün parasıyla 7 milyon $'dır. Kendisi gümüş tabut içinde denize gömüldüğünden dalgıçlar bugün hala tabutunu bulmaya çalışır.
Francis Drake'in Hayatı
Drake'in babası Edmund, Bedford'un 2. kontu Lord Francis Russell'ın Crowndale malikanesinde doğdu. Kiracı çiftçilerden birinin oğluydu. Edmund, 1548'de saldırı ve soygun suçundan yargılanınca memleketten kaçtı. Roma Katolik zulmünden kaçan bir mülteci olduğu iddiası sonradan uydurulmuş dindar bir kurguydu. Francis, babası henüz gitmeden, tüccar ve korsanlık mesleklerini birleştiren akrabası Hawkins ailesinin içinde büyüyordu.
Drake, yaklaşık 18 yaşındayken, Fransız kıyılarını yağmalamak veya ele geçirmek amacıyla gemicilik peşinde koşan Hawkins ailesinin filosuna katıldı. 1560'ların başlarında Hawkins'lerin ilgisinin arttığı Afrika ticaretine dahil oldu ve 1568'e gelindiğinde Hawkins'in Karayipler'deki İspanyol kolonileri arasında yürüttüğü yasadışı köle ticareti girişiminde kendi gemisinin komutanı olmuştu.
Francis Drake'in Batı Hint Adaları'na Yolculuğu
İspanyol yetkililerin, ailenin koloni ticaretini düzenleme ve kaçakçılığa el koyma girişiminden hoşnut olmayan Drake, ilerleyen zamanlarda kendisinin ve arkadaşlarının maruz kaldığı bazı "yanlışları" içerlediğini ve bunları düzeltmeye yemin ettiğini dile getirecektir. John Hawkins ile birlikte Batı Hint Adaları'na yaptığı ikinci yolculuğu, İngiliz tüccarların Meksika sahili açıklarındaki San Juan de Ulúa'da İspanyollar tarafından saldırıya uğraması sonucu felaketle sona erdi.
Drake saldırıdan kaçtı ve küçük bir gemi olan Judith'in komutasında İngiltere'ye ulaştı. Artık İspanya'dan ve İspanyol kralı II. Philip'ten intikam almak konusunda daha da kararlıydı. Yolculuk mali bir başarısızlıkla sonuçlanmasına rağmen Francis Drake, köle ticaretine bizzat yatırım yapmış olan Kraliçe I. Elizabeth'in dikkatini çekti. Kraliçe sonraki yıllarda küçük gemilerle Batı Hint Adaları'na iki sefer daha yaptı ve seferlerin amacı Francis Drake'e kaybını telafi etmesi için istihbarat sunmaktı.
Francis Drake, 1572'de kraliçeden, İspanya Kralının topraklarını yağmalamasına izin veren bir korsanlık lisansı aldı. Ardından 70 tonluk Pasha ve 25 tonluk Swan gemileriyle Amerika'ya yelken açtı. Tamamen hırs yüklüydü. Çünkü amacı önemli bir kasaba olan Pan'ı ele geçirmekti. Saldırı başarısız oldu ve Drake yara aldı ancak kendisi ve adamları gümüş taşıyan bir katır kervanına saldırmayı başararak büyük bir yağmaya kondular. Bu beklenmedik olay Drake'in servetinin temelini oluşturmuştur.
Aradan geçen zamanda Panama Kıstağı'na ulaştı. Yüksek bir tepede dururken Pasifik Okyanusu'nu gördü. Bu okyanus o zamana kadar İspanyol gemileri dışında herkese yasaktı. Şöyle dedi, "Özümün Yüce Tanrı'sına yalvarırım, o denizde bir İngiliz gemisiyle bir kez yelken açmam için bana ömür ver." İngiltere'ye hem zengin hem de ünlü olarak döndü. Ne yazık ki dönüşü Kraliçe Elizabeth ve İspanya Kralı II. Philip'in geçici ateşkes sağladıkları bir zamana denk gelmişti. Elizabeth, Drake'in başarısından memnun olmasına rağmen korsanlığını resmen kabul edemedi. Drake, yaşadığı uğursuzluğu görerek küçük bir filo ile İrlanda'ya gitti. Burada Essex kontuna bağlı olarak görev yaptı ve Temmuz 1575'teki tarihi bir katliamda rol oynadı. Drake'in hayatının bundan sonraki zamanı kayda geçmemiştir, ta ki 1577 yılına kadar.
