Neron Kararnamesi: Hitler'in Almanya'yı Yok Etme Emri

Almanya'nın sonu 1945'in başında artık çok yakındı. Hitler'in "Neron Kararnamesi" adını verdiği bir kararname Almanya'nın tamamen yok edilmesini öngörüyordu.

Almanya'nın sonu 1945'in başında yaklaşmıştı. Hitler'in Batı Avrupa'daki son ve umutsuz karşı saldırısı Ardennes Taarruzu, Müttefikler tarafından sonuçsuz bırakılmıştı. Rusya, Almanya'nın II. Dünya Savaşı'nın ilk yıllarında fethettiği Doğu Avrupa ülkelerine doğru topraklarını hızla genişletiyordu ve Adolf Hitler, sağında ABD ve Büyük Britanya, solunda Rusya varken savaşı kaybettiğinin farkındaydı. Yine de kayıtsız şartsız teslim olmayı kabul etmeyi reddetti. Bu yüzden Hitler başka bir çözüm bulmak zorunda kaldı.

Hitler 19 Mart 1945'te meşhur "Neron Kararnamesi (Nero Decree) "ni yayınladı. Resmi adı "Reich Topraklarında Yıkım Kararnamesi" idi. Bu yasanın yardımıyla Hitler, Müttefiklerin kullanmasını engellemek için Alman altyapısını ortadan kaldırmayı planladı. MS 64 yılındaki Büyük Roma Yangını'nın ardından bu ferman, 'sözde ' emri veren Roma İmparatoru'nun onuruna "Neron Kararnamesi" olarak tanındı.

Neron Kararnamesi

Neron Kararnamesi, 1945
Neron Kararnamesi, 1945

"Yok edilmemiş ya da sadece geçici olarak devre dışı bırakılmış ulaşım ve iletişim tesislerinin, sanayi kuruluşlarının ve ikmal depolarının, kaybedilen topraklar geri alındığında tekrar kendi amaçlarımız için kullanılabileceğini düşünmek bir hatadır. Düşman geri çekilirken bize yakılmış topraktan başka bir şey bırakmayacak ve nüfusa en ufak bir saygı göstermeyecektir."

Bu sözlerde Hitler'in bir başka " Versay Utancından " duyduğu korkuyu görebiliriz. "Versay Utancı" kavramı, 30'lu yılların başında Almanya'da iktidarı ele geçirmek üzere olan Hitler'in propagandasının en güçlü yanlarından biriydi. Bu kavram, Alman liderlerin Büyük Savaş'ın galibi devletlerle iyi bir ateşkes müzakeresi yapamadıkları varsayımına dayanıyordu. Hitler iktidara gelişi sırasında, Almanya'nın çöküşü ve 1923'teki hiperenflasyon gibi birçok sorununun sorumlusu olarak I. Dünya Savaşı'nın galibi devletleri göstermişti. Aynı sondan, bir başka Versay Antlaşması'ndan kaçınılması gerekiyordu.

"Bu nedenle, emrediyorum: Tüm askeri ulaşım ve iletişim tesisleri, sanayi kuruluşları ve ikmal depolarının yanı sıra Reich topraklarında bulunan ve düşman tarafından savaşın sürdürülmesi için hemen ya da öngörülebilir bir gelecekte herhangi bir şekilde kullanılabilecek değerli her şey imha edilecektir."

Altyapılara yönelik diğer sistematik yıkımlarla benzerlikler

Bu Kararname, gücünü kaybetmiş bir diktatörün son eylemi gibi aptalca bir şey gibi görünse de, diğer devletlerle bazı benzerlikler bulunmaktadır. Özellikle, altyapı ve tesislerin bu şekilde sistematik olarak yok edilmesi Rusya'da daha önce en az iki kez gerçekleşmişti. Napolyon'un Rusya Seferi ve Hitler'in Barbarossa Operasyonu, Fransa ve Almanya'nın sırasıyla 1812 ve 1941 yıllarında Rusya'yı fethetme girişimleri başarısız olmuştu. Bu operasyonların başarısız olmasının ortak nedenlerinden biri, Rusya'nın altyapılarını, ekili topraklarını ve düşmanları için yararlı olabilecek diğer tüm tesisleri sistematik olarak yok etme becerisiydi.

Öte yandan, bir ayrım söz konusudur. Rusya'nın altyapısını yok etmesinin amacı düşmanın ülkeye girişini engellemekti ancak Hitler'in "Neron Kararnamesi "nin başka amaçları da vardı. Tarihçiler, Hitler'in her bir Alman vatandaşına, Almanya'nın savaşı kaybetmesine izin vererek ülkelerine ihanet ettikleri için kızgın olduğunu düşünmektedir. Hitler, Almanların kendisine, ülkeye ve atalarına karşı küçümseme göstererek yeterince savaşmadıklarını düşünüyordu. Buna ek olarak, Müttefiklere yenilmenin maliyeti sivillere yansıtılmalıydı.

Albert Speer kararnameyi uygulamadı

hitler Albert Speer
Hitler'in yakın çalışma arkadaşı Albert Speer. Kaynak: Ullstein Bild, Getty

Alman Silahlanma ve Savaş Üretimi Bakanı Albert Speer, Kararnameyi uygulamakla görevlendirilmişti. Emre karşı gelme kararı Speer'e aitti. "Neron Kararnamesi" bir manyağın yasama faaliyetinden başka bir şey değildi ve Speer Alman diktatöre olan tüm güvenini kaybetmişti. Speer emre itaatsizlik etmeye karar verdi ama Hitler bunu son günlerinden birine kadar öğrenemedi. Speer, Hitler'in Berlin'deki sığınağına varır varmaz Führer'e gerçeği anlattı. Hitler, öldürülmesi emrini vermediyse de bundan hiç hoşlanmamıştı.

Ve belki de bu, Hitler'in artık eski benliğinin hayaletinden ibaret olduğuna dair artan kanıtlara bir yenisiydi.