Kurbağanın Boğazı Neden Sürekli Hareket Halinde?

Kurbağanın nefes almak için kullandığı üç solunum türü var: Deri, akciğer ve ağız astarı.

Kurbağanın boğazı neden sürekli hareket eder

Kurbağalar özellikle dinlenme durumundayken boğazları çok hızlı biçimde durmadan hareket eder. Peki neden? Kurbağalar, benzersiz özellikleri ile insanı hayran bırakan ilgi çekici ambifiler. Bilimsel adı Anura olan bu hayvanlardan dünyada 6.700'den fazla var ve her yıl yenisi keşfediliyor. Kurbağanın solunum biçimi bu yönlerinden biri.

Kurbağalar Gibi Kaburganız ve Diyaframınız Olmasaydı…

Kurbağanın boğazı neden sürekli hareket eder

Kurbağanın nefes almak için kullandığı üç solunum türü var: Deri, akciğer ve ağız astarı. Akciğer solunumu sırasında kurbağanın boğazının hızlı biçimde sürekli hareket ettiğini görürsünüz. Boğazındaki küçük bir bölge süratle iner ve yükselir. Kurbağa bu küçük hareketi dil ve farinks kasları ile yapıyor.

Kurbağalar bizim gibi burun deliklerini kullanarak nefes alabilir. Ancak havayı akciğere ulaştırma biçimleri farklı. Kurbağalarda kaburga veya diyaframa rastlamazsınız. Göğsümüzü onlar sayesinde genişletiyor ve akciğerlerdeki basıncı düşürerek havayı içeri çekiyoruz.

Kurbağa ise havayı ağzına çekerken ağız tabanını alçaltıyor. Bunu dili ve farinks kaslarıyla yapıyor. Hareket boğaz hacmini artırıyor yani basıncını azaltıyor. Ardından burun deliklerini açıyor ve hava ağzına doluyor. Ardından burun deliklerini kapatır ve ağız tabanını yeniden yükselterek havayı akciğerlere indirir. Karbondioksiti ciğerlerinden çıkarmak içinse ağız tabanını yeniden aşağı indiriyor.

İşte tüm bu süreci kurbağanın boğaz kısmının bir inip bir çıktığı o hızlı hareketler halinde görüyoruz. Bu garip hareketin nedenini şimdi biliyorsunuz.

Gerçek Anlamda "Ağızdan Nefes Almak"

Yeterince etkileyici değilmiş gibi kurbağaların ağız astarında akciğer gibi gaz alışverişi yapan bir solunum yüzeyi var. Aslında hareketsizken bu yolla nefes alıyorlar. Yani havayı nadiren akciğerlerine gönderiyorlar. Çünkü akciğerleri fazla gelişmiş değildir.

Su altında bunların hiçbirini yapmayıp deri solunumuna geçiyorlar. Derileri uzun bir kan damarı ağından oluşan ince zarlı bir dokuyla kaplı. Bu ince zarlı deri suya geçirimli ve sudaki oksijenin kan damarları arasına dağılmasını sağlıyor. Kurbağa karadayken derisindeki mukus bezleri cildini nemli tutar ve bu kez havadaki çözünmüş oksijeni emmeye devam eder.