Francis Drake'in Dünyanın Çevresini Dolaşması
1577'de Güney Amerika'yı Macellan Boğazı'ndan geçmeyi ve ötesine uzanan sahili keşfetmeyi amaçlayan bir seferin lideri seçildi. Sefer, kraliçenin kendisi tarafından destekleniyordu. Francis Drake için mükemmel bir fırsattı. Hem kendisine ve kraliçeye fayda sağlamak hem de İspanyollara maksimum oranda zarar vermek için resmi onay almıştı. Kraliçeyle ilk kez yüz yüze tanışmış ve kraliçenin "karşılaştığım tüm zararlar için İspanya kralından memnuniyetle intikam alacağım" sözünü sarf ettiğini işitmişti.
Belirlenen amaç kaçakçılık olanağı olan yerleri bulmaktı. Ancak Drake seferi tümüyle korsanlığa adadı ve İngiltere'den resmi bir kınama da almadı. Aralık ayında toplam 200'den az adamdan oluşan beş küçük gemiyle yelken açtı ve 1578 baharında Brezilya kıyılarına ulaştı. Drake'in adını daha sonra Golden Hind yapacağı Pelican gemisi yalnızca 100 ton ağırlığındaydı ve dünyanın en güçlü hükümdarı ve imparatorluğunun topraklarına girmeye ancak yeterli görünüyordu.
Francis Drake Güney Amerika'ya vardıktan sonra bazı güvenilmez adamlarının kendisine komplo kurmaya hazırlandığını iddia ederek sözde komplo lideri Thomas Doughty'yi yargılattı ve idam ettirdi. Drake her zaman katı bir disipline sahipti ve tüm bölüğünün ona sadık olduğundan emin olmadan sefere devam etmezdi.
Ambar gemisi olarak gören yapan küçük gemilerden ikisindeki erzakları diğer gemilere taşıdıktan sonra gemileri arkada bıraktı ve 21 Ağustos 1578'de Macellan Boğazı'na girdi. Francis Drake'in boğazdan geçmesi 16 gün sürdü. Bir kez daha Pasifik Okyanusu'yla yüz yüze gelmişti ve de bir İngiliz gemisindeydi. Daha sonra yazdığı gibi, "Ters bir rüzgar ve dayanılmaz bir fırtına ile Tanrı kendisini bize karşı koymuş gibiydi." Fırtına sırasında Drake'in gemisi ikinci komutanının gemisinden ayrılmıştı; ikinci gemi Drake'i tekrar göremeyince Hind'in battığını varsayarak İngiltere'ye döndü.
Bu yüzden Pasifik Okyanusu'na giren ve Güney Amerika kıyılarına çıkan tek gemi Drake'in amiral gemisi oldu. Kıyı boyunca en üst süratte hareket etti zira İspanyollar karşısında oldukça korumasızdı. İspanyollar, sularında daha önce hiç düşman gemisi görmemişlerdi. Carl, Valparaíso'daki erzakları ele geçirdi; yakından geçen İspanyol tüccarlara saldırdı; altın ve gümüş külçeler, İspanyol paraları, değerli taşlar ve incilerden oluşan iki çok büyük ganimet ele geçirdi.
Buradan 48° kuzeye kadar çıktığı ve Vancouver (Kanada) paraleline geldiği söylenir. Amacı Atlantik'e geri açılan Kuzeybatı Geçidi'ni bulmaktı. Ancak acı verici derecede soğuk havaya dayanamadı ve bugün San Francisco olan yere demirlemek üzere güneye hareket etti. Keşfettiği ülkeye Yeni Albion adını verdi ve Kraliçe Elizabeth adına ele geçirdi. Temmuz 1579'da Pasifik'i geçerek batıya gitti ve ilk kez 68 gün sonra bir dizi ada grubu ile karşılaştı (muhtemelen Palau adalarıydı). Oradan Filipinler'e gitti ve Maluku'ya ulaştı. Maluku'da padişah tarafından iyi karşılandı ve kendine baharat satın aldı.
Francis Drake'in derin deniz seyrüseferi ve kılavuzluğu her zaman mükemmel seviyedeydi. Ne var ki gemisine tamamen keşfedilmemiş sularda yön veriyordu ve sonuç olarak aniden bir resife çarptı. Gemiyi büyük hasar almadan kurtardı ve yeni hedefi Java olarak belirledi. Hint Okyanusu boyunca Ümit Burnu'na ilerledi. Macellan Boğazı'na doğru yola çıktıktan iki yıl sonra Atlantik'e geri dönmüştü. Geminin 100 kişilik mürettebatından artık yalnızca 56'sı kalmıştı.
Francis Drake 26 Eylül 1580'de gemisini Plymouth Limanı'na götürdü. Gemi hazine ve baharatlarla doluydu ve Drake kalıcı bir servet elde etmişti. İspanyollar, Drake'in imparatorluk sularında sergilediği korsanlıkları protesto ediyorsa olsa da Kraliçe Elizabeth, Thames Nehri ağzındaki Deptford'da yatan Golden Hind'e bizzat giderek Francis Drake'e şövalyelik unvanı verdi.
Francis Drake'in Plymouth Belediye Başkanlığu
Francis Drake aynı yıl 1581'de Plymouth'un belediye başkanı oldu ve bu görevini hayatındaki diğer her şeyde olduğu gibi titizlikle yerine getirdi. Plymouth için bir su kaynağı inşa etti ve kaynak şehre 300 yıl hizmet etti. Drake'in ilk eşi, 1569'da evlendiği Mary Newman adında Cornish'li bir kadındı ve 1583'te öldü. 1585'te yeniden evlendi. İkinci karısı Elizabeth Sydenham bir mirasçıydı ve Devonshire kralı olan Sir George Sydenham'ın kızıydı. Hayatının çoğunu denizde geçirdiğinden karısı onu nadiren görmüştür.
Drake yeni bir yere tayin edilmişti ve buna uygun olarak Plymouth'tan birkaç km uzaktaki güzel bir kır evi olan Buckland Abbey'i satın aldı (şimdi ulusal bir müzedir). Drake'in tek kederi hiçbir karısının ona çocuk vermemesi olmuştur.
Francis Drake bu yıllarda popüler bir halk kahramanı haline gelmişti ve şöhreti ile istediği her keşif gezisine gönüllü bulabilirdi. Ancak büyük çağdaşlarının çoğu tarafından çok farklı değerlendiriliyordu. Deniz komutanı Sir Richard Grenville ve denizci ve kaşif Sir Martin Frobisher gibi varlıklı adamlar ondan çok hoşlanmıyordu. West Country tavırları ve aksanıyla bir zıpçıktıydı. Bu yüzden hiçbir saray mensubunun teşrifinde olmadı. Zengin ama sonradan görmeydi. Buckland Manastırı'nı bile Grenvilles'den bir aracıyı kullanarak hileyle satın almıştı, çünkü Grenville'in manastırı kendisine asla doğrudan satmayacağını biliyordu.
Kraliçe iyi niyetiyle onun daima yanında olduğundan, diğer insanlara ne kadar aldırış ettiği bilinmez. Elizabeth kendisini 1585'te 25 gemilik bir filonun komutanlığına getirdiğinde bu iyi ilişki bir kez daha güçlenmişti. İspanya ile düşmanlıklar yeniden patlak vermişti ve Francis Drake'in görevi İspanyolların deniz aşırı imparatorluğuna olabildiğince fazla zarar vermekti. Cape Verde Adaları'ndaki Santiago'yu, Kolombiya'daki Cartagena şehirlerini, Florida'da St. Augustine'i ve San Domingo'yu (şimdi Hispanyola'ya ait) alıp yağmalaması ile görevini tümüyle yerine getirmişti. Elizabeth'in başbakanı Lord Burghley, Drake'i ve yöntemlerini hiçbir zaman beğenmezdi ancak o da sonunda şu açıklamayı yapmak zorunda hissetti: "Sir Francis Drake, İspanya kralı için korkulu bir adamdır".
İspanyol Armadası'nın Başarısızlığı
1586 yılına gelindiğinde II. Philip'in "The Enterprise of England" adında bir filo hazırladığı ve tacı Roma'ya geri taşımak üzere Papa V. Sixtus'un kutsamasını aldığı duyulmuştu. Kraliçe, Francis Drake'e carte blanche yani sınırsız yetki vererek İspanya topraklarına saldırmasını istedi. Ertesi yıl yaklaşık 30 gemilik bir filoyla ortaya çıkan Drake, Kraliçe'nin güvenini haklı çıkardı. İspanya'nın Cádiz limanına baskın yaptı ve 36 saat içinde çok sayıda gemiyi ve binlerce ton malzemeyi imha etti. Bunların hepsi Armada'ya gönderilecekti.
Gülerek "İspanya kralının sakalını alazlamak" şeklinde tanımladığı bu eylem işgal filosunun denize açılmasını bir yıl geciktirmiştir. İspanya'nın kaynakları genişti ve 1588 Temmuz'unda Armada, Manş Denizi'ne ulaştı. Lord Howard, Armada'ya karşı çıkacak İngiliz amirali olarak seçildi. Drake ise kazara bir çarpışmada yüzemez hale gelmiş bir İspanyol kalyonunu kendine tahsis etmişti. Drake'in İspanyol Armadası'na karşı bu kalyonla kahramanca savaştığı efsane olarak yayılmış olsa da gerçekten savaşta yer alıp almadığı bilinmez.
Francis Drake'in Son Yılları
Ancak Francis Drake'in sonraki yılları pek mutlu geçmeyecekti. Portekiz'i hedef belirleyerek çıktığı bir keşif gezisi başarısız oldu ve son yolculuğunu 1596'da Batı Hint Adaları'ndaki İspanyol topraklarına yaptı. Bu sefer de büyük ölçüde başarısız oldu çünkü filo humma ateşine yakalanmıştı. Kardeşi bu hastalıktan öldüğünde bir cerrahtan vücudunu açmasını ve hastalığın nedenini bulmasını istedi. Drake de aynı hastalıktan öldü. Puerto Bello kasabası açıklarında (şimdiki Portobelo, Panama) kurşun tabutta denize gömüldü. Elizabeth dönemi tarihçisi John Stow'un yazdığı gibi:
Tüm seyrüsefer noktalarında diğer herkesten daha becerikliydi.… Aynı zamanda mükemmel bir hafızası vardı; büyük bir gözlemciydi ve doğası gereği belagatliydi. Kısacası, Avrupa ve Amerika'da, Asya ve Afrika'nın Timur'u kadar ünlüydü .
Ancak çevresindeki itibarı net değildir. Diğer kaptanlar onu güvenilmez ve çıkarcı bulurlardı. İspanyol kurbanları ise ona gönülsüz bir hayranlık duyardı: Bir seyrüseferci olarak şeytani güçlere sahip görülürdü ve mahkumlara gösterdiği nezaket sonucu edebiyat eserlerinin anti kahramanı haline geldi. Ancak İngiltere büyükelçisinin de belirttiği gibi İspanyollar için o "bilinmeyen dünyanın usta-hırsızı"ydı. Büyükelçi onu "kısa boylu, güçlü uzuvlu, yuvarlak başlı, kahverengi saçlı, tam sakallı, yuvarlak, geniş ve açık gözlü, iyi görünümlü ve neşeli bir yüze sahipti." ifadeleriyle tanımladı. Hayatını kendini yükseltmeye ve İspanya'dan intikam almaya adamıştı. Ancak efsanesi o kadar yayılmıştı ki İngilizlerin gözünde soğukkanlılık, doğaçlama, azim ve dürüst mücadele gibi konulardaki üstün becerileriyle bilinir olmuştu. Çoğunun gerçekte ya hiç ya da çok az temeli vardır.
Francis Drake Hakkında Sıkça Sorulanlar
Francis Drake Nasıl Ünlendi?
Francis Drake en çok Dünya'nın çevresini dolaşmasıyla (1577-80) ve yol boyunca karşısına çıkan İspanyol gemilerini avlamasıyla tanınır. Daha sonraları 1587'de İspanya'nın Cádiz limanına baskın düzenleyerek ve (birçok kaynağa göre) 1588'de İngiliz Kanalı'ndaki İspanyol Armadası'na ateş gemileriyle karşı koyarak İngiltere'yi savunduğu için ünlenmiştir.
Francis Drake'in Diğer Başarıları Nelerdi?
Francis Drake dünyanın çevresini dolaşmanın yanı sıra köle tüccarı olarak Batı Hint Adaları'na birkaç yolculuk yapmasıyla tanınır. Daha sonraları Kraliçe I. Elizabeth için İspanya mülklerine saldırmakla görevlendirilmiş bir deniz subayı olarak hizmet etti. Ayrıca İngiltere'nin Plymouth kentinin belediye başkanı olarak görev yaptı.
Francis Drake Nasıl Öldü?
Sir Francis Drake'in Karayipler'e İspanyol mülklerine baskın yapmak için yaptığı son yolculuk sırasında komuta ettiği filo karşılaştığı büyük ateş gücü karşısında yok oldu. 28 Ocak 1596'da Panama, Portobelo yakınlarındaki denizde ateşten veya buna bağlı dizanteriden öldü. Kurşun bir tabutun içinde denize gömüldü.
Francis Drake Nasıl Sir Unvanı Aldı?
Bir İngiliz olarak dünyanın çevresini dolaşan ilk insan olduğundan ve İspanyollara yaşattığı ağır kayıplar neticesinde Kraliçe Elizabeth tarafından kendisine Golden Hind gemisinin güvertesinde şövalyelik verildi